26 Kasım 2014 00:56

Gübre değil siyanür akıyor

Bergama Ovacık Altın Madeni’nde meydana gelen siyanürlü atık kazası ile ilgili yetkililerin harekete geçmesi istendi. Bergama Çevre Platformu Sözcüsü Erol Engel, alanda derhal inceleme yapılarak durumun tespit edilmesi gerektiğini belirtirken, bölgenin tehlikeli alan ilan edilmesinin bile söz konusu olabileceğini söyledi.

Paylaş

Özer AKDEMİR
İzmir

Bergama’da yıllardır siyanürlü altın işletmeciliği yapan Koza Altın İşletmeleri’nde önceki gün siyanür kazası meydana gelmişti. Şirket yetkilileri de kazayı kabul ederken, bölgeden toprak örnekleri alınarak incelemeye gönderildi. Siyanürlü atıkları taşıyan borudaki patlağın, cumartesi sabaha karşı olduğu ileri sürülürken, altın madeninin madende çalışan vardiyaları alarma geçirdiği ve hummalı bir çalışma ile alandaki kirliliği temizlemeye çalıştığı öğrenildi. Siyanür kazası ile ilgili defalarca aramamıza rağmen Ovacık Altın madeni yetkililerinden herhangi bir yanıt verilmedi.

TEHLİKENİN BOYUTUNU BİLMİYORUZ

Kazayı duyduktan sonra bölgeye gittiğini belirten Bergama Çevre Platformu Sözcüsü Erol Engel, siyanür kazasına rağmen mülki görevlilerden ve devlet kurumlarından ses çıkmamasını eleştirdi. “O borudan dışarı salınan gübre değil, siyanür. Atıkla ilgili hiçbir önlem yok” diyen Engel şunları söyledi: “Köylüler derede su yokken dereye su salındığını söylüyorlar. Bu dere nereye gidiyor? Kepçeler harıl harıl çalışıyor. Su vererek atığı yok etmeye çalışıyorlar.”

Geçtiğimiz yıllarda yoğun yağışların ardından siyanür havuzunun taşması ile ilgili feryatlarının yetkililer tarafından duyulmadığını, bununla birlikte madenin, olayın tüm gerçekliğine rağmen davalar açarak kendilerini ve haberi yapan Evrensel’i susturmaya çalıştığını anımsatan Engel, “Şimdi de aynı durum söz konusu. Cumartesiden bu yana salınan bir atık var. Valisi, kaymakamı, güvenlik önlemi alınması lazım. Olayın boyutlarını tam kestiremiyoruz. Bu belirsizlik karşısında bu bölgeyi korumaya alması gerekiyor. O dereden hayvanına su içiren, tarlalarını sulayan köylüler var. Bunların önlenmesi lazım. Maden yetkilileri kendileri kabul ediyor zaten atık borusunun patladığını. Tehlikenin boyutunu bilemiyoruz. Durumun ciddiyetine göre, o alanın tehlikeli bölge ilan edilmesi gerek” diye konuştu.

EGEÇEP: MADEN KAPATILMALI

Bergama’da meydana gelen olayı dünyada madencilik tarihinde yaşanan çevre felaketine yol açan kazalara benzeten Ege Çevre ve Kültür Platformu Eş sözcüsü Prof. Dr. Ali Osman Karababa, siyanürlü atığın dereye verilmesi ile ilgili şunları dile getirdi; “Bu kimyasalların derenin aktığı bölgelerde yeraltı sularına karışıp insanlara, besin döngüsüne girerek tüm canlılara ulaşabilecek. Ve canlıların alınan miktarlara bağlı olarak zarar görecek. Artık bir olasılıktan değil, somut bir sorundan bahsediyoruz. Yetkilileri uyarıyoruz, acilen önlem alınmalı. Maden işletmesinin işlevine son verilmeli, kirlenen dereden etkilenecek su kaynaklarının kullanımı durdurulmalı ve kaynaklar sürekli gözetime alınmalı, derenin çevresindeki tarım alanlarının bu sudan yararlanarak sulanması engellenmeli, bu tarlalarda üretilecek ürünlerde analizler yapılarak kirlenme saptananların tüketime sunulması engellenmeli.”

ÖNCEKİ HABER

Sen de mi be Melisa…

SONRAKİ HABER

Kayaköy’de otel projesine karşı ilk dava

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...