22 Kasım 2014 00:58

Dersim yalan ve hile değil somut adım istiyor

Ahmet Davutoğlu’nun yarın Dersim’e yapmayı planladığı ziyaret ‘Alevi açılımı ilan edilecek, Dersim ismi iade edilecek’ propagandası eşliğinde günlerdir tartışılıyor. Başbakanın ziyaretini ve beklentilerini konuştuğumuz Dersimliler, 12 yıllık iktidarında dil, kültür ve inanç özgürlüğüne dair hiçbir taleplerini karşılamayan AKP’yi samimi bulmuyor.

Paylaş

Eylem GÜNEL
Dersim

Başbakan Ahmet Davutoğlu’nun 23 Kasım’da Dersim’e yapmayı planladığı ziyaret ve burada Alevi açılımından, Dersim isminin iadesine kadar çeşitli konularda yapması beklenen açıklamalar günlerdir konuşuluyor. Hükümete yakın gazete ve televizyonlar ziyareti günlerdir ‘Başbakan bombayı Dersim’de patlatacak’ başlıklarıyla haberleştirirken, 12 yıldır iktidarda olmasına rağmen Dersimlilerin dil ve inanç özgürlüğü başta olmak üzere hiçbir beklentisini karşılamayan Hükümetin bu kez ne diyeceği, ‘açılım’dan kastının ne olduğu planda bir değişiklik olmazsa yarın netleşecek. Her seçim öncesi yeni ‘açılımları’ gündeme getiren ancak her defasında beklentileri boşa çıkaran AKP’nin yeni hamlesine Dersimliler temkinli yaklaşıyor. Dersimliler sadece temkinli değil aynı zamanda tepkili de. Dersim Katliamı yıl dönümünün hemen ertesine denk gelen ziyaret öncesi konuştuğumuz Dersimliler ve siyasi parti temsilcileri, 12 yıllık iktidarı boyunca dil ve inanç özgürlüğüne dair talepleri ile Dersim isminin iadesi başta olmak üzere hiçbir beklentilerini karşılamayan AKP’yi samimiyetsiz bulduklarını belirtiyorlar. Taleplerini sıralayan Dersimliler, “Hükümet Dersim’i siyasi malzemeye çevirmesin, taleplerimizi karşılasın” diyor.

‘DÜNÜN 38’İ BUGÜN KOBANÊ’DE YAPILIYOR’

“Davutoğlu’nun Dersim ziyareti hakkında ne düşünüyorsunuz” diye sorduğumuz üç çocuk annesi Sezen Karasu, “Çocuklarımın geleceğinden endişe duyuyorum. Bizi sevmiyorlar, biz nasıl sevek onları” diyor. Dönemin Başbakanı Tayyip Erdoğan’ın yarım ağızla dilediği özrü, CHP’nin geçtiğimiz günlerde çok konuşulan özrünü sorunca, “Özürleri yerin dibine batsın” karşılığını veriyor Karasu. Dilenen özürlerin hiç birini samimi bulmadığını belirterek, “Dünün 38’i bugün Rojava ve Kobanê’de yapılıyor” diyor. Bir sözle özür dilemenin hiçbir şey ifade etmediğini ve sadece özür dilenmesini kabul etmediklerini dile getiren Karasu, “Başbakan geliyor ama gelip de bize ne diyecek bilmiyorum. Bizi yakıp yıktılar hep, şimdi ne yüzle geliyorlar” diyor.

‘HAKLAR ANCAK MÜCADELE İLE ALINIR’

Üniversite Öğrencisi Özge İnanç Mardinli. Dersim’e okumaya gelen İnanç, çocuk gelişimi bölümü öğrencisi. İnanç’a Davutoğlu’nun gelişini sorunca, gülümseyerek, “Geldikleri gibi giderler” diyor önce. Bir halk katledildikten sonra dilenen sözlü özrün bir anlamı olmadığını belirten İnanç sözü ‘Alevi açılımı’ tartışmalarına getiriyor. “Burası laik bir ülke değil. Alevi kelimesini bile zorla ağızlarına alıyorlar. Diyaneti niye kurumsallaştırıyorlar” dedikten sonra ekliyor; “Her türlü hak ancak direnerek alınır.”

Şahin Özdemir de hükümetin Alevi açılımı ve dersim tartışmalarını sadece siyasi çıkarları uğruna gündeme getirdiğini düşünüyor. “Bir teşekkür ya da özürle olacak iş değil bu” diyen Özdemir, Davutoğlu’nun gelişi için de “Kendi menfaatleri, çıkarları uğruna geliyor. Bu zamana kadar bir şey yapmamışlar bundan sonra mı yapacaklar” diyor.

‘AKP’NİN BİZDEN NEFRET ETTİĞİNİ BİLİYORUZ’

Özel sektörde çalışan Sevcan Yıkılmaz da hükümetin Alevi açılımına dair açıklamalarını samimiyetsiz bulanlardan. Diyanet işleri diye bir kurumun olduğu yerde farklı inançlar için bir şey beklenemeyeceğini söyleyen Yıkılmaz, “Başbakan buraya niye geliyor anlamıyorum. Biz bilmiyor muyuz bizden nefret ettiklerini. Ne hakla geliyorlar? Gelmesinler” diyor.

‘DEVLETİN DERSİM POLİTİKASI DEĞİŞMEDİ’

“AKP’nin siyaseti, Davutoğlu’dan önce de Davutoğlu’yla da yalanlar üzerine kurulu” diyen Mehmet Çiçek, meydanlarda Alevi inancını Kılıçdaroğlu’nun Dersimliliği ve Aleviliği üzerinden yuhalatan hükümetin samimi olmadığını düşünüyor. “Başbakan gelecek de ne diyecek” diye soran Çiçek, “Dersim ismi geri verilsin tamam. Ama Alevilerin tek talebi bu değildi ki. Aleviler eşit yurttaşlık istiyor. Cemevlerinin ibadethane olarak kabul edilmesini istiyor. İkinci sınıf vatandaş olmak istemiyor. Bizim verdiğimiz vergilerle Diyanet İşlerine personel tahsis ediliyor. Bizim vergilerimizle cami hocalarının maaşı veriliyor” diyor. AKP’nin her başı sıkıştığında ortaya yeni ‘açılım süreçleri’ atarak gündemi değiştirdiğini dile getiren Çiçek, hükümetin Dersim Katliamı’nı da malzeme yaptığı görüşünde. “1937-38’de Dersim’de yaşananlar bir devlet politikasıydı. Bu süreç tek başına bir partiye yüklenemez” diyen Çiçek, “O günden bu güne devletin Dersim’e bakışı değişmemiştir. Şimdi katledip, kırmıyor ama asimilasyon, barajlar, işsizlik gibi şeylerle aynı politikayı devam ettiriyor” şeklinde konuşuyor.

EMEP: AKP HÜKÜMETİ HALKIMIZIN ACILARINI DERİNLEŞTİRİYOR

AKP’nin siyasi pozisyonunu güçlendirmek üzere Dersim Katliamı’nı kullanmaktan vazgeçmesi gerektiğini söyleyen Emek Partisi (EMEP) Dersim İl Başkanı Mustafa Taşkale, “Dünyada eşi benzeri az görülmüş bir katliam ve zulüm üzerinden böyle çirkin politikalar yapılarak, halkımızın acıları daha da derinleştiriliyor” dedi. Dersim adının geri verilmesi, arşivlerin bütünüyle açılması, idam edilen Seyit Rıza ve arkadaşlarının mezar yerlerinin açıklanması ve uluslararası literatüre uygun biçimde resmi bir özür dilenmesini isteyen Taşkale, “Bu sorumluluk da AKP Hükümetindedir” dedi. AKP’nin Alevi açılımı tartışmalarını 2015 seçimleri öncesine denk getirmesine dikkat çeken Taşkale, “Bugüne kadar bu konuda söylemden öte bir adım atılmadı. Diyanet İşleri Başkanlığı kapatılmadığı, zorunlu din dersleri kaldırılmadığı gerçek bir laisizmin tesis edilmediği, Alevilerin inanç mekanları olan cemevleri tanınmadığı sürece bu açıklamaların bir anlamı da yok. AKP yine siyasi çıkarlarla bu konuyu gündeme getiriyor. Bu beklentiler karşılanmadığı sürece Davutoğlu’nun Dersim ziyaretinin bir anlamı yoktur” dedi.

DBP: DAVUTOĞLU ZORUNLU DİN DERSLERİNİN KALDIRILACAĞINI DERSİM’DE AÇIKLASIN

Davutoğlu’nun Dersim ziyareti üzerinden yaratılmak istenen algıyı samimi bulmadıklarını söyleyen Demokratik Bölgeler Partisi (DBP) İl Eş Başkanı Ergin Doğru da “Bu güne kadar ilimize yapılan ziyaretlerde verilen sözlerin hiç biri tutulmadı. Bizler Dersimliler olarak artık pratik ve somut adımlar istiyoruz” dedi. Hükümetin bir an önce Dersim ismini iade etmesi gerektiğini belirten Doğru, “Hükümet, Dersim soykırımının sonuçlarının nasıl ortadan kaldıracağını da pratik olarak ortaya koymalıdır. Alevilikle ilgili geçmişte yapılan gibi şovlar yerine Alevilerin hakları ile ilgili ne yapılacaksa bir an önce yapılmalıdır. Bu işi açılımlar ve benzeri söylemler üzerinden sürekli öteleyen ve geçiştiren yaklaşımların artık inandırıcılığı yoktur. Davutoğlu geliyorsa, zorunlu din derslerinin kaldırılacağını, cemevlerinin inanç merkezleri olarak anayasal güvenceye alınacağını Dersim’den açıklamalıdır” dedi.

CHP: AKP, ALEVİLİĞİN İNANÇ OLUP OLMADIĞINI DİYANET’E SORAN BİR PARTİ

AKP’nin her sıkıştığında Dersim meselesine sığındığı söyleyen CHP Dersim İl Başkanı Hüseyin Zeytin ise “Dersimin katmerleşmiş acısı artık kullanılmamalı” dedi. Muhalefet milletvekillerinin Dersim üzerine verdiği önergelerin tümünün, AKP tarafından reddedildiğine dikkat çeken Zeytin, “Biz akıl fukarası değiliz. Bugün CHP iktidarda olsa bu özrü dilemelidir. Ama bugün AKP 12 yıldır iktidardadır. Verdiğimiz önergeler reddedilmiş, Dersim Komisyonu kurulmuş ama işletmiyorlar. Ondan sonra meydana çıkıp tribünlere oynuyorlar. Çok mu seviyorlar Dersimlileri. Bizim inancımızın inanç olup olmadığını Diyanete soruyorlar” dedi. Davutoğlu’nun geçtiğimiz günlerde ‘Kerbela’da kafalar kesilmişti’ dediğini hatırlatan Zeytin, “Bugün Davutoğlu ve partisinin desteklediği IŞİD yine kafa kesiyor. Suriye sınırında, Kobane’de, Irak’ta insanlar öldürüyor. Aynı sistem devam ediyor. Sivas Katliamı’nda insanları yakanlar AKP eliyle Meclise taşındı” dedi.

(Fotoğraf: Kemal Özer)

ÖNCEKİ HABER

Bakan 6 aydır randevu vermiyor

SONRAKİ HABER

'Meclis olağanüstü toplansın'

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...