İstanbul’un kısa’ları seçildi

Ezgi GÖRGÜ
İstanbul

Hilmi Etikan’ın yönetiminde gerçekleştirilen 26. İstanbul Uluslararası Kısa Film Festivali farklı ülkelerde üretilmiş kısa filmleri Türkiye’deki seyircisine ulaştırıyor.

Festivalin açılışı önceki akşam İtalyan Kültür Merkezinde yapıldı. Törende ulusal yarışma kapsamında ödül alan filmler de açıklandı ve ödüller yönetmenlerine dağıtıldı. Kurmaca Dalı Jüri Özel Ödülü “Baba” filmiyle Soner Sert’e ve “Suret” filmiyle Cüneyt Karakuş’a, En İyi Canlandırma Film Ödülü “Durak” ile Buğra Sofu’ya, En İyi Deneysel Film Ödülü “Mükemmel Bir Gün” ile Oğuzhan Kaya’ya, En İyi Kurmaca Film Ödülü: “Gökyüzünde” ile Özlem Güler’e ve En İyi Belgesel Dalı Film Ödülü “Çirok” (Hikaye) ile Muhammed Beyazdağ’a verildi.

Jüride Tül Akbal, Bingöl Elmas, Lamia Karaali, Erdem Tepegöz, Alper Turgut, Yasin Ali Türkeri, Fırat Sayıcı ve Görkem Yeltan yer aldı. Program kapsamında, kurmaca, belgesel, canlandırma ve deneysel filmlere yer verilirken, Festivale Türkiye’den 237, toplam 976 film başvurdu. Her gün iki filmin gösterileceği festivalin filmleri, dünya festivallerini gezen ve ödül alan filmlerden oluşuyor ve 27 Kasım’a kadar Fransız ve İtalyan Kültür Merkezlerinde ücretsiz olarak gösterilecek.

‘FESTİVALİN BAĞIMSIZ OLMASI ÖNEMLİ’

Bir şemsiye fabrikasında çalışan yalnız ve takıntılı bir adamın öyküsünü anlatan, Sermet Yeşil’in başrolde oynadığı Suret’in yönetmeni Cüneyt Karakuş, festivalin “Gönül işi, üretilen ve bağımsız bir festival” olarak önemli olduğunu bu yüzden mutlu olduğunu söyledi.

“Baba filminin yönetmeni Soner Sert ise  “İş cinayetlerini konu alan Baba filmini çektim, 26.sı düzenlenen bu festivalden ödül almak benim için büyük bir ayrıcalık. Çünkü bu kadar süredir bağımsız olarak düzenlenen festivalde iş cinayetleri ilgili bir filmin ödül alması çok kıymetli. Dileğim iş cinayetlerinin olabildiğince azalması ve son bulması” dedi. En İyi Deneysel Film Ödülü’nü alan Oğuzhan Kaya, festivalin önemine dair “Hilmi Etikan sayesinde onurlu festivallerinden biri. Deneysel alan ucu açık bir alan olduğu için çok tartışılır bir alan, o bakımdan kaliteli bir jüriden bu ödülü almak önemli” dedi.

Kurmaca dalında ödül alan Özlem Güler ise, “Bu benim ilk ödülüm, ilk defa kısa bir film çektim, Diyarbakır’da belediyenin kent konservatuvarında iki yıl sinema eğitimi aldım ve bitirme projesi olarak bu filmi çekmeye başlamıştım. Buraya gönderirken hiç umudum yoktu ama hem festivale katıldım, hem de filmim ödül aldı, çok acayip bir duygu” dedi.

FESTİVALİN UZUN SÜRMESİ ÖNEMLİ

Görkem Yeltan: İstanbul Uluslararası Kısa Metraj Film Festivali 26. kez düzenleniyor. Bu bile çok önemli bir şey bence, 26.’dan bahsediyoruz. Türkiye’de festivallerin, fuarların, kültür sanatla ilgili yapılan herhangi bir etkinliğin çok uzun sürdüğünü görmeyiz. Genelde sayılar küçüktür. 26 seferdir böyle bir festivalin yapılıyor olması çok önemli. Burada çok iyi kısa metrajlar izledim ve çok iyi arkadaşlarım oldu.  Bu süreç benim için bir öğrenme süreci de oldu; hem de Türkiye’de buna nasıl bakılıyor, nasıl filmler yapılıyor, hangi konularda geziniyoruz, neler bizi etkiliyor. Sinemacılarımız nerelere doğru hareket ediyorlar, verileri aldık kendimiz için.

PİRSELİMOĞLU’DAN SİNEMAYA DAİR
Bir hafta boyunca devam edecek olan festivalde bugün Yönetmen Tayfun Pirselimoğlu sinema üzerine bir söyleşiyle festivalin takipçileriyle buluşacak.

Hepimiz biliyoruz ki kısa film çeken genç yönetmenlerin büyük bir bölümünün gönlünde bir gün uzun metraj film çekmek yatıyor. Peki, bu o kadar kolay mı? Bütçe bulmak, ekip oluşturmak, filmi çekmek ne gibi zorluklara direnmeyi gerektiriyor? Filmi çektik diyelim. Ya sonrası ?  Kaç kopya çoğaltabileceğiz, nerelere nasıl dağıtacağız, salon bulabilecek miyiz ? Harcadığımız parayı geri alabilecek miyiz ? İşte tüm bu soruların yanıtını deneyimli bir kişiden alabilmek için festival yönetimi, Yönetmen Tayfun Pirselimoğlu’yu, izleyicilerle buluşturuyor. Bugün saat 18.00’de, Fransız kültür merkezi salonunda gerçekleştirilecek bu söyleşi ulusal sinemamıza biraz daha yakından bakabilme olanağı sağlayacak.