Sağlıkta yeni bir kaos dönemi

Fırat TURGUT
İstanbul

Acillerdeki tıkanıklığa çare bulamayan Sağlık Bakanlığı bu kez ‘çözümü’ Aile Sağlık Merkezi (ASM) çalışanlarını daha çok çalıştırmakta ve acillerdeki hastaları da buralara yönlendirmede buldu. Uygulamaya tepki gösteren TTB Aile Hekimleri Kolu Başkanı Fethi Bozçalı, “Uygulamayla Sağlık Bakanlığı bir taşla üç kuş vurmaya çalışıyor ancak yeni bir kaos yaşanacak” dedi.

Son dönemlerde hastanelerin acil servislerine başvuru oranında ciddi bir artış yaşandı. Koruyucu sağlık hizmetlerinden yeteri kadar faydalanamayan, nitelikli sağlık hizmeti alamayan vatandaşlar acil servislere yöneldi. Sağlık Bakanlığı acillerde yaşanan tıkanıklığı çözmek için türlü uygulamalar denedi. Hekim örgütlerinin önerilerini dikkate almayan Bakanlık, önce aile hekimlerine acil servislerde nöbet tutmayı dayattı. Sorunlar çözülmeyince de aynı uygulamayı farklı bir şekilde denedi. Yeni uygulamayla Bakanlık aile hekimlerine şunu dedi: “Bundan böyle bulunduğunuz ASM’ler saat 20.00’ye kadar açık olacak. Cumartesi günleri de çalışacaksınız. Ayrıca acil servislerin size yönlendirdiği hastalara da bakacaksınız.”

‘CİDDİYETSİZ BİR HALE GETİRDİLER’

Türk Tabipleri Birliği Aile Hekimleri Kolu Başkanı Fethi Bozçalı, uygulamayı gazetemize değerlendirdi. Öncelikle aile hekimlerinin asıl işinin koruyucu sağlık hizmeti vermek olduğunu söyleyen Bozçalı, “Koruyucu sağlık hizmetini ciddiyetsiz bir hale getirdiler. Acil müdahale için ayrı bir uzmanlık alanına, ayrı bir ekibe ihtiyaç var. Bu bir ameliyata başlarken ışıksız başlamak gibi bir şey” diyor.
Sağlık Bakanlığının hedeflerine dikkat çeken Bozçalı, uygulamayla Bakanlığın bir taşla üç kuş vurma niyetinde olduğunu şöyle açıklıyor: “Birincisi acillerde kendilerinin yarattığı sorunları çözmeye çalışıyorlar. İkincisi, koruyucu sağlık hizmetlerinde esnek çalışmayı dayatıyorlar. Üçüncüsü yaklaşan seçimlerden önce halka şirin gözükmeye çalışıyorlar.”

‘ŞİDDET VAKALARI ARTACAK’

Uygulamayla yeni problemlerin de yaşanacağına dikkat çeken Bozçalı şunların altını çiziyor: “Mesela sorumluluğumuzda olmayan hastalar da gelecek. Biz aile hekimleri olarak o hastayı tanımayacağız. Bu bir problemdir. Ayrıca, mesela küçük bir yerde hemşiresiyle birlikte çalışan bir hekimi düşünelim. Acilden gelen hastalarla birlikte yoğunluk yaşanacak ve şiddet vakaları da artacak. Hekim dinlenemeyecek, performansı düşecek.”

Bu uygulamanın sağlığın, gerçekten ihtiyaç olmaktan ziyade piyasanın ihtiyaçlarına göre belirlemenin somut bir ifadesi olduğunu belirten Bozçalı, yeni bir kaosa neden olacak uyulamadan vazgeçilmesini istiyor.

KORUYUCU SAĞLIK HİZMETLERİ AKSAYACAK

Uygulamadan vatandaşlar da etkilenecek. Nasıl mı? Fethi Bozçalı’ya kulak verelim: “Temel hizmetimi elimden alıyorsunuz. Orada eksik, yanlış, istemeyerek bir şey yapılırsa halkın sağlık hakkı gasp edilecek. Nitelikli sağlık hizmeti verilmeyecek. Koruyucu sağlık hizmetleri aksayacak. İleri dönemdeki koruyucu sağlık hizmetleri açısından şu an yaşanan sıkıntılar daha da artacak. Halka yeterince zaman ayıramıyoruz. Muayenesi eğitimi için zaman ayıramıyoruz. Zaten koruyucu sağlık hizmetinde sorun yaşanıyor. Mesela hiper tansiyon artıyor, diyabet artıyor. Gidip koşmakla çözüm bulunacak hastalıklar değil bunlar.”