Halkın bütçesi için ortak mücadele

Birkan BULUT
Ankara

9 maddelik planda gayrisafi milli hasılanın 1.3 trilyon dolar olarak hedeflendiğini, ancak bunun için yıllık yüzde 15 oranında bir büyüme gerektiğini ifade eden Toprak, OVP'de ise büyüme oranlarının ilk yılda yüzde 4 sonraki iki yılda ise yüzde 5 olduğunu hatırlattı. Toprak, “Bu plan hayalidir ve ülke ekonomilerinin krize gireceğini göstermektedir. Kamu emekçilerine yapılan zam yüzde 3 olarak belirlendi ancak enflasyon yüzde 10'a tekabül ediyor. Ayrıca bu yüzde 10 açıklaması da pek güvenilir değil. Bu ekonomiyle büyük yükün işçi ve emekçilere bineceği açıktır” dedi.  

'KAYNAKLAR ÖZELE'

Toprak, bütçedeki personel giderlerinin 12 yılda yüzde 30'dan yüzde 25'e gerilediğine dikkat çekti. Bütçedeki dolaylı vergiler ve zamlarda yüzde 10 artışın olduğunu kaydeden Toprak, devlet bütçesinden yapılan askeri ve güvenlik harcamalarının giderek arttığını söyledi.

Eğitimde yatırımlara payın da azaldığını dile getiren Toprak, devlet okullarının kendi kaderine terk edildiği ifade etti. Özel okullara kaynak aktarımının ise devam ettiğini belirten Toprak, eğitim yükünün veliye bindirildiğini vurguladı. Toprak, çocuğu ilkokulda okuyan bir velinin yıllık harcamasının 4 bin liraya yakın olduğunu dile getirdi.

'EMEKÇİYE YÜZDE 3 DAYATMASI'

Hükümetin asgari ücretin belirlenmesinde kamu emekçilerinde olduğu gibi yüzde 3+3'lük artış hedeflediğini belirten Toprak, hükümet ve Memur-Sen arasında imzalanan toplu sözleşme nedeniyle kamu emekçilerinin de enflasyon farkından mahrum kaldıklarını hatırlattı. Toprak, “Hükümet bir bütçe hazırlıyor, ancak hiçbir zaman bu bütçenin bir tarafı olamadık. Bu bütçenin yağma ve talan bütçesi olduğunu Soma'da binlerce zeytin ağacının kesilmesinde de bir kez daha görüyoruz” dedi.

'SENDİKALARIN BİR TERCİH YAPMASI GEREKİYOR'

Toprak, “Sendikalara çağrımız hükümetin değil, emekçilerin yanında olmaları. Bu tercihin artık yapılması gerekiyor. Bu handikabı aşacağımızı düşünüyoruz. Yereldeki örgütlerin en geniş birlikteliği bunu sağlayacaktır. O yüzden bu dönemdeki çalışmalarımızı da iş yerleri üzerinden planlıyoruz. Sendika yöneticileri ne kadar hükümetten yana olsa da emekçiler bu yoksulluk bütçesine karşı birleşmekte çekinmemektedirler” dedi.

Yerel birliklerin bu konuda oldukça önemli olduğunu vurgulayan Toprak, “Konfederasyonların olumsuz tutumlarını yerel birliktelikler aşacaktır. Mücadele örgüt biçimlerini belirleyecek. Örneğin; emek ve demokrasi platformları önceden tasarlanmamıştı. Emeklilik yaşının arttırılmasına karşı tabandaki eylemler bu birlikteliği dayatmıştı. Diğer konfederasyonlarla birliktelik ısrarımızı devam ettireceğiz. Ancak yerellerdeki kamu emekçisi arkadaşlarımızın fabrikadaki işçi, mahalledeki komşusuyla bu mücadeleyi örgütlemesini gerçekleştirmek zorundayız” diye konuştu.

GREVLER NEDEN ETKİLİ OLMUYOR?

“Ermenek'te iş cinayeti olduğunda Soma'daki maden işçileri onların yanına gitmek için yola çıktı. Ülker işçileri sendika seçme özgürlükleri için direnişe geçtiler. Köylüler termik santrallere karşı mücadele ediyorlar. Bir yandan kamu emekçileri olarak enflasyon farkının ödenmemesine karşı mücadele ediyoruz. Türkiye'nin her yerinde mücadeleler sürüyor. Birleşirsek etkili grevler yapabiliriz. Örneğin; Almanya'da makinistlerin 4 günlük grevinin etkili olmasında greve verilen destek çok önemli. Avrupa'da ETUC'un toplantısında katılmıştım. Toplantıda sık sık Avrupa hükümetlerinin giderek sağa kaydığı ve emekçi karşıtı politikaların arttığı tespiti yapılmıştı. Hükümetin kemer sıkma politikalarına karşı mücadelenin büyütülmesi gerektiği vurgulanmıştı. Grevi yapan emekçilerle, grev yapılan iş kolundan hizmet alan halkın orada birlikte hareket ettiğini görüyoruz. Bütçe örneğinde olduğu gibi bu sadece kamu emekçilerinin meselesi değil. 'Bu bütçede benim hakkım var' yaklaşımını benimsetebilirsek mücadele birlikteliğine de kakı sunarız.”

SADECE PATRONLAR MUTLU!

Hükümetin kıdem tazminatını fona devretme planlarını değerlendiren KESK Genel Sekreteri Hasan Toprak, ücretlerin bu kadar düştüğü koşullarda fon önerisinin sadece sermayeyi mutlu edeceğini söyledi. Toprak, “Sermayenin uçurulması, ülkenin daha da gelişeceği anlamına gelmez” dedi.

Maaş kayıplarının giderilmesi, ek ödemelerin emekliliğe yansıtılması ve asgari ücretin vergiden muaf tutularak insanca yaşanabilir bir seviyeye getirilmesinin başlıca taleplerinin olduğunu kaydeden Toprak, bu talepler için diğer konfederasyonlar  ve esnaf odalarıyla birlikte hareket etmek istediklerini vurguladı.