06 Kasım 2014 17:38

Libya’da meclis feshedildi

Libya’da Anayasa Mahkemesi, haziran ayında seçilen parlamentoyu feshetti. İslamcı bir milletvekilinin yaptığı başvuruyu değerlendiren Mahkeme parlamentoyu feshetti.

Paylaş

Başvuruyu yapan Milletvekili Abderrauf el Manai, parlamento oturumlarının Trablus ya da Bingazi yerine Tobruk'ta toplanmasının yasa dışı olması gerekçesiyle Anayasa Mahkemesi'ne başvurmuştu. El Manai, parlamentonun, İslamcı milislerin Trablus'u ele geçirmesi üzerine dış müdahale çağrısı yapmasının da yetki aşımı olduğunu belirtmişti.

Anayasa Mahkemesi’nin verdiği bu kararın ülkedeki siyasi kaos ortamını yükseltmesi muhtemel. Haziran ayında ülkenin doğusundaki Tobruk şehrinde oluşan meclisin ardından Libya’da yeni hükümet de kurulmuştu.

El Cezire’nin haberine göre karar haziranda seçilen Başbakan Abdullah el Tinni ve hükümetini de ‘anayasa dışı’ ilan etmiş oluyor. El Tinni ve hükümeti doğuda, Mısır sınırı yakınındaki Tobruk kentinde izole edilmiş durumda ve Libya’nın üç önemli kentinde hiçbir kontole sahip değil. Trablus kenti silahlı grupların hakimiyeti altında bulunuyor ve süresi geçmiş olmasına rağmen İslamcı ağırlıklı bir meclis tarafından yönetiliyor. Başında Ömer el Hasi’nin bulunduğu Libya Ulusal Kurtuluş Hükümeti olarak bilinen hükümeti tek tanıyan AKP Hükümeti olmuş, Libya’ya Ankara’nın özel temsilcisi olarak giden Emrullah İşler, El Hasi ile Trablus’ta görüşme yapmıştı.

Mart ayında El Hasi ve destekçileri “yeni iktidar gücü” olduklarını ilan etmişlerdi. İslami eğilimli bir siyasi hareket olan El Hasi hükümeti hiçbir ülke tarafından tanınmıyor.

Seçimlerle Başbakan seçilen Abdullah el Tinni ise Birleşmiş Milletleri’n de desteğini almıştı. Libya’da, 2011 yılında devlet başkanı Muammer Kaddafi’nin NATO desteğiyle öldürülmesinin ardından ortaya çıkan siyasi kaos giderek derinleşiyor. Ülkenin çoğunun silahlı gruplar yönetiyor.


LİBYA ‘DUBAİ RÜYASI’NDAN UYANDI

Silahla çalkalanan, kanunsuz milislerin insafına terk edilen Kuzey Afrika ülkesinde birçok Libyalı Kaddafi günlerinin istikrarını özlüyor.

Uzun yıllar iktidarda kalan Kaddafi, 2011’de bir devrimle devrildiğinde birçok Libyalı Dubai benzeri zenginlik ve varlık beklentisine girdi. Üç yılın ardından onları Somali benzeri “başarısız devlet” statüsü korkusu sardı.
23 Ekim 2011’de Kaddafi’nin yakalanıp öldürülmesinden üç gün sonra geçici yetkililer sekiz ay süren çatışmaların doğduğu ülkenin doğu kenti Bingazi’de coşkulu bir şekilde Libya’nın “toptan kurtuluşunu” ilan ettiler.

Bu yıl, bir ulusal bayram haline gelen yıl dönümü için herhangi bir etkinlik yapılmadı. İki hükümetli bir ülkede (biri uluslararası olarak tanınan diğeri kendi kendini ilan eden)bu yıl dönümü hükümet yanlıları ile hükümet karşıtları arasındaki ölümcül çatışmalarla çakıştı.

Ayaklanma günlerinde ön saflarda savaşan 39 yaşında bir öğretmen olan Muhammed Karghali, “ülkenin ‘kurtuluşu’ ilan edildiğinde, bizim beklentimiz petrol gelirleri sayesinde yeni bir Dubai olmaktı. Bugün başka bir Somali veya Irak olmaktan korkuyoruz” dedi.

Birçok Libyalı Kaddafi günlerinin istikrarını arar durumda.  Bingazi’de bir doktor olan Salah Mahmud Akuri, “Yaygın bölgesel, ideolojik ve aşiret çatışmaları diktatör yönetiminden daha kötü. Bazı Libyalılar Kaddafi’den nefret etmelerine rağmen eski rejimi arıyor” diyor.

*Middle East’ten çeviren Yusuf Ertaş (DIŞ HABERLER)

ÖNCEKİ HABER

HDP’ye saldırı Dersim’de kınandı

SONRAKİ HABER

Binlerce ‘maskeli’ sokağa çıktı

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa