06 Kasım 2014 01:18

Ülker’de direnen işçilere...

Öncelikle Ermenek’te madende mahsur kalan sınıf kardeşlerimizin sağ salim kurtarılmasını canı gönülden istiyorum. Yine Isparta’ya elma bahçelerine çalışmaya giderken trafik kazası sonucu yaşamını yitiren kardeşlerimize Allah’tan rahmet diliyorum. Tüm işçi sınıfımızın başı sağ olsun.

Paylaş

Sinan KARATAŞ*

Öncelikle Ermenek’te madende mahsur kalan sınıf kardeşlerimizin sağ salim kurtarılmasını canı gönülden istiyorum. Yine Isparta’ya elma bahçelerine çalışmaya giderken trafik kazası sonucu yaşamını yitiren kardeşlerimize Allah’tan rahmet diliyorum. Tüm işçi sınıfımızın başı sağ olsun.
Arkadaşlar ben de eskiden bir Ülker (Yıldız Holding) işçisiydim. Sizlerin içinde bulunduğunuz durumu en iyi ben anlıyorum. Kardeşlerim öyle ki ben 4 yıl çalıştım Ülker Farmamak fabrikasında. Orada da bizlerin yaşadığı sıkıntılar aynı idi. Bizim fabrika plastik gıda ambalajı ve folyo üretimi yaptığından petrokimya iş koluna giriyor. Oradaki sendika ise Öz Petrol-İş’ti. Ülker firmasına göbekten bağlı, Ülker’i kendi şirketi gibi gören bir yapı. Akıl hocası ise Hak-İş konfederasyonu. Varlığı ile yokluğu belli olmayan sözde bir sendika. Bu sendikanın temsilciliğine azıcık bu işlerden anlayan bizler talip olduğumuzda bile, ki çalışan arkadaşlar sonuna kadar desteklemişlerdi, sendika ve işveren yetkilisi vs hemen iş akdimizi sonlandırdı. Yani bu sendika işverene bağlılığını gösterdi bize. Üretimin içerisinde insanların inanç değerleri aşırı derecede kullanılıyor. İş kazaları için önlem alınmıyor, makinaların periyodik bakımları yapılmıyor, makinalar için nerede durak orada bırak mantığı var. Yaşanan iş kazaları maneviyata (inanca, kadere) bağlanıyor. Ben de iş kazası geçirdim, ucuz atlattım. Ama arkadaşımın eli bilekten koptu. Daha 1 ay önce görüştüğüm arkadaşımın kolu kopmaktan kurtulmuş. Demek ki sistem halen aynı devam ediyor.
Şimdi burada şunu anlamak gerçekten zor insanların maneviyatını inancını yerine getirmek için cuma namazına bile araba kaldıran bir firma yaşanan onca sıkıntıyı, insanların yaşadığı onca zor koşulları ve zorlukları küçük veya büyük kazalar için yani kul hakkı denebilecek bu durumları neden görmezden gelir? Ben şuna inanıyorum yaşadığım onca tecrübeme de dayanarak da söylüyorum, tamamen bizim inancımızı bizim üzerimizde baskı olarak kullanıyorlar. Burada uyanık olmak lazım. Kimsenin bizim alın terimiz karşılığında kendilerinin kârlarını artırmak için bizim değerlerimizi inancımızı kullanmasına izin vermeyelim. Ülker firması fabrika üstüne fabrika şirket üstüne şirket kuruyor yani zenginleştikçe zenginleşiyor. Türkiye’yi aştı dünya zenginler listesinde yerini aldı. Peki Ülker çalışanlarının o zenginliği var edenlerin ne durumda olduğunu ben de sizlerde iyi biliyorsunuz (bel boyun, fıtık sakatlanma vs.)
Onun içindir ki umudum bir kat daha arttı. Ülker işçisinin de gözünün önündeki perde kalkıyor, çünkü çalışanlarının çoğu Ülker’in maneviyata çok fazla önem verdiğini düşünüyor. Yani çok Müslüman firmadır zarar gelmez diye zannediyor. Hepsi de hemen hemen birbirine benzer özelliktedir. İşçi sınıfının kendisinin haklı mücadelesinde kendisinden başka dostu yok-tur. Öncelikle işçi siyasallaşmalıdır, çünkü ancak o zaman siyasilerin kendileri için hazırladıkları tuzakları görür. Aksi takdirde zehiri bal olarak algılar zarar gördüğünde uyanır fakat iş işten geçmiştir. Umarım Türkiye işçi sınıfına örnek olur. Bizleri oralı, buralı, şuralı diye, şucu, bucu diye birbirimizden ayrıştıranlara inat ayrışmadan kimliğine memleketine inancına bakılmaksızın işçi temelinde birleşmek mücadeleyi yükseltmek gerekiyor. Gün bugündür. Bizim tek isteğimiz emeğimizin karşılığında onurlu güvenceli bir yaşam. Sermayedarların oyunlarına gelmeden, birlikte olduğumuz, parçalanmadığımız sürece başaracağız. Aksi takdirde yok olacağız. Ülker işçisinin yaktığı bu mücadele ateşini saygıyla selamlıyorum.
Yaşasın işçi sınıfının örgütlü mücadelesi.

*Eski Ülker Farmamak İşçisi

ÖNCEKİ HABER

Artık sütün tadı kaçmıştı

SONRAKİ HABER

Şampiyonlar Ligi'nde gecenin görünümü

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...