29 Ekim 2014 12:32

Yunanistan’da ulusal bayramlar halka yasak

Yunan halkının 28 ekim 1940 yılında Faşist Mussolini İtalyası’nın işgaline karşı çıkması Yunanistan’ın en büyük ulusal bayramlarından biri olarak kutlanır. 27 ekimde tüm okullarda yapılan etkinliklerden sonra 28 ekimde şehir merkezlerinde askerilerin ve öğrencilerin katıldığı törenler izlenir

Paylaş

Seyit ALDOĞAN
Atina

Yunan halkının 28 ekim 1940 yılında Faşist Mussolini İtalyası’nın işgaline karşı çıkması Yunanistan’ın en büyük ulusal bayramlarından biri olarak kutlanır. 27 ekimde tüm okullarda yapılan etkinliklerden sonra 28 ekimde şehir merkezlerinde askerilerin ve öğrencilerin katıldığı törenler izlenir. Balkonlara asılan bayraklar, ailece tören alanlarına yapılan geziler, ellerinde bayraklarla koşturan küçük çocuklar, ve öğlen yemeğinde gelenek haline gelen balık sofrası oldukça değişik bir ortam oluşturur.

KUTLAMALAR YERİNE SIKIYÖNETİM

Ancak son üç yıldır bu kutlamalar yerini bir işgal yada sıkıyönetim atmosferine bırakmış bulunuyor. Geçişe yasaklanan caddeler, kilometrelerce bariyerler, binlerce polis, ve ara sokaklardan kutlama alanına gitmeye çalışan pankartlı göstericiler genel görünümün bir parçası. Her ana caddenin başında törenlerde yer alan çocuklarını görmek isteyen ailelerin polise gösterdiği tepki sesleri yükseliyor. “Elinde davetiye kartı olmayanların girmesi yasak” diyor polisler.

“Yasak”. Ulusal onurun, bağımsızlığın ve özgürlüğün kutlandığı bayram alanına girmek yasak..! Ancak özel davetiye kartı olanlar..!

MEDYADA 'POLİSLERİN GÖSTERİSİ' BAŞLIKLARI

Halktan uzak kurulan protokol tribünlerinden halka yapılan açıklamalar: “Halkın zor günler geçirdiğini biliyoruz. Ama krizin üstesinden geleceğiz”, “zor günler geride kalıyor” mesajları trajik ve komik… Medya en büyük iki ulusal bayramdan birinin kutlandığı şehir merkezlerinde esen sıkıyönetim havasını “ayıp” diye veriyor. Önceki bayramlarda on binlerin doldurduğu yolların bomboş olduğunu gösteren fotolar dönüp duruyor internet sitelerinde… “in, cin top oynuyor”, “polislerin gösterisi” başlıkları atılmış.

Yunan halkının yüzde 40’ı yoksulluk sınırında yaşıyor. Resmi rakamlar işsizliğin 2 milyon olduğunu söylüyor. Ücretler açlık ücreti. Halkın belini kıran vergiler, ortadan kaldırılan sosyal güvenlik hakları, adeta halka yasaklanan sağlık ve eğitim hizmetleri, ortaçağı andıran çalışma koşullarının geri getirilmesi, işten atmaların serbest bırakılması ve İMF ve AB merkez bankasıyla ardı ardına yapılan yeni ekonomik anlaşmalar halkta büyük bir kine ve tepkiye yol açmış bulunuyor. Hükümet ve halk arasında derin uçurumlar var.

TÖRENLER HALKA UZAK

Ekmek olmadan barışın, iş olmadan kardeşliğin demokratik hak ve özgürlükler olmadan toplumsal huzurun olamayacağına yönelik somut bir örnektir Yunanistan’da yaşananlar.

En büyük ulusal bayram ama halka yasak.. Aslında onların halkın içine çıkması yasak demek daha doğru olur! Halkı kilometrelerce uzakta tutarak yapılan tören.! Bütün ülke genelinde işgal ve sıkıyönetim havası.. Ulusal bayram var...!

Halktan korkuyorlar…! Temsilcisi olduklarını söyledikleri halkın yanlarına yaklaşmasını en büyük tehlike olarak görüyorlar..

‘MİSLİYLE KARŞILIK VERİRİZ’

Erdoğan ve onun devamı Davutoğlu Hükümeti’de cumhuriyet tarihinin en demokratik hükümeti olduklarını iddia ediyor..! Hem de en küçük bir tepkiye, demokratik hak ve özgürlük talebine kelepçe takarken, cunta uygulamalarını bir bir geri getirirken söylüyorlar bunu.

Ülkenin ve halkın gerçek çıkarlarını savunanlar sokaklarda, alanlarda, fabrikalarda, mahallelerde kapitalizmin temsilcilerinin şiddet, sömürü ve gericiliğine karşı mücadele ediyorlar.

Sokaklarda tanklar, panzerler, özel kuvvetler..! Bir hafta içinde onlarca ölü… Bas bas bağırıyor bakan, tehditler savuruyor halka: “misliyle karşılık veririz”…

Yunan halkı da, Türkiye halkları da demokrasinin ne olduğunu iyi biliyor… Bunun için mücadele vermiyorlar mı..?