09 Ekim 2014 10:26

'Ölü numarası yapmasaydım boğazımı keseceklerdi'

Kobanê için yapılan eylemlerde Esenyurt'ta çıkan olaylarda faşistler tarafından bıçaklı saldırıya uğrayan ve linç edilen Kabil Okyayatan, 'Ölü numarası yapmasaydım boğazımı keseceklerdi' dedi. Boynuna kurşun isabet eden Mert Değirmenci'nin durumu ise iyiye gidiyor.

Paylaş

Kobanê'ye IŞİD'in gerçekleştirdiği saldırıları ve AKP hükümetinin Rojava politikalarını protesto amaçlı Esenyurt'ta sokağa çıkan halka polisin gerçek mermilerle müdahalesiyle başlayan ve ardından faşist grupların devreye sokularak yurttaşlara saldırtıldığı olaylarda linç edilen bıçaklanan 35 yaşındaki Kabil Okyayatan'ın İstanbul Üniversitesi Çapa Tıp Fakültesi'ndeki tedavisi sürüyor. 

Esenyurt Örnek Mahallesi Erzurum Kongre Caddesi üzerinde çıkan olaylarda bir grup faşist tarafından üstü çıkartılarak, sırtından, kolundan ve dizinden bıçaklanan Okyayatan, yaşadığı saldırıyı DİHA'ya anlattı. Okyayatan'ın anlatımlar faşist grupların öldürme amaçlı yaptığı saldırıların boyutlarını da gözler önüne seriyor. 

'POLİS, 'BU PİSLİK BAŞIMIZA BELA OLACAK' DEDİ'

Yaklaşık 100 kişilik ırkçı grubun döner bıçağı, balta ve sopalarla üzerine geldiğini ve yeşillik alana götürerek elbiselerini çıkardıktan sonra saldırdığını söyleyen Okyayatan, "Polisin de olduğu yerden beni alıp götürdüler. 'Alın şu iti gebertin' dediler. Ellerinde silah da vardı. Önce sopayı kafama vurdular. Sırtımın da 3-4 yerinden bıçakladılar. Sağ dizime 3 kez balta ile saldırdılar" dedi. Kan kaybettiğinden dolayı sırt üstü yattığını ve ölü taklidi yaptığını ifade eden Okyayatan, "Eğer ölü taklidi yapmasaydım, boğazımı keseceklerdi" dedi. Yaklaşık 1 saat kanlar içinde yerde yattıktan sonra polisin geldiğini ve kendisinin "ölü" olduğunu zannettiklerini söyleyen Okyayatan, polisin "Bu pislik başımıza bela olacak'" dediğini aktararak polisin kendisini apar topar kendisini götürmek istediğini söyledi. Okyayatan hâlâ İstanbul Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi'nde müşahede altında. 

'NE GEREK VAR. BİZ NEYİ PAYLAŞAMIYORUZ' 

Kabil Okyayatan'nın işten eve döndüğü sırada olayların arasında kaldığını ifade eden kardeşi Nurettin Okyayatan, "Saat 18.30 sıralarında Küçük kardeşim işten geliyor. İş çıkışı çatışma saatine geliyor. Evlerine giderken bir grup ile polis arasında çatışma olmuş. Kardeşim de arada kalmış. Polis bunlara da biber gazı atmışlar. Bunlar kaçarken bu sefer başka bir gruba yakalanıyor. Bunlar da linç ediyorlar. Bana kardeşim telefonla durumu bildirdi. Bende bunun üzerine evden ayrıldım. Ben olay yerine geldiğimde ambulans daha yeni geliyordu. Bir insanı çırılçıplak soyup dövmeye kimin hakkı var Doktorlar durumu hakkında bize pek birşey söylenmedi. Yaklaşık 10-15 yerinden bıçaklanmış. Sırtında bayağı bir bıçak izi var. Doktorlar ameliyat gerekmediğini söyledi bize. Bu ülkeye ne oluyor Bu insanlara ne oluyor Biri çıksın desin ki neden bir birinizi öldürüyorsunuz Ne gerek var. Biz neyi paylaşamıyoruz" dedi.

TÜFEKLE VURULAN MERT'İN DURUMU İYİYE GİDİYOR

Öte yandan aynı gün çıkan olaylarda Esenyurt'ta yaralananlardan biri de Mert Değirmenci. 18 yaşında fabrika işçisi olan Değirmenci de, faşistlerin saldırısının ardından çıkan olaylarda Esencan Devlet Hastanesi önünde boynuna aldığı kurşun darbesiyle yaralandı. İstanbul Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi'ne sevk edilen Değirmenci'nin sağlık durumu iyiye gidiyor.

İddialara göre Esenyurt'ta önceki akşam saat 20.00 sıralarında IŞİD'in Kobaniye saldırısını protesto eden gruba kimliği belirsiz kişi yada kişilerce pompalı tüfekle ateş açıldı. Tüfekten çıkan saçmalar o sırada yoldan geçmekte olan 18 yaşındaki Mert Değirmenci'nin başına isabet etti. Ağır şekilde yaralanan Değirmenci araçla Kanuni Sultan Süleyman Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne kaldırıldı. Burada yapılan ilk müdahalenin ardından ağır yaralı genç, İstanbul Üniversitesi Çapa Tıp Fakültesi Hastanesi'ne sevk edilerek yoğun bakıma alındı. Değirmenci'nin yoğun bakımdaki tedavisi sürerken, hayati tehlikesinin devam ettiği öğrenildi.

Değirmenci'nin yakınlarının hastanedeki bekleyişi sürerken, amcasının oğlu Can Değirmenci olayla ilgili olarak basın mensuplarını yanıtladı. Yaralının durumunu soran gazetecilere Can Değirmenci "Durumu iyi değil" dedi. Olayın önceki akşam saat 20.00 sıralarında olduğunu belirten Değirmenci; "Esenyurtta saat 8 sıralarında arkadaşlarıyla yolda yürürken, Esencan Hastanesi var. - Klinik gibi bir yer. Klinik mi, hastane mi bilmiyorum.- kurşun geliyor çenesine. Çocuk yere yığılıyor. Hastaneye götürüyorlar. Ona orada müdahale etmiyorlar. Kapıya atıyorlar çocuğu. Vatandaşlar oradan bir araba durdurup Kanuni Sultan Süleyman Hastanesi'ne götürüyorlar. Çocuğu hastaneye götürdüklerinde kalbi duruyor. Yerde çok yattığı için çok kan kaybediyor. Olaylar nedeniyle yollar kapalı ambulans gelemiyor. Kaldırıldığı hastaneden buraya sevk edildi. Oradaki vatandaşlarda polis ateş etti diyor. Polis halka ateş eder mi? Bu oradaki insanların söylediği. Yalan mı doğru mu ? Onu biz bilmiyoruz. Onu ancak devlet büyükleri araştırıp bulacak. Olaya karışmayan bir adama neden kurşun geliyor. Sıradan adamlara neden ateş ediyorlar ? "dedi. (DİHA/DHA)

ÖNCEKİ HABER

ABD: IŞİD Türkiye için doğrudan tehdit

SONRAKİ HABER

HDP heyeti, Yalçın Akdoğan\'la görüştü

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa