'Bu zavallıyı kınıyorum'
Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, Bursa'da yaptığı konuşmada, Leman Sam’ın sosyal medyada kurban kesimleriyle ilgili, ‘Benim için IŞİD ile bıçağını masum bir hayvanın boğazına dayayan aynı duygudadır’ demesini inanca hakaret olarak değerlendirip Leman Sam’a hakaret içeren sözler söyledi.
Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, Bursa'da yaptığı konuşmada, Leman Sam’ın sosyal medyada kurban kesimleriyle ilgili, ‘Benim için IŞİD ile bıçağını masum bir hayvanın boğazına dayayan aynı duygudadır’ demesini inanca hakaret olarak değerlendirip Leman Sam’a hakaret içeren sözler söyledi.
Arınç Leman Sam’a yönelik, “Gelişen, kalkınan, dünyaya parmak ısırtan, bütün ekonomik toplumsal göstergelerin Avrupa’nın kat kat önünde olan bir Türkiye’de birisi inancımıza hakaret etmek için nasıl böyle bir söz söyleyebilir. Hangi cesaretle? Hangi aymazlıkla? Edepten yoksun olmanın derecesi yok” dedi.
‘BU ZAVALLIYI KINIYORUM’
“Ses sanatçısıymış, sanatkarmış. Haşa. Ben ona şarkıcı diyeyim. Bir hafifi olsun. Öyle sanatçı olmaz. Bir kadın, bir şarkıcı. Onlar öyle diyorsa ses sanatçısı olsun. Demiş ki, ‘Kurban kesen adamla IŞİD’cinin farkı yoktur.’ Ne diyorsanız içinizden deyin. Hanımefendilerden özür diliyorum. Bu sözün sahibi bir kadın olduğu için ifade ediyorum. Şüphesiz şaşkın bir erkek de olabilirdi. Kurbanlarınızı kestiniz veya kestirdiniz. Bu bir ibadet. Vacip olan ibadeti yapıyoruz. Müslümanlık ne zaman var, o zamandan beri kurban ibadeti var. Bir Müslüman elbette kurbanın ne anlama geldiğini Hz. İsmail’in kıssasını. Her şeyi bilebilir. İnsan bile sayılmayan, kaldı ki Müslüman olduğunu konuşmayacağız. Bir cellatlar grubunun yaptığı işle, bir kurban kesmeyi yan yana getiren bu zavallıyı huzurlarınızda kınıyorum. Yazık. İşte bu Türkiye’de edebin, hayanın iffetin, ismetin, inancın bazılarında ne kadar yozlaştığını, ne kadar kötü bir şey olduğunu gösteriyor.
Onun için kurbanın ne anlama geldiğini eşlerimizle dostlarımızla paylaşalım ki bu sözü söyleyenler sadece birkaç kişi kalsın. Milyonlarca insan kurban ibadetinin Allah’a yaklaşmak olduğunu bir kez daha görsünler. Üzülüyorum. Gelişen, kalkınan, dünyaya parmak ısırtan, bütün ekonomik toplumsal göstergelerin Avrupa’nın kat kat önünde olan bir Türkiye’de birisi inancımıza hakaret etmek için nasıl böyle bir söz söyleyebilir. Hangi cesaretle? Hangi aymazlıkla? Edepten yoksun olmanın derecesi yok. Bunlar olacak. Ama biz nerdeyiz ona bakacağız. Daha dik, gür adımlarla yola çıkacağız böyle şaşkınların sayısı elbet her toplumda vardır. Biz onları kötülemek, gözden çıkarmak noktasında değiliz. Ama hangi düşünce ile bunu inançlı bir topluma karşı birisi söyleyebiliyor? Bundan dolayı utanıyorum ve herkesten özür diliyorum. Onun özür dilemeye niyeti yok. Onun adına Allah’a çok şükür bu ibadeti layığı ile yerine getiren herkesten özür dileyeceğim.” (HABER MERKEZİ)
EVRENSEL EGE
Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...
