22 Eylül 2014 15:02

IŞID saldırıları, 49 rehine ve sınırdan geçişler

Haftanın ilk günü gazete ve televizyonların gündemlerine şöyle bir baktık... Kanal kanal, gazete gazete gündemler farklı... O kadar kalabalık ki bir taraftan da gündem... Burası Türkiye sakin gün olur mu?

IŞID saldırıları, 49 rehine ve sınırdan geçişler
Paylaş

Çağrı Sarı

Haftanın ilk günü gazete ve televizyonların gündemlerine şöyle bir baktık... Kanal kanal, gazete gazete gündemler farklı... O kadar kalabalık ki bir taraftan da gündem... Burası Türkiye sakin gün olur mu?

Geniş bir yelpazeden ele alırsak, Ortadoğu’da yaşanan gelişmeler, daha özele inersek 49 rehinenin serbest bırakılması ve Kobanê’ye yapılan IŞID saldırısı gazetelerin ağırlık verdiği konular oldu. Haliyle bu konu üzerine kısa bir basın turu yapacağız şimdi..

49 rehinenin serbest bırakılması, IŞID’in Kobaniye saldırması ve yüz bini aşkın Kobanêli’nin Türkiye’ye gelmesi medyada en geniş yer alan haberler oldu. Bu meseleleri gazeteler kendi karakterlerine göre analiz etti, yazdı çizdi. Köşe yazarları değerlendirdi. Fotoğrafların en etkileyici olanı seçildi. Kobanê haberleri için kimi dedi ki: Bu vahşete dur... Kimi dedi ki: Büyük hükümetimiz Suriyelileri bağrına bastı.
 
SÖZCÜ AYDINLIK BİLDİK...

Sözcü, Aydınlık gibi gazeteler zaten IŞID vahşetinden kaçan Suriyeli Kürtlerin yaşadığı trajedi yerine “Mehmetciğimiz’e şöyle yaptılar, böyle yaptılar” diye çarpıtma haberler yapmayı tercih etti.

Hükümetle daha mesafeli duran gazetelerse sınırdaki trajediyi dile getirdiler. Taraf, “bir halk sınırda” derken, Zaman gazetesi de 600 bin Kobanêli’nin tahliye beklediğine işaret etti.

Hürriyet gazetesi “Ölüm şehri” manşetinden Kobanê izlenimlerini aktardı.Muhabir Faruk Balıkçı’nın haberinde çoluk çocuk, kadın bir çok kişinin Kobanê’de silahlandığı aktarıldı. Elektirik kesintisi altında sokakların hayalet şehre dönmesi gibi ayrıntılarlda dikkat çekiciydi.

HERKES UZMAN HERKES ANALİST

49 rehinenin serbest bırakılması ile ilgili de bir çok senaryoya yer verdi gazeteler... Hollywood senaristleri Türkiye medyasını takip edebilir. Çok iş çıkar bizden...Dün üzerinde durulan, Musul konsolosluğunda çatışma olmadan 49 kişinin rehin alınmasına ilişkin merak edilenlerdi... “Nasıl oldu da tek çatışma olmadı”, Bomba korkusuymuş... Onu da öğrenmiş olduk... Konsolosluk önünde patlamaya hazır bombalar varmış.

49 rehine serbest... Ailelerine kavuştular hepimiz bir oh çekebiliriz ama artık sormak lazım değil mi Yayın yasağı kalktı! Ne oldu 101 gün? Türkiye neden bu kadar bekledi? Ortada bir pazarlık var mı? Ama bizim medyamız nerdee soracak pazarlık iddialarını. Hala hükümetin şovunu vermekle meşguller. ‘Kahramanlık destanı’ şu başlıklarla haber oluyor: Diplomatik zafer, diplomatik operasyon...

Nasıl bir pazarlık olduğu kuşkusuz hemen herkesin aklındaki soru. Yandaşlar da dahil. Ama yüksek sesle sormak cesaret ister... Haliyle satır aralarında dile gelen bu soru Erdoğan’ın açıklamaları kadar yer buldu medyada: Maddi pazarlık yok siyasi pazarlık...

STÜDYO TELEVİZYONCULUĞU

Yukarıdaki ara başlık Milliyet gazetesinin yazarı Ali Eyüboğlu’nun dünkü yazısında dile geldi. Diyor ki bu saatten sonra “Haber kanalı” değil, “Stüdyo televizyonu”dur artık onlar Birazdan bu konuya değineceğiz ama haber kanallarında gün boyu bildik isimleri ekrana çıkmasından siz sıkıldınız mı? Yeni şafak gazetesi Ankara Temsilcisi Abdulkadir Selvi  mesela her konuda bilirkişi olmuş durumda. Geçtiğimi hafta bir konu, bugün başka bir konu, 3 saat sonra bambaşka bir konu için ekrana çıkabiliyor... Şimdiki gündem rehineler.

Haber kanalları dışında  “Haber kanalı” iddiasındaki televizyonların çoğu, IŞİD gibi yapTam da bu noktada diyor ki Eyüboğlu: kan donduran katliamlarda dünyaya korku salan bir terör grubunun elindeki Türk rehinelerin 101 gün sonra tırnakları bile kanamadan özgür kalmasını canlı yayınlarla duyuracak reflekse sahip değilse geçmiş olsun.
TV haberciliğinde sınıfta kalan bu kanallar, sabah akşam stüdyolarında konuk ettikleri fikri sabit insanlarla gündemi tartıştırarak habercilik yaptıklarını sanıyorlarsa yanılıyorlar.
Bu saatten sonra “Haber kanalı” değil, “Stüdyo televizyonu”dur artık onlar.

300 PKK/PYD’Lİ ÖLDÜRÜLDÜ HABERİ YALAN ÇIKTI

Günlerdir çeşitli basın organlarında bir fotoğraf dolanıyor. IŞID üyelerinin silahlarla yerde yatan yüzlerce kişinin üzerine kurşun sıktığına dair bir katliam fotoğrafı. Fotoğrafın altında da 300 PKK’linin IŞID üyeleri tarafından öldürüldüğü yazıyor. ANF IŞİD’in 300 PKK/PYD militanını kurşuna dizdiğine dair çıkan haberlerin yalan olduğunu yazdı.

ANF servis edilen görüntülerin, AFP’nin 14 Haziran 2014’te yayınladığı ve Selahaddin bölgesinde IŞİD tarafından kurşuna dizilen Irak askerlerine ait olduğu belirtiyor. Biz de ANF’nin iddiasını foto- belgesiyle yayınlayalım istedik.. kirli bilgi, algı yanıltması ya da psikolojik savaş... Böyle dönemlerde daha yoğun yaşanabiliyor... Temiz bilgi lütfen!

NEW YORK TİMES İDDİALARINA DEVAM EDİYOR

Erdoğan’ın azarı tehditleri demek ki gazeteyi korkutmamış... Erdoğan epey sinirlenmişti geçtiğimiz hafta  IŞID’e Hacıbayram’dan katılım var, Türkiye hükümeti IŞID’i destekliyor temalı haberi nedeniyle New York Times’a. Ne adiliği kalmıştı ne edepsizliği.

Gazetenin yeni bir iddiası daha var, CIA’nın  Türkiye’de gizli bürosu olduğuna dair. Gazetenin Reyhanlı mahreçli haberi şöyle: “Burada, Suriye sınırına yakın gizli bir büroda, ABD’nin istihbarat ajanları ve müttefikleri, IŞİD terör örgütü ile uluslararası savaşta kara kuvveti olarak görev yapmak üzere etkin hale geleceğini umdukları Suriyeli muhalifler için zemin çalışmaları yapıyor” diyor  Gazete dikkat çekici bir iddiada bulunuyor ve CIA tarafından denetlenen örtülü programda Suriye’de faaliyet gösteren bazı gruplara destek sağlanıyor. Türkiye de bu programda yer alıyor.

ÖNCEKİ HABER

Ankara\'da 17 polise gözaltı kararı

SONRAKİ HABER

\'Türkiye ortaktır, ortak olacak ve ortak olmak zorundadır\'

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...