13 Eylül 2014 08:27

Soma maden işçileri: Sömürü ve katliam düzeni değişmeli

İstanbul’da meydana gelen ve 10 işçinin canına mal olan Torun Center asansör kazası, 4 ay önce Türkiye’nin en kitlesel iş cinayetinin yaşandığı Soma’da acıları bir kez daha yaşattı.

Soma maden işçileri: Sömürü ve katliam düzeni değişmeli
Paylaş

Uygar ELMAS
Soma


İstanbul’da meydana gelen ve 10 işçinin canına mal olan Torun Center asansör kazası, 4 ay önce Türkiye’nin en kitlesel iş cinayetinin yaşandığı Soma’da acıları bir kez daha yaşattı. İşçiler, Türkiye’deki çalışma sisteminde hem emeklerinin sömürüldüğünü hem de canlarından olduklarını belirttiler. Yaşadıkları facia ve aradan geçen 4 aya rağmen Soma’da hiçbir değişimin olmadığına dikkat çeken işçiler, çözümünün işyerlerinde komiteler aracılığıyla örgütlenmekten ve mücadele etmekten geçtiğini söyledi.  

İmbat işçisi Eser Yıldız, işçiler olarak çalışıp alın teri akıttıklarını ancak emeklerinin sömürüldüğü yetmezmiş gibi bir de canlarından olduklarını dile getirdi. İşyerlerinde gerekli önlemler alınıp eğitimler verilerek ölümlerin önüne geçilebileceğini belirten Yıldız, “Üç beş kuruş masraftan kaçınıyor patronlar. Daha fazla kâr için, daha fazla kazansınlar diye bizlerin hayatlarıyla oynuyorlar. Gerek Soma’da, gerek İstanbul’da, gerekse Türkiye’nin başka bir yerinde artık ölmek istemiyoruz. Gerekli önlemlerin alınmasını istiyoruz.

DAYI BAŞI SİSTEMİ...

Soma Kömürleri işçisi Taner Yıldırım, iş kazalarının en önemli sebebinin taşeron sistemi olduğunu belirterek, “Biz, bu taşeron sisteminin kalkmasını istiyoruz. Her gün ölüm haberleri geliyor. Tam da böylesi bir dönemde taşeronu yaygınlaştıran yasanın meclisten geçiyor olması, bizlere; AKP’nin aslında biz işçilerin değil, patronların temsilcisi olduğunu gösteriyor” dedi.

Soma’daki “kazadan” sonra, çalışma şartları olarak çok fazla değişen bir şey olmadığını belirten Yıldırım, “Ufak tefek göstermelik düzeltmeler yaptılar sadece o kadar. Işıklar ocağında üretim tekrar başladı. Dayı başı sistemi uygulanmaya devam ediyor” dedi.

Atabacası ocağında da, işçilerin, var olan koşullara itiraz ettiğini, müdürün, işçilere; “Dediklerimizi yapmayacak olan, koşulları beğenmeyen işe gelmesin” diyebildiğini belirtiyor. Şartların daha da zorlaştığını anlatan Yıldırım, “13 Mayıs’tan önce şırıngayla kan alıyorlardı bizden, şimdi hortumla kan alıyorlar adeta” diye konuştu.

İLK GÜNKÜ TALEPLERİMİZ GEÇERLİ

ELİ işçisi ve Soma Maden İşçileri Komitesi Üyesi Mustafa Şala da, Soma’daki maden cinayetinin üzerinden 4 ay geçtiğini ve 4 aydır Türkiye’nin her tarafından iş kazaları ve ölüm haberlerinin gelmeye devam ettiğini dile getirdi.  Özellikle Soma katliamının ardından o telaşla bir sürü vaatler veren Hükümet’in aylardır oyaladığı Torba Yasa’nın da boş çıktığını belirten Şala, “Çalışanlar için umut olamadı” dedi.

Şala, ilk gün dile getirdikleri, “Taşeron sistemi yasaklansın, madenler kamulaştırılsın, iş güvenliğiyle ilgili düzenlemeler yenilensin, bağımsız kurullar, meslek odaları bu denetimleri yapsın, katliamın sorumlularından hesap sorulsun” taleplerinin hâlâ geçerli olduğunu söyledi.

Şala, Soma Maden İşçileri Komitesi olarak; işyerlerinde örgütlenmeden sorunlarını çözemeyeceklerinin farkında olduklarını belirtti.

ÖNCEKİ HABER

Yarbay Karakuş\'u darp eden şoför serbest bırakıldı

SONRAKİ HABER

Devletin Suriye politikasına desteğin ödülü: IŞİD petrolü

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...