03 Eylül 2014 06:00

Rektör Hamit Okur’dan açıklama

Medeniyet Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Hamit Okur, gazetemizde 30 Ağustos günü yayınlanan ve adının geçtiği “Erdoğan şimdi o rektörü görevden alacak mı?” başlıklı haberle ilgili olarak aradı ve açıklama yaptı.

Paylaş

Fatih POLAT
İstanbul

Medeniyet Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Hamit Okur, gazetemizde 30 Ağustos günü yayınlanan ve adının geçtiği “Erdoğan şimdi o rektörü görevden alacak mı?​” başlıklı haberle ilgili olarak aradı ve açıklama yaptı.

Gazetemizde yayımlanan haberde, Recep Tayyip Erdoğan’ın, başbakanlık yaptığı dönemde Gülen Cemaati’ne yakın olduğu öne sürülün İstanbul’dan bir rektörü arayarak görevi bırakmasını istediği iddiasına ve “Kaynağımızın imaları bu kişinin Prof. Dr. Hamit Okur olabileceğine dair izlenimimizi güçlendirdi” ifadelerine yer vermiştik.

Medeniyet Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Hamit Okur’un açıklaması şöyle: “Ben haberi okuduğumda üzüldüm. Keşke benimle iletişim kurup, bu haberin doğruluğunu test etmiş olsaydınız. Haberde iddia edildiği gibi, sayın başbakanımız tarafından şahsen benim aranıp görevden ayrılmam konusunda bir görüşme gerçekleşmemiştir. Bunun yanı sırada yine haberde bu görüşmeye kaynak oluşturacak herhangi bir grubu hedef alan bir yapılanma da söz konusu değildir. İstanbul Medeniyet Üniversitesi bir devlet üniversitesidir.

Üniversiteyi oluşturan akademik kadrolar, 2547 Sayılı Yüksek Öğretim Kanunu’nun belirlediği kriterler çerçevesinde jüriler oluşturularak objektif olarak gerçekleştirilmektedir.
Ve şu anda üniversitemizin bilimsel olarak geldiği nokta, birçok devlet üniversitesinin önüne geçmiş bir durumdur. Buna delil olarak TÜBİTAK’ın 2014 yılında üniversiteleri yenilikçilik ve girişimcilik olarak belirlediği sıralamada üniversitemiz 200’e yakın Türkiye Cumhuriyeti üniversiteleri arasında 40. sırada yer almıştır. Bizimle aynı anda kurulan devlet ve vakıf üniversitelerinden hiçbirisi bu başarıyı gösterememiştir. Bunun yanı sıra 50 yıl ya da daha önce kurulan birçok devlet üniversitesinin bu listeye girememiş olması üç yıllık bir devlet üniversitesi olarak 40’ıncı sırada yer almış olmamız, akademik kadrolarda ne kadar bilimsel objektif ve doğru bir yaklaşım gösterdiğimizin bir kanıtıdır. Yine 2013 yılında TÜBİTAK’ın projeleri arasında kariyer projelerinde 1. sırada yer aldık. Bu kapsamda yine 200 üniversite arasında 1. sırada yer almamız akademik olarak kısa sürede geldiğimiz seviyenin bir göstergesidir. Rektör olarak katılımcı, paylaşımcı, objektif ve adil bir şekilde hareket etmeyi kendime rehber edindim. Yazıda belirtildiği şekildeki iddiaların gerçek dışı olduğunu ifade ediyorum. Bir diğer husus idari kadrolarda da genelde devlet personel başkanlığı kanalı ile merkezi yerleştirme ile kadrolarımızı oluşturduk. Burada merkezi yerleştirmede KPSS sınav sonuçlarına göre kişiler, aldıkları puana göre en yüksek puandan başlayarak yerleştirilir. Ve bizde Devlet Personel Başkanlığına başvurarak idari kadrolarımızın da genellikle merkezi yerleştirme ile bizim inisiyatifimizin dışında gerçekleşmesini sağladık. Bununla birlikte yine kurumlar arası yatay geçişle diğer üniversitelerden de idari kadrolara kabul ettiğimiz personelimiz olmuştur.”

Okur’a ifadelerine aynen yer vereceğimizi belirtirken, haberdeki iddialara yer verirken kaynağımızın güvenirliliğinin bizim açımızdan esas oluşturduğunu da ifade ettik.

ÖNCEKİ HABER

Dengbêj Gazîn ve Âşık Leyli

SONRAKİ HABER

Çeşme RES’lerle kuşatılacak

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa