26 Ağustos 2014 06:00

Tam teşekküllü kölelik

Yerel seçimlerden 1 ay önce alelacele açılan ve tam teşekküllü olması ile övünülen Bahçelievler Devlet Hastanesinde tam teşekküllü kölelik yaşanıyor. Hastanede Palmiye Yemek şirketinde çalışan işçilere kölelik sözleşmesi dayatılıyor.

Paylaş

Vedat YALVAÇ
İstanbul

Yerel seçimlerden 1 ay önce alelacele açılan ve tam teşekküllü olması ile övünülen Bahçelievler Devlet Hastanesinde tam teşekküllü kölelik yaşanıyor. Hastanede Palmiye Yemek şirketinde çalışan işçilere kölelik sözleşmesi dayatılıyor. 11 maddelik sözleşmenin her maddesi patron lehine. Yalnızca 9. maddede “İşveren sözleşmeyi tek taraflı feshetmek isterse işçiye iş kanunu olarak tazminat öder” cümlesi yer alıyor. Diğer bütün maddeler “İşçi,...” diye başlayan ve işçiyi kölece çalışmaya mahkum eden maddeler.. Hazırlanan sözleşmeye tepkili olan işçiler, bir yıl önce benzer şekilde bu sözleşmenin kendilerine dayatıldığını söyledi.
Duruma tepki gösteren işçilere patronun cevabı ise, “Ben sizin patronunuzum istediğim yerde çalıştırırım” şeklinde oldu. İşçilerin tepkisi üzerine geri imzalanmayan sözleşme bu yıl bir kez daha işçilere dayatılıyor.
“Zaten köle koşullarında çalışıyoruz” diyen bir işçi, “Bunlar bizi tam teşekküllü köle haline getirmeye çalışıyorlar” dedi. Sözleşmede çalışma sürelerini belirleyen maddede, “İşveren, işin durumuna göre işverenin uygun göreceği bir gün haftalık iznini kullanacaktır” maddesi, patrona istediği zaman izin vermenin önünü açarken, “İşveren, ülkenin genel yararı, işin niteliği gibi nedenlerle işçiye fazla çalışma yaptırabilir” maddesiyle işçinin patronun istediği kadar çalıştırılmasının yolu açılıyor.
İşyerinde herhangi baskı görmediklerini söyleyen işçi, “Ancak işçi olarak hiçbir hakkımız da yok” diyerek mevcut durumdan rahatsızlığını dile getirdi. Bin kişiye yemek hazırlayan 27 işçi, patronun sözleşmeyi imzalamayanları işten çıkarma ile tehdit ettiğini söyledi. Patronun başka şehirde işyerlerinin olduğunu belirten işçiler, patronun zaman zaman işçiyi buralara gönderip çalışmakla tehdit ettiğini ve yapılan sözleşme ile de bunun yolunun açıldığını söylüyor.
Sözleşmenin 7. maddesinde yer alan “İşçi, şirketin şubelerinde, şirketin uygun göreceği durum ve pozisyonlarda çalışmayı kabul ve taahhüt eder. Aykırı davranması sözleşmeye aykırılık teşkil edeceğinden işveren hiçbir tazminat ödemeksizin sözleşmeyi tek taraflı feshedebilecektir” ifadeler de işçiyi doğrular nitelikte.

BU SÖZLEŞMEDEKİ MADDELER MÜCADELEMİZİ HAKLI KILIYOR

Bu ve benzeri sözleşmelerin her yerde işçilere dayatıldığını söyleyen Bakırköy SES Şube Sekreteri Kahraman Keskin, yasaların da bunun önünü açtığını söyledi. İzin günlerinden, çalışma sürelerine kadar işçilere köleliğin reva görüldüğünü söyleyen Keskin, “Bu sözleşme elimize geçer geçmez buna karşı mücadelemizi başlattık. Bugün yaşananlar bizim yıllardır verdiğimiz kadrolu, güvenceli, insanca çalışma mücadelesini haklı kılıyor” dedi. Keskin, kadrolu-taşeron ayrımı yapmaksızın birlikte mücadele edilmesi gerektiğini düşünüyorum ve sendika olarak buradan da tüm taşeron çalışanları birlikte mücadeleye çağırıyoruz” şeklinde konuştu.

ÖNCEKİ HABER

Bürokratlaşmış sendikacılar ve demokratik seçim hileleri

SONRAKİ HABER

\'Bu güzelliği görmezsen HES sen insan değilsin\'