13 Ağustos 2014 15:10

'Erdoğan 16 Ağustos'ta o koltukta oturamaz'

Siyasi partilerin YSK temsilcileri Erdoğan’ın başbakanlığının cumhurbaşkanı kesin seçim sonuçlarının açıklanacağı gün olan 15 Ağustos’ta düşeceğini belirtiyor. CHP Parti Sözcüsü Haluk Koç ise Erdoğan'ın daha cumhurbaşkanlığı koltuğuna oturmadan Anayasa'yı ihlal etmeye başladığını söyledi.

\'Erdoğan 16 Ağustos\'ta o koltukta oturamaz\'
Paylaş

12. cumhurbaşkanı seçilen Recep Tayyip Erdoğan’ın başbakanlığı ile ilgili konu tartışılmaya devam ediyor. Siyasi partilerin Yüksek Seçim Kurulu (YSK) temsilcileri Erdoğan’ın başbakanlığının cumhurbaşkanı kesin seçim sonuçlarının açıklanacağı gün olan 15 Ağustos’ta düşeceğini belirtiyor.

Konu ile ilgili olarak Cumhuriyet Halk Parti (CHP) YSK üyesi Mehmet Hadimi Yakupoğlu ve Saadet Parti YSK üyesi Murat Çolak Cihan Haber Ajansı’na (Cihan) açıklamalarda bulundu. Başbakanın, başbakanlığının düşüp düşmediği konusunda YSK’nın karar verme yetkisi olmadığını vurgulayan Yakupoğlu, “YSK’nın yetkisi başbakanın cumhurbaşkanı seçildiğini ilan etmektir. Bu ilanı yaptığı anda YSK’nın yetkisi bitiyor. Siyasi partileri denetleyen makam Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’dır.” dedi.

“SEÇİLMİŞ CUMHURBAŞKANI OLARAK SADECE İMZA ATAMAYACAK”
An itibari ile başbakanın başbakanlığının düşmediğini belirten Yakupoğlu, “Kesin sonuç Resmi Gazete’de yayımlandığı gün Erdoğan’ın ismi seçilmiş cumhurbaşkanı olacak. Anayasa’da ayrıca ‘cumhurbaşkanı seçilenin parti ile ilişiği kesilir’ diyor. Seçilmiş cumhurbaşkanı olarak sadece imza atamayacak. Onun dışında kendisi cumhurbaşkanı oldu. Abdullah beyin adı da ‘mevcut cumhurbaşkanı’ oldu. Mevcut cumhurbaşkanın görev süresi 28 Ağustos’ta doluyor. Bu seçilme ile ilgili değil. Seçilme ise YSK’nın seçim sonuçlarını açıkladığı anda doluyor.” şeklinde konuştu.

“SONUÇLAR KESİNLEŞTİKTEN SONRAKİ KONU YSK’NIN ALANINA GİRMİYOR”
Cumhurbaşkanı seçimi kesin sonuçlarının 15’inde açıklanacağını hatırlatan Çolak ise, “Herhangi bir itiraz olursa kurul değerlendirir karara bağlar. Sonucu da Resmi Gazete’de ilan eder. Anayasa açık, seçim kanunu da açık cumhurbaşkanı seçilenin varsa parti ile ilişiği kesilir, TBBM üyesi ise üyeliği sona erer. 15’inden sonra sayın başbakanın başbakanlığı ve genel başkanlığı da düşüyor. Sonuçlar kesinleştikten sonraki konu YSK’nın alanına girmiyor.” ifadelerini kullandı.

'15'İNDEN SONRA HER İŞLEMİ YOK HÜKMÜNDE
CHP Parti Sözcüsü Haluk Koç, Cumhurbaşkanı seçilen Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın YSK’nın kesin seçim sonuçlarını açıklayacağı 15 Ağustos’tan sonra görevine devam etmesi halinde yapacağı işlemlerin yok hükmünde sayılacağını söyledi. Anayasa’nın 101. ve 102. maddelerinin açık olduğunu ve seçilen kişinin hem parti hem de TBMM üyeliğinin biteceğini belirten Koç, Erdoğan’ın 27 Ağustos’ta yapılacak olan AKP Kongresi’ne Başkanlık edemeyeceğini ifade etti. Koç, konuyla ilgili Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’na başvuruda bulunulduğunu kaydetti.

Koç, “Anayasa’nın 101 ve 102 içindeki maddelerinde fıkralar çok açık hukuki yol haritası ortaya koyuyor. ‘Cumhurbaşkanı’nın YSK tarafından kesin seçim sonuçlarını açıklamasının ardından meclis ile ilişiği kesilir.’ deniyor. Göreve başlanması beklenmeden bu süreç başlar deniliyor. Burada hukuken bu statü 15 Ağustos akşamında belirlenmiş gerekiyor. Cuma günü resmi sonuçları ilan ettiği anda seçilen Cumhurbaşkanı’nın hem TBMM üyeliği hem de siyasi partiyle bağlantısı otomatikman bitiyor. Şimdi burada Erdoğan bu hükümler çerçevesinde bu sıfatıyla kongreyi yönetmesi söz konusu değildir. Erdoğan’ın iştirak ettiği ve AKP’nin işlemleri yok hükmünde olacaktır. 27 Ağustos tarihinde yapılacak olan kongrenin de tüm hükümlerinin yok hükmünde olması doğal sonucudur. 15 -27 Ağustos arasındaki tasarruflar da Başbakan olarak tüm işlemler yok hükmünde olacaktır. Başbakan imzasıyla başta TBMM olmak üzere iadesi ve işleme alınmaması gerekmektedir. Burada Cemil Çiçek’e de önemli bir hukuk görevi düşüyor.” dedi.

"DAHA İLK ADIMINDA ANAYASAYI İHLAL ETMEYE BAŞLADI"
Erdoğan’ın görevini yapamayacağına ilişkin itirazları yaptıklarına değinen Koç şöyle dedi: “Bu süreçle ilgili Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına başvuruda bulunuldu. Bundan sonra Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’nın Anayasa’nın 101. ve 108. maddeler ve siyasi partiler yasasındaki maddeler sonucunda değerlendirmeler yapması gerekir. Bunun sonucu yüzde 51.7 ile Cumhurbaşkanı seçilen kişinin daha ilk adımda Anasyasa ihlallere daha ilk günden başlamış olması ve önümüzdeki günlerde tek adam rejimine gidecek ve Anasaya’yı takmayacak bir rejime gidecektir.”

"İHSANOĞLU'YA DESTEK VERMEYENLER HESAP VERMELİ"
CHP’nin çatı aday formülü ile destekledikleri Cumhurbaşkanı adayı Ekmeleddin İhsanoğlu’nun seçimi kaybetmesinin ardından parti içerisindeki muhalefetin yaklaşımını eleştiren Koç, “İhsanoğlu’nun adaylığına destek vermeme, alanlarda sorumluluk almama ve sandığa gitmeme yaklaşımlarını etik olarak sorgulamaları gerekir. Tüm ekonomik yokluklara, seçimlerin örgütte oluşturduğu yorgunluğuna ve İhsanoğlu etrafında oluşturulan seçmenin sandıktan uzaklaşmasına neden olabilecek yaklaşımlarda bulunanların bugün hesap soruyoruz diye ortaya çıkanların öncelikle kendilerine hesap sorulması gereken kişiler olduğu herkesin bilgisi dahilindedir.” ifadelerini kullandı.

"KURULTAY İSTEYENLERE ENGEL OLMAYIZ, GÜÇLERİNİ ORTAYA KOYSUNLAR"
Seçim süreci boyunca eksiklikleri olduğunu ve bunun için özeleştiri yaptıklarını kaydeden Koç, Kurultay çağrısı yapan muhalefetin de gücünü ortaya koyarak özgür bir şekilde seçim isteyebileceklerini kaydetti. Koç konuşmasına şöyle devam etti: “CHP’nin eksiklikleri olabilir. Ekonomik sorunları olabilir. Bir devlet partisi haline gelen AKP’nin yanında organizasyon sorunları da olabilir. Ama CHP’nin bu seçimlerde ortak aday noktasındaki iyi niyeti, siyasi fedakarlığı bir çok gözlemci tarafından teslim edilmektedir. CHP kuralları, tüzüğü, ilkeleri olan bir partidir. Günübirlik kurulmuş bir parti değildir. CHP yönetiminin kendilerine göre taleplerle ortaya çıkanlara karşı tavrı da nettir. Hiçbir CHP yöneticisi eğer bir kurultay çağrısı yapılacaksa hiç kimseye imza verin ya da vermeyin diye bir telkinde bulunmayacaktır. İstedikleri imzalar toplandığında hiç kimsenin kurultayın toplanma endişesi de bulunmamaktadır. CHP artık kendi yakın dönem siyasi tartışmalarını öne alan yaklaşımlara AKP’nin fetret dönemi yaşadığı şu dönemlerde asla izin vermeyecektir. CHP kendi koyduğu stratejinin seçim sonuçlarıyla birlikte özeleştirini yapıyor. Ancak tartışmaların AKP içinden uzaklaşılıp kendi içine girecek tartışmalara karşı siyasi stratejilerini geliştirecektir.” (CİHAN)

ÖNCEKİ HABER

Şemdinli\'de IŞİD üyesi 13 kişi yakalandı iddiası

SONRAKİ HABER

\'Türkiye’ye geçiş zorlaştı ama bir yolunu buluyoruz’

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...