Erdoğan'ın balkon konuşması ve 'koşulları'
Halk tarafından 12. cumhurbaşkanı seçilen Erdoğan, balkon konuşmasında, daha yumuşak bir dil kullandı. Erdoğan’ın bundan sonra daha “kapsayıcı”, “kucaklayıcı” olacağı yorumlarında bulunuldu. Erdoğan’ın konuşmasını değerlendiren akademisyen, gazeteci ve yazarlar ise Erdoğan’ın koşul göstererek konuştuğuna dikkat çektiler.
Tolga Alp TURGUT
İstanbul
Halk tarafından 12. cumhurbaşkanı seçilen Recep Tayyip Erdoğan, önceki günkü balkon konuşmasında, yerel seçimlerde kullandığı sert dilden daha yumuşak bir dil kullandı. Gazeteciler ve bazı siyasetçiler ise Erdoğan’ın bundan sonra daha “kapsayıcı”, “kucaklayıcı” olacağı yorumlarında bulundu. Erdoğan’ın konuşmasını gazetemize değerlendiren akademisyen, gazeteci ve yazarlar ise Erdoğan’ın koşul göstererek konuştuğuna dikkat çektiler.
‘KOŞULLARIMI KABUL EDERSENİZ’ DİYOR
Akademisyen Özgür Müftüoğlu, Tayyip Erdoğan’ın balkon konuşmasının ‘kucaklayıcı’ olmadığı görüşünde. Türkiye’yi kapsıyormuş gibi konuşan Erdoğan’ın aslında koşul göstererek konuştuğunu söyleyen Müftüoğlu, “Tayyip Erdoğan aslında, Alevilere, Kürtlere, Ermenilere siz benim koşullarımı kabul ederseniz ben de sizi kabul ederim diyordu” dedi. Müftüoğlu, Türkiye’yi kapsayacak bir konuşmanın, toplumun her kesiminin taleplerini kabul etmesi gerektiğini vurguladı.
CEMAATE GÖNDERME YAPTI
Erdoğan’ın, “Herkes hata yapabilir” ifadesinde cemaatin kast edildiğini belirten Müftüoğlu, Erdoğan’ın ‘Benim değişmemi beklemeyin ama taleplerimi kabul ederseniz de kapımı size kapatmam’ şeklinde konuştuğunu dile getirdi. Müftüoğlu, Erdoğan’ın uzlaşmaz tavrının değiştirmeyeceği, aksine toplumdan taleplerini değiştirmesini beklediği görüşünde.
KİMLİKLER EŞİT, ONURLU VE ÖZGÜR OLMALI
Erdoğan’ın her balkon konuşmasında mavi boncuk dağıttığını ancak balkondan indikten sonra yüzünü ekşittiğini söyleyen Gazeteci Hayko Bağdat, “Erdoğan’ın kişisel meziyetleriyle Ermenileri kucaklayacağı bir sevgi beklentisi içerisinde değilim” dedi.
Bu ülkede yaşayan bütün kimliklerin eşit, onurlu ve kendilerini özgür hissetmesi gerektiğini ifade eden Bağdat, “Bu anlamda ötekileştirilmeden yaşamak istiyorum. Erdoğan’ın da bunu sağlayabileceğini düşünmüyorum, böyle bir beklenti içerisinde de değilim” dedi.
GÜL İSMİ ÖNE ÇIKIYOR
AKP’nin cumhurbaşkanlığı seçiminde beklenenin altında oy almasının yeni anayasa değişikliği ve başkanlık sistemini zora soktuğunu ifade eden Siyasetçi Prof. Dr. Mehmet Bekaroğlu, “AKP’de Abdullah Gül dönemi başlayabilir” dedi. Bekaroğlu, “AKP’nin gündeminde, Abdullah Gül’ün milletvekili olmamasının yarattığı boşluk ortamında, partiyi seçime taşıyacak farklı bir başbakan ismi aranıyor” diyen Bekaroğlu, AKP’nin erken bir kongre veya erken bir seçime gidebileceğine işaret etti. Bekaroğlu, ‘3 dönem’ kuralıyla Ali Babacan ve Bülent Arınç gibi kıdemli aktörlerin pasif duruma geçmek zorunda kalacağını ifade etti. Bekaroğlu, Suriye’deki başarısız dış politikasına rağmen Ahmet Davutoğlu’nun geçici başbakan olma ihtimalinin kuvvetli olduğunu belirtti.
SURİYE’DE YENİDEN CENEVRE
Ortadoğu’da AKP Hükümetinin dış politikasının değişebileceğini ifade eden Akademisyen Sinan Birdal, “Suriye ve Irak başta olmak üzere, IŞİD gibi yapılarla aramıza mesafe koymak zorunda kalacağız” dedi. Yeni hükümetin önünde yeni bir dış politika belirleme zorunluluğu olduğunun altını çizen Birdal, “Bölgedeki çatışma ortamını desteklemeyi bırakan uzlaşmacı bir Türkiye görebiliriz” dedi. Batılı müttefikler açısından bölgedeki güvenlik sorununun daha geniş bir coğrafyaya yayıldığını anlatan Birdal, “Suriye’de yeniden Cenevre Görüşmeleri’nin başladığını görebiliriz” şeklinde konuştu.
EVRENSEL EGE
Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...
