06 Ağustos 2014 10:00

Öcalan : Kürtler IŞİD saldırılarına karşı ortak hareket etmeli

Vasisi Mazlum Dinç ile görüşen Öcalan'ın görüşmede, IŞİD'in Şengal saldırısına değinerek, "IŞID Şengali, Telaferi ele geçirip burada bir hat oluşturup Rojava'ya saldırmayı planlıyor. Buna karşılık Süleymaniye'den Tıl Koçere kadar olan alanın Kürt güçlerince tutulması gerekmektedir. Bu hatta belli bir alan oluşturulması gerekiyor. Kürtler bu konuda ulusal bir tavır alarak ortak hareket edebilmelidirler" dediği öğrenildi.

Öcalan : Kürtler IŞİD saldırılarına karşı ortak hareket etmeli
Paylaş

Çağdaş KAPLAN

Vasisi Mazlum Dinç ile görüşen Öcalan'ın görüşmede, IŞİD'in Şengal saldırısına değinerek, "IŞID Şengali, Telaferi ele geçirip burada bir hat oluşturup Rojava'ya saldırmayı planlıyor. Buna karşılık Süleymaniye'den Tıl Koçere kadar olan alanın Kürt güçlerince tutulması gerekmektedir. Bu hatta belli bir alan oluşturulması gerekiyor. Kürtler bu konuda ulusal bir tavır alarak ortak hareket edebilmelidirler" dediği öğrenildi.

PKK Lideri Abdullah Öcalan'ın "vasisi" ve avukatı Mazlum Dinç, cezaevindeki diğer tutsaklardan Şeyhmus Poyraz'ın oğlu Mazlum Poyraz ve kardeşi Mehmet Poyraz, Cumali Karsu'nun vasisi Pervin Oduncu ile birlikte Pazartesi günü İmralı'ya giderek yakınlarıyla görüşmüştü. Öcalan'ın vasisi ve avukatı Mazlum Dinç, görüşme sonrasında Gemlik Jandarma Komutanlığı önünde yaptığı açıklamada görüşmeye dair bazı açıklamalarda bulunmuştu. Görüşmenin ardından ise Öcalan'ın başta devam eden süreç, cumhurbaşkanlığı seçimleri ve IŞİD'in Şengal'e saldırısı ile ilgili değerlendirmeleri merakla bekleniyordu.

Görüşmede Öcalan'ın, devam eden süreç, cumhurbaşkanlığı seçimleri, IŞİD'in saldırıları, DBP'nin kongresi gibi bir çok konuda değerlendirmelerde bulunduğu öğrenildi.

Öcalan'ın vasisi Mazlum Dinç ile yaptığı görüşmede sağlık sorunlarından söz ettiği ve bu konuda sürekli gözlerinin yaşardığını ve nefes almakta zorlandığını söylediği belirtildi. Öcalan'ın görüşmede, "Sürekli gözlerim yaşarıyor, mendille temizlemeye çalışıyorum. Nefes almakta zorlanıyorum. Ada koşullarının bunda etkili olduğunu düşünüyorum. Sağlık sorunlarıma yaklaşım da müzakere süreciyle bağlantılıdır" ifadelerini kullandığı öğrenildi.

'IŞID'E KARŞI ORTAK MÜCADELE EDİLMESİ GEREKMEKTEDİR'

Öcalan'ın görüşmede IŞİD saldırılarını basından takip ettiğini belirttiği ve bu konuda da çarpıcı değerlendirmelerde bulunduğu öğrenildi. Edinilen bilgilere göre Öcalan'ın bu konuda şu ifadeleri kullandı: "Basından takip ediyorum. IŞID saldırıları devam ediyor. Şengal'e girmişler. IŞID Şengal'i, Telaferi ele geçirip burada bir hat oluşturup Rojava'ya saldırmayı planlıyor. Buna karşılık Süleymaniye'den Tıl Koçere kadar olan alanın Kürt güçlerince tutulması gerekmektedir. Bu hatta belli bir alan oluşturulması gerekiyor. Kürtler bu konuda ulusal bir tavır alarak ortak hareket edebilmelidirler. IŞID'e karşı ortak mücadele edilmesi gerekmektedir. IŞID bölge halklarının demokratik geleceklerinin ortak tehdittir. IŞID'e karşı Türkmenlerin, Süryanilerin, Kürtlerin-Ezidilerin ve diğer toplumsal kesimlerin içinde olduğu ortak mücadele yürütülebilir. Güvenliklerini ortak almaları konusundaki uyarılarımı önemle yineliyorum."

'GAZZE NEYSE ROJAVA DA ODUR'

Görüşmede Öcalan'ın IŞID'ın nerdeyse oradan çıkarılması gerektiğini belirterek, Rojava halkının da tüm yaşamını savaşa göre planlaması gerektiğini ifade ettiği belirtildi. Öcalan görüşmede bu konuda, "Rojava halkı tüm yaşamını savaşa göre planlamalıdır. Ne kadar sürecekse halk yaşamını savaşa göre planlamalıdır. Normal bir şekilde yaşamamalıdır. Nasıl ki Gazze halkı savaş koşullarında yaşıyorsa, yaşamını savaşa göre şekillendirmişse Rojava halkı da böyle yapmalıdır. Gazze neyse Rojava da odur. İsrail neyse IŞID'te odur. Bizim de İsrailimiz IŞID'tir" ifadelerini kullandı.

'ANLAMLI BİR BARIŞ İÇİN 24 SAAT KAFA YORUYORUM'


Öcalan'ın görüşmede Kürdistan'da devam eden baraj, kalekol ve HES yapılmalarını da eleştirdiği öğrenildi. Öcalan'ın bu konuda, "Kürdistan'da her yerde barajlar, HES'ler, karakollar yapılmaya devam ediyor. Her yere karakollar yaptılar. Bunlara karşı demokratik tepkiler yükseltilmelidir. Bu haliyle demokratik çözüm koşulları da zorlanmaktadır. Bir Silvan barajını, bir Ilısu barajını ben Hiroşima ve Nagazaki'ye benzetiyorum. Bu barajların hiçbir ekonomik değeri yoktur. Tamamiyle güvenlik amaçlı yapılan barajlardır. Toprağı, iklimi bozan, bir bütün eko-sistemi tehdit eden bu yaklaşımlara halkımız prim vermemelidir. Tüm bunlar barışın konusudur. Ben burada bu koşullara rağmen anlamlı bir barışı sağlamak için yirmi dört saat kafa yoruyorum. Bu saldırılar karşısında kuzeydeki halkımızın tepkisini, duyarlılığını daha da yükseltmesi gerekmektedir. Kürt siyasal partileri ve kurumları politikalarını bu eksende tekrar gözden geçirmeli ve halkıyla ciddi bir kucaklaşmayı, bütünleşmeyi esas görevi olarak önüne koymalıdır" dediği öğrenildi.

'BELEDİYELERİN DEMOKRATİK KOMÜNAL EKONOMİYİ OLUŞTURMASI GEREKİR'

Öcalan'ın görüşmede değindiği bir başka konu ise DBP'nin kongresi oldu. DBP'nin çözüm komisyonları temelinde çalışabileceğini ifade eden Öcalan'ın bu konuda görüşmede, " Belediyelerin demokratik komünal ekonomiyi oluşturması gerekir. Tüm belediyelerin bu konuda kafa yorması gerekir. Gerekirse her zaman belediyle meclisleri bir araya gelip demokratik komünal ekonominin kurulmasını tartışmalılar, nasıl pratikleştireceklerini konuşmalılar. Kürdistan'da kapitalist ekonomi olmaz. Bizim demokratik komünal ekonomiyi oluşturmamız lazım. Belki kapitalizm yüzde on-onbeş olur ama daha fazlası olmaz, olmamalıdır. Bir Çin atasözü var 'bin kilometrelik yol bir adımla başlar' diye. Bu konuda bir an önce çalışmalara başlanılması gerekmektedir" değerlendirmesini yaptığı belirtildi.

'SABIR TAŞI ÇATLAMIŞTIR'

Öcalan'ın çözüm süreci noktasında ise yaptığı değerlendirmede, "Sabır taşı artık çatlamıştır. Dilerim bir hafta içerisinde müzakereler başlar. Bir hafta içinde seçimden iki gün önce veya sonra müzakere sürecine geçilmesi gerekmektedir. Anlamlı çabalarımızın karşılığını Türkiye halklarına hediye etmek en büyük özlemimizdir" dedi.

'DEMİRTAŞ'IN YÜZDE 10'U AŞMASI ÖNEMLİ'

Öcalan'ın Cumhurbaşkanlığı seçimlerine ilişkin ise " Demirtaş'ın oylarının yüzde onu aşması müzakerenin başlamasına olumlu etkide bulunur" ifadelerini kullandığı belirtildi.

DESMONT TUTU'YA SELAM

Öcalan'ın görüşmede 1984 yılında Nobel Barış Ödülü'nü kazanan Güney Afrikalı Anglikan Kilisesi'nin başpiskoposu Desmont Tutu'nun kendisini ziyaret etmek istediğini öğrendiğini belirttiği de edinilen bilgiler arasında. Öcalan bu ziyaret talebine ilişkin ise "Desmont Tutu'nun 'ömrümün son değerli görevi olur' diyerek, beni burada ziyaret etmek istediğini, barışa katkı sunmak istediğini öğrenmiş bulunmaktayım. Bu vesileyle kendisine ve değerli halkına sevgilerimi, selamlarımı iletiyorum. Benim zaten Mandela'ya yakınlığım biliniyor. Oraya gitmeye çalışırken komplo süreci gerçekleşti, görüşemedim. Bu tür görüşmeler eğer müzakere süreci başlarsa o kapsamda olacaktır" dedi.

FUAT MAHSUM'A BAŞARI DİLEKLERİ

Öcalan'ın görüşmede Fuat Mahsum'un Irak'ın yeni cumhurbaşkanlığı da kutladığı öğrenildi. Öcalan'ın "Fuat Mahsum'un Irak'ın yeni cumhurbaşkanlığını kutluyor, kendisine başarılar diliyorum. Yeni görevinin Irak halklarının demokratik geleceğine katkı sunacağına tüm kalbimle inanıyorum" ifadelerini kullandığı belirtildi.

'ŞENGAL VE KOBANE HALKINA SELAM'

Öcalan'ın son olarak başta Şengal ve Kobane halkına selamlarını ileterek, "Şengal ve Kobane halkımız başta olmak üzere tüm halkımıza sevgilerimi, en derim özlem duygularımı iletiyorum. Yine Avrupa'daki kurumlara, çalışanlara yine Sterk tv, Med Nuçe, Ronahi tv ve radyo çalışanlarına selamlarımı, sevgilerimi başarı dileklerimle birlikte iletiyorum" dediği öğrenildi. (İstanbul/DİHA)

ÖNCEKİ HABER

Gökçek sürgünü intihara sürükledi

SONRAKİ HABER

Sağlıkçıya polis şiddeti

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...