30 Haziran 2011 08:49

Başbakan çözümsüzlükte ısrarlı

Başbakan Tayyip Erdoğan, parti genel merkezindeki AKP Grup Toplantısı’nda CHP ile Emek, Demokrasi ve Özgürlük Bloku milletvekillerinin yemin etmemesine değindi. Herkesin krizin çözümü için bir adım atmasını talep ettiği Başbakan, “Meclis’e ister gelsinler ister gelmesinler. Meclis’in çalışmasına engel hal yo

Başbakan çözümsüzlükte ısrarlı
Paylaş

ÇÖZÜM NİYETİ YOK!

AKP’nin bundan önceki dönemlerde hukuktan, demokrasiden, özgürlükten yana olduğunu öne süren ve “Bundan sonra da öyle olacak” diyen Erdoğan’ın hedefinde CHP ve Emek, Demokrasi Özgürlük Bloku milletvekilleri vardı. Başbakan konuşmasında hem istişare ve uzlaşmanın önemli olduğunu, milli iradenin kutsal olduğunu sık sık yineledi ama Bağımsız adaylara ve CHP’ye de rest çekti. Başbakan’ın konuşması hükümetin krizin çözümü için hiçbir girişimde bulunmak niyetinde olmadığını ve ortaya çıkan tablodan rahatsız da olmadığını gözler önüne serdi. “Milli irade üzerinde vesayeti asla kabul etmedik, etmiyoruz. Milletin iradesinin tecellisi önünde hiçbir engeli tanımadık. Biz vesayetle çarpışarak bugünlere geldik. Biz millet iradesi üzerindeki gölgeleri tek tek kaldırarak bugünlere ulaştık. Hakkımızda ‘muhtar bile olamaz’ diye manşetler atıldı. Şiir okuduğumuz için hüküm giydik. Partimiz kapatılmak istendi. Cumhurbaşkanı seçmemiz engellenmek istendi. Politakalarımız, tercihlerimiz sistemli bir şekilde kara kampanyalara maruz bırakıldı. Bizi yıpratmak adına bu ülkenin birlik ve bütünlüğü bile hedef alındı” diyen Başbakan, “Biz tamamını hukuk ve demokrasi içinde çözmenin gayreti içinde olduk. Hukuk kurallarını hiçe saymadık, anayasayı takmamazlık etmedik, tehditlerle yol almaya çalışmadık. Bize gönül verenleri sokaklara dökmedik” şeklinde konuştu.

YİNE SUÇLADI

“Milli irade üzerindeki vesayeti kabul etmiyoruz. Demokrasi ve hukuk dışı uygulamalara asla göz yummuyoruz. En az bunun kadar hukukun zorlanmasını da tasvip etmiyor, onaylamıyoruz” diyen Erdoğan, Blok vekilleri ve CHP’yi dayatma ve tehditle netice almaya çalışmakla itham etti. Başbakan, “Meclis’i boykot ederek, ulaşılabilecek bir hedef olmadığını biliyoruz. Türkiye bir hukuk devletidir. Hukuka karşı imtiyaz talep etmek ne kadar yanlışsa, dayatmalarla oldu bitti yapmaya çalışmak da o kadar yanlıştır” dedi. Erdoğan konuşmasında krizin çözümü için kendisine çağrı yapanların hükümetten yargıya müdahale etmesini istediklerini öne sürerek, “Başbakan bu işi çözsün diyorlar. Başbakan ne yapacak? Hakimleri arayıp talimat mı verecek? Kimsenin hukuku çiğneme hakkı yoktur. Türkiye muz cumhuriyeti değil, hukuk devletidir. Sonuçları bilerek, keyfice adaylar gösterenler yargının kararına herkes kadar saygı duymakla mükelleftir” şeklinde konuştu.

‘İSTER GELİN İSTER GELMEYİN MECLİS BAL GİBİ ÇALIŞIR’

CHP’nin Meclis’e gelmesini ancak yemin etmemesini eleştiren Erdoğan, “Hem Meclis’e geleceksin, orada bulunacaksın ve ben yokum diyeceksin. Hani durüsttü bunlar. Bunu tarih affetmez. CHP ontolojik sorunlar içerisindedir. Dün sandığı, bugün Meclis’i boykot edenler bilsin ki, milli iradenin önündeki engel kendileri olacaktır. Bu tavır anamuhalefetin tarihine kara bir leke olarak geçmiştir” şeklinde konuştu. Başbakan krizin çözümü için hiçbir adım atma niyetinde olmadığını ise “Muhalefet ister gelsin ister gelmesin Meclis’in çalışmasına engel bir durum söz konusu değil. Kılıçdaroğlu biz olmazsak komisyon çalışmaz diyor. Sayın Kılıçdaroğlu komisyon bal gibi çalışır” sözleriyle ifade etti. (ANKARA)


TEVAZUDAN SÖZ ETTİ!

Başbakan’ın konuşmasının başında partisine ve partisinin vekillerine ilişkin ‘tevazu’ sözleri ise geçmiş dönemleri hatırlayanları şaşırttı. Başbakan, “12 Haziran seçimleri milletimizin isteğinin daha çok arttığı bir seçim olmuştur. 14 Ağustos 2001’de temeli samimiyetle, inançla atılan Ak Parti 10 yıldır şımarmadan, kibirlenmeden bugünlere ulaşmıştır. AK Partili vekillerin en büyük özelliği tevazudur” dedi. Oysa geçtiğimiz dönemlerde Başbakan Erdoğan başta olmak üzere bir çok AKP yetkilisinin kendilerini eleştiren vatandaşlara yönelik kullandıkları dil defalarca gündeme gelmiş ve eleştiri konusu olmuştu. Başbakan ve kurmayları yaptıkları bir çok açıklama nedeniyle ‘kibirli olmakla’ eleştiriliyor. Tevazudan, şımarmamaktan söz eden Başbakan taleplerini dile getiren köylüye, “Ananı da al git” demişti. TEKEL işçilerinin hak arama eylemleri sırasında ‘Ayaklar baş olamaz’ demişti. AKP kurmaylarından Recep Akdağ, gözleri görmeyen taşeron işçiye ‘Bu halinle iş vermişiz daha ne istiyorsun’ demişti.

ÖNCEKİ HABER

Erol Dora: Ya hep ya hiç

SONRAKİ HABER

Taşeron maden işçileri kararlı

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...