Arap ülkelerinde kaos Filistin’de katliam

Yusuf ERTAŞ

Dünyanın gözü önünde İsrail, havadan, karadan ve denizden Gazze’ye ölüm yağdırmaya devam ediyor. Ölü sayısı 200’ü buldu yaralı sayısı ise 1500. İsrail masum Filistinlileri öldürmekle de kalmıyor, onları toplu olarak evlerini terk etmeye zorluyor. Bölge Arap ülkeleri ise derin bir iç çalkantının ve kaosun içinde sessizliğini koruyor. Mağrip’ten Irak’a, Yemen’den Suriye’ye kadar tüm Arap ülkeleri derin iç çatışmalarla sarsılıyor.

İSRAİL TOPLU TEHCİRE ZORLUYOR
İsrail Gazze’de binlerce sivili evlerinden kovmakla tehdit ediyor. İsrail askerleri, pazar günü öğlene doğru Gazze’nin kuzey sınırına yakın 70 bin nüfuslu Beyt Lahiya kasabası halkını kasabayı terk etmeye çağırdı. İsrail kasabada bulunan 10 mahallenin üzerine havadan bildiri attı. Bildiride, “Kentin derhal boşaltılması talimatına uymayanlar kendi hayatlarını ve ailelerinin hayatını tehlikeye atarlar” denildi. İsrail’in, öylesine geniş bir bölgede Filistinlileri evlerini boşaltmaları konusunda bu tarz uyarması il kez gerçekleşiyor. Önceki uyarılar, telefonla veya “kapı çalma” denilen ve doğrudan saldırı için planlanan meskene atılan patlayıcı başlığı olmayan füzelerle yapılıyordu.

AMRAN HUSİLERİN KONTROLÜNDE
Husiler, Başkent Sana’ya 50 kilometre uzaktaki Amran’ın kontrolünü ele geçirdi. Husi savaşçılar, bu haftanın başlarında Yemen ordu kuvvetlerine karşı ardında yüzlerce ölü ve yaralı bırakan sert çatışmalardan sonra Yemen’in kuzeyinde yer alan Amran ilini kontrolleri altına almayı başardılar. Amran, Yemen ordusunun en güçlü tugaylarından biri olan 310. Zırhlı Tugayı üyeleri ile 24 saat süren şiddetli çatışmaların ardından düştü.  Komutanları Tuğgeneral Hamid Kaşibi’nin öldürülmesinden sonra 310. Zırhlı Tugay üyeleri merkezlerini terk etmek zorunda kaldılar. Kaşibi, Husiler tarafından kaçırıldıktan sonra öldürüldü.
26 Eylül Devriminden sonra Yemen Ordusunda ilk askeri tugay olan 310. Zırhlı Tugayı 1973 yılında 3 tank tugayından oluşturuldu. Sonra Rus yapımı 55 tank tugaya teslim edildi.
Kaşibi’nin öldürülmesi ve 310. Tugay ekipmanlarının Husiler tarafından devralınması, ülkeye yeniden istikrar getirme iddiasında bulunan Başkan Abad Rabah Mansur Hadi hükümetine kuvvetli bir darbe oldu. Al Şava gazetesi  “Amran’ın düşmesi ve silahların yağmalanması devletin prestijinin düşmesidir” diye yazdı.
Öte yandan, Rai Alyoum Yemen uçaklarının çarşamba günü, ülkenin kuzeyinde bulunan Amran ilinde Husilerin kontrolü altındaki mevkilere yönelik yoğun hava baskınları başlattığını aktardı.

IRAK SINIRINA 30 BİN ASKER
Geçen hafta Suudili militanlar, yemen sınırında al Vadia al Bari girişine hücum ettiler. Bu hücumda iki Yemen askeri katledildi. Son hafta içinde Suudi koruma görevlilerinin bulunduğu bir binayı patlatarak bir kişiyi öldürüp diğerlerini yaraladılar. Sonra 60 kilometre içerde bulunan Şarura vilayetine vardılar. Burada istihbarat binasını işgal ederek güvenlik güçlerinden üç kişiyi öldürdüler ve dokuzunu yaraladılar.
Suudi güvenlik yetkilileri bu gelişmelerden birkaç gün önce ülkenin kuzeyinde Irak sınırında bulunan Cedide ilinde yerleşim yerlerinin yakınlarına havan toplarının ikinci kez düştüğünü duyurdu.
Olayların birleştiği nokta Suudi Arabistan hududunda gerçekleşmeleri. Yalnız bu sınır sadece “coğrafik bir hudut” değildir. Bu hudut; dini ve siyasi sorunlar, mezhep çatışmaları üzerinden çelişkiler barındıran bir sınırdır. Halihazırda Suudi Arabistan her yönden şiddete maruz kalmaktadır.

LİBYA’DA MİLİSLER SAVAŞI
Libya’da özellikle Bingazi ve Başkent Trablus’ta çatışmalar tüm hızıyla devam ediyor. Şu anda Libya’da fiilen hükümet yok. Ülke değişik milis güçlerinin kontrolü altında. Başkent Trablus havaalanı, iki karşıt milis gücün kontrol altına alma savaşına tanık oluyor. Havaalanı nisan ayında ülke yönetimine el koyduğunu açıklayan ve “onur savaşı” başlattığını iddia eden Halife Hafter’e bağlı milislerin kontrolünde. Misirat’lı milislerin havaalanının kontrolünü almak için yoğun bir saldırı başlattıkları bildiriliyor.
Batı Cezayir’de Yol kenarına yerleştirilen bombada 7 asker öldürdü. Cezayir Savunma Bakanlığı cumartesi günü gerçekleşen patlamanın başkentin 440 kilometre batısında bulunan Sidi Bel Abbas bölgesini vurduğunu açıkladı.
Fas perşembe günü, Suriye ve Irak’taki cihatçı gruplara artan sayıda kendi vatandaşlarının katılmasına bağlı olarak oluşan “ciddi terör tehdidi”ne karşı güvenlik önlemlerini arttırdığını duyurdu.
İçişleri Bakanı Muhammed Hassad, “Artan sayıda Faslı’nın Suriye ve Irak’taki cihatçı gruplara katılması nedeniyle Krallığa karşı ciddi bir terör saldırısı tehdidi” olduğunu söyledi.

“REFAH KAPISINI” AÇ BASKISI
Mısır Halk Akımı, Sosyalist Halk İttifakı, Mısır Sosyal Demokrat Partisi, Özgür Mısır Partisi, 6 Nisan Gençlik hareketi gibi parti ve oluşumlar Mısır Hükümetinden Refah geçidinin kalıcı olarak açılması ve İsrail büyükelçisinin sınır dışı edilmesi talebinde bulundular.
Mısır’daki parti, hareket ve çevreler yayınladıkları ortak açıklamada Cumhurbaşkanı ve Mısır Hükümetine çağrıda bulunarak, kardeş Filistinlilere karşı Mısır halkının nabzını yansıtan bir tutum benimsemesini ve Refah kapısının sadece bu saldırganlık vesilesiyle değil ama kalıcı olarak açılmasını istediler. Açıklamada, “Mısırlı ve Filistinli kardeşlerin mücadelesi tüm ayrılıkların üstündedir. Birçok ortak savaşta iki halkın şehitlerinin kanı birleşti. Filistin sorunu Arapların merkezi sorunuydu ve merkezi sorunu olmaya devam edecek” denildi.