Evimize ekmek yerine sıkıntı ve stres götürüyoruz
Seslensek duyar mısın sesimizi? Bağırsak kulak tıkar mısın sesimize yoksa duyar mısın bizi? Çığlıklarımızı henüz duyan olmadı. Seslendiklerimiz arkasını dönüp gittiler, bakmadılar yüzümüze. Sen de öyle yapar mısın?
Temizlik İşçisi Kadınlar/İskenderun
Merhaba koca dünya,
Seslensek duyar mısın sesimizi? Bağırsak kulak tıkar mısın sesimize yoksa duyar mısın bizi? Çığlıklarımızı henüz duyan olmadı. Seslendiklerimiz arkasını dönüp gittiler, bakmadılar yüzümüze. Sen de öyle yapar mısın?
Bizler emekçi kadınlarız… Bizim de sorunlarımız var çalıştığımız işyerinde. Biz bunu insanların bencilliklerine bağlıyoruz. Aslında hepimizin ortak bir amacı var o da çocuklarımıza kendi alın terimizle, emeğimizle kazandıklarımızı yedirmek.
Hepimizin yaptığı görevler ayrıdır. Yani ast üst ilişkileriyle ne yazık ki bulunduğumuz konuma göre değerlendiriliyoruz. İnsan olarak değerlendiren yok. Peki bunu kim yapıyor? Biz kendi kendimize yapmıyor muyuz? Çünkü geldiğimiz yeri unutuyoruz, insanlığımızı, kim olduğumuzu unutuyoruz. Bulunduğumuz çevremize inanılmaz tahribatlar veriyoruz. Kalp kırıyoruz, gönül kırıyoruz. Elimizde olan imkanları tepe tepe kullanıyoruz. Bulunduğumuz makam aracılığıyla karşımızdakinin de bir insan olduğunu unutarak. Yani yaşama hakkı bile tanımıyoruz ki, bırak evine minnetsiz bir ekmek götürmeyi... Emeğini hiçe sayıyoruz, insanlığa yakışmayan davranışlar sergiliyoruz. Artık elimizi vicdanımıza koyma sırası gelmedi mi?
Okullara temizlik hizmeti satın alma adı altında yüzlerce temizlik işçisini okullara alarak taşeron şirketler kanalıyla ucuza, sağlıksız koşullarda ve uzun saatler boyunca çalıştırılıyoruz. Haklarımızı savunacak, bizi dikkate alabilecek bir muhatap bulamıyoruz. Okul idaresi ile veliler arasında yaşanan sıkıntılar biz emekçilere yansıtılıyor. Her alanda ezilen bizler oluyoruz. Eğitim alanında öyle bir sistem oluşturmuş ki devlet, kendi elini ateşe sokmuyor. Velilerle çalışanları karşı karşıya getirip yapması gereken vazife ve görevlerini kendi vatandaşına yaptırıyor. Oysa vatandaşa eğitime katkı payı adı altında bütün faturalar kesiliyor.
İşçi, emekçi kardeş... Öyle bir durumdayız ki insan evine ekmek yerine stres, sıkıntı, kaygı ve tasa götürüyor. Götürdüğümüz bu stres, sıkıntı ve kaygıyı evimize ailemize ve çocuklarımıza eşimize yansıtıyoruz. Hakkını arayamaz, ekmeğini isteyemez, sesini çıkaramaz duruma getiriliyoruz. Hak arandığında, ekmek istendiğinde, ses çıkarıldığında eylemci, terörist olarak devlet tarafından cezalandırılıyoruz.