07 Haziran 2014 06:00

20 yaşında bir bilge: evrensel

İnsana en güç gelen kendi kanından, canından olanları, arkadaşlarını, yoldaşlarını övmektir. Taraf tuttuğunuz sanılır. Gerçi biraz sevgiyle yaklaşmanın payı vardır övgüde, ama içtensinizdir.

Paylaş

Sennur SEZER

İnsana en güç gelen kendi kanından, canından olanları, arkadaşlarını, yoldaşlarını övmektir. Taraf tuttuğunuz sanılır. Gerçi biraz sevgiyle yaklaşmanın payı vardır övgüde, ama içtensinizdir. Şimdi ancak dönüp arkama baktığımda yirmi yılı da arkada bıraktığımızı hatırladığım Evrensel’in ilk günlerinden bugüne neler değişti diye bir bakıyorum: önce adresimiz (defalarca) Yeni Bosna, Ambarlar, Şişli, Dolapdere, Kocamustafapaşa. Sonra yazar, yönetici, muhabir kadrolarımız, kimisi hâlâ Cumhuriyet gibi gazetelerin kadrolarında , kimisi yetişti de bağımsızlığını bile ilan etti. Kimisi de Mustafa Kara gibi çalışkan, tıfıl bir kültür servisi muhabirliğinden inadıyla tepelere tırmandı. Mustafa gibi kalanları kutluyorum elbet, mesela Fatih’i, Muzo’yu. Gidenler ne de olsa bizi hatırlatıyorlar medyaya...
Bu arada birlikte çalışmayı özlediğim arkadaşlar var: Vedat Korkmaz, Mehmet Esatoğlu, Semih Hiçyılmaz mesela.. Bir de ne kadar özleseniz boşuna olduğunu bildikleriniz, Metin Göktepe, Erdal Şekeroğlu , Cem Yalın, İbrahim Yoldaş (Dede)...
Gazetenin ilk danışma toplantılarında bir gazetenin en önemli bölümünün kültür sayfaları olduğunun altını çizmiştim. Bu sayfalar öğretici olmak zorundaydı.Ama bu öğreticiliği de göze sokamazdık. Kültür sayfalarında züppe olamazdık ancak tutucu da olmak yakışmazdı.. Bu inancımdan hâlâ caymadım. Sayfada eksik kalanı Maksat Muhabbet’te tamamlamaya çalışıyorum.
Gazetenin ilk yılında haberden dönen muhabirlerin aç kaldığı gibi bir derdim vardı. Onlara bir tencere çorba diye tutturmuşum, geçende hatırlattılar. Şimdi böyle bir derdim yok. Bu arada mutfak kadromuz da değişikliklere uğradı. Ama haberden dönen yiyecek bir iki kaşık sıcak yemek buluyor.
Gazetemize Hayat TV. eklendiğinde en tedirgin olan bendim. Korktuğuma uğramadım. Bir ayrışma değil bir bütünleşme oldu. Bir de bilgelik geldi gazeteye. Yirmi yaş için erken de olsa “dünya bilen” bir havası var.
Kim o gülen? “Kuzguna yavrusu anka görünür” mü diyorsunuz? Haklısınız. Kuzgunlar doğanın en akıllı kuşlarıdır.