30 Mayıs 2014 06:00

'İmdat' madeni!

301 işçinin öldürüldüğü Eynez madeninin komşusu İmbat Maden Ocağında işçilere,‘Tehlike geliyor’ diyerek üretimi artırmaları için baskı yapıldığı ileri sürüldü. İmbat Genel Koordinatörü durumu ‘Madenin yenilenmesi lazım, bu teknik bir konu’ diye savundu. Öte yandan madenin çalışma koşullarını anlatan İmbat işçileri, kapıların üzerilerine kilitlendiğini, tuvaletin bile başına nöbetçi dikildiğini ve yemeklerini farelerin yediğini anlatıyor.

\'İmdat\' madeni!
Paylaş

Birkan BULUT
Soma


301 işçinin öldürüldüğü Eynez madeninin komşusu İmbat Maden Ocağında işçilere,‘Tehlike geliyor’ diyerek  üretimi artırmaları için baskı yapıldığı ileri sürüldü. İmbat Genel Koordinatörü durumu ‘Madenin yenilenmesi lazım, bu teknik bir konu’ diye savundu. Öte yandan madenin çalışma koşullarını anlatan İmbat işçileri, kapıların üzerilerine kilitlendiğini, tuvaletin bile başına nöbetçi dikildiğini ve yemeklerini farelerin yediğini anlatıyor.

GÜVENLİK YERİNE DAHA FAZLA ÇALIŞMA

“Bu ocak daha tehlikeli. Çünkü iki farklı gaz var. Biri karbonmonoksit, diğeri metangazı... Canavar yaklaşıyor... Bunun için daha fazla ilerlemek lazım. Yüzde 80 performans bekliyorum sizden”.

Bu sözleri İmbat Maden Ocağı Genel Müdürü Gökalp Büyükyıldız’dan dinlediklerini söylüyor işçiler. Soma’da facianın yaşandığı maden ocağının yakınındaki İmbat Maden Ocağının patronu, güvenlik önlemlerini artırmak yerine işçileri böyle uyardı. Soma Kömür İşletmeleri AŞ’ye bağlı Eynez, Atabacası ve Işıklar olmak üzere 3 maden ocağını kapatan müfettişlerin çalışmasında sakınca görmediği İmbat Madeninin işçileriyle konuştuk. İşçiler, işten atılma tehlikeleri nedeniyle isimlerinin yayımlanmasını istemediler.

Genel müdürün tehlikeyi engellemek için kendilerinden çok çalışmasını istediğini anlatan işçiler, baskı ve tehdite maruz kaldıklarını dile getirdiler. İmdat işçileri, genel müdürün Soma’da yaşanan faciayı bahane ederek işe gelmeyenlerden hesap soracağını söylediğini aktarıyor. İşçilerin arasında fırsatçılar olduğunu ileri süren Büyükyıldız’ın, ‘kazayı bahane edenler’in tazminatsız işten çıkarılacağı şeklinde çalışanları tehdit ettiği ileri sürülüyor.  

ÜZERLERİNE KAPI KİLİTLENİYOR!

İşçilerin en çok şikayetçi oldukları konu ise madendeki baskılar. Tuvalet, soyunma odası gibi maden ocağının birçok yerinde güvenlik görevlisi olduğunu anlatan işçiler, vardiya başlarken koridor gibi uzun bir bantta itile kakıla yeraltına indirildiklerini anlatıyorlar. Yaklaşık 1200 metrelik banttan sonra bir o kadar da yol yürüdüklerini belirten işçiler, çalışmaktan kaçan olmasın diye yer altındaki kapıların üzerlerine kilitlendiğini ifade ediyorlar. Olası bir faciada işçilerin kapıları açıp nasıl kaçacakları ise meçhul. Çünkü güvenliklerden, amirlere, genel müdüre kadar herkesin tek bir isteği var: Daha fazla üretim. Kilitlenen kapılar yüzünden birçok işçinin tuvaletini farklı yerlere yaptığı çok sık anlatılan bir durum. Hatta 2007 yılında tuvaletini yapmak için kör bacaya giren bir madencinin öldüğünde yalancı şahitlerle “Yolda öldü” denildiği söyleniyor.

İşçiler, izin verilmediği için itiraz eden bir işçinin dövüldüğünü anlatıyor. Bir işçi amirlere gidip izin istediğinde güvenlikler etrafını sarıp zorla bir odaya sokuyor ve dövüyorlar. Başka bir işçi ise benzer bir olayın diğer işçilerin güvenliklerin üzerine yürümesiyle engellendiğini aktarıyor. Artık rutinleşen uygulama ise yevmiye kesme. Örneğin; bir işçi bir gün işe gelmiyorsa, 2 günlük yevmiyesi kesiliyor ve yine 2 günlük sigortası yatırılmıyor. İşçilerin en çok kızdığı durum da sendikacıların buna sessiz kalması. Sendika yönetiminin, üyelerine gelen yevmiye kesintilerini işçiye sormadan, araştırmadan imzaladığını anlatan işçiler bir işyeri temsilcisinin işçiye kızan bir amire “Ne uğraşıyorsun? Kes yevmiyeyi gitsin” dediğini söylüyor.

FARELERLE YEMEK

İmbat Maden Ocağında çalışan işçilerden yer altında çok sayıda fare dolaştığını da öğreniyoruz. 7 yıldır madende çalıştığını belirten bir işçi, “Şirket öğle yemeğini vermiyor. Kendimiz yemek götürüyoruz işe ama onu da fareler yiyor. Yemeği bıraktığımız yere dönünce bir bakıyoruz fareler ekmeği kemirmiş” diyor. Yalnızca amirlere yemek verildiğini anlatan işçi, depoya gittiklerinde ise kendilerine yiyecek bir şey verilmediğini ve bu yüzden defalarca 8 saat aç çalıştıklarını ifade ediyor.

BÜYÜKYILDIZ: ‘TEKNİK BİR KONU’

İşçilerin iddialarını İmbat Madenleri Genel Koordinatörü Gökalp Büyükyıldız’ın kendisine sorduk. Facianın ardından kurtarma çalışmalarına katıldığı için hakim medya tarafından “kahraman” ilan edilen Büyükyıldız, uzun zamandır basına konuşmuyordu. Yer altında olmasına rağmen telefonla ulaştığımız Büyükyıldız, söz konusu iddiaları yalanladı. Maden ocaklarının kendi kaderine terk edilemeyeceğini savunan Büyükyıldız, ocakların ayakta kalması için yenilenmesi gerektiğini söyledi. Bunun teknik bir konu olduğunu dile getiren Büyükyıldız, yenilenme çalışmasında kömür çıkarmanın da kaçınılmaz olduğunu ileri sürdü.

İşçileri tehdit etmediğini savunan Büyükyıldız, “Kimseyi zorla çalıştıramayız dedim. İşe gelmeyen işçilerin iş haddi doluyor” diye konuştu. Açıklama yapmaya uygun olmadığını belirten Büyükyıldız, zamanı geldiğinde konuşacağını söyledi.

ÖNCEKİ HABER

‘İnsan gibi çalışmak istiyoruz’

SONRAKİ HABER

Biber gazı yasaklansın

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...