29 Mayıs 2014 20:12

Her üç ayda bir Soma!

Diren Denizli Platformu’nun düzenlediği ‘Soma ve Gerçekler’ forumu gerçekleştirildi. Foruma Evrensel Gazetesi Ekonomi Editörü Bülent Falakaoğlu, Pamukkale Üniversitesi Halk Sağlığı Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mehmet Zencir ve Maden Mühendisleri Odası İl Temsilcisi Ali Edem de katıldı.

Paylaş

Diren Denizli Platformu’nun düzenlediği ‘Soma ve Gerçekler’ forumu gerçekleştirildi. Foruma Evrensel Gazetesi Ekonomi Editörü Bülent Falakaoğlu, Pamukkale Üniversitesi Halk Sağlığı Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mehmet Zencir ve Maden Mühendisleri Odası İl Temsilcisi Ali Edem de katıldı.

Evrensel Gazetesi Ekonomi Editörü Bülent Falakaoğlu; “Yerin altı kadar üstünü de konuşmalıyız, Soma’dan yola çıkıp büyük fotoğrafa bakalım” şeklinde başlayan konuşmasında 2003-2012 arasında 70259 kazanın sadece kömür ve linyit madenlerinde gerçekleştiğini; Amerika’da 100 Milyon ton kömür üretimi için 1-6 işçinin hayatını kaybettiğini Türkiye’de ise bu sayının 900 olduğunu vurguladı. Türkiye’de farklı iş kollarında ayda ortalama 100 işçinin öldüğünü söyleyen Falakaoğlu; “Bu 3 ayda bir Soma faciası gerçekleşiyor demektir” şeklinde konuştu. Cinayetin açıkça geldiğini gösteren şeylerin olduğunu dile getiren Falakaoğlu; “TKİ 2 Milyon ton üretim kapasitesinin 4 Milyon tona nasıl çıktığını sormuyor ve devlet taşerondan 50 liraya aldığı kömürü 200’e satıyor ve bu kömürden siyasi rant elde ediyor” diye konuştu.

Maden Mühendisleri Odası İl Temsilcisi Ali Edem, Soma katliamının bir trafo kazası olmadığını vurgulayarak aşırı kâr hırsının bu faciayı meydana getirdiğini dile getirdi. Türkiye’de Uluslararası Çalışma Örgütü ile yapılan anlaşmaların uygulanmadığına dikkat çeken Edem, “Uluslararası Çalışma Örgütüyle 176 no’lu anlaşmayı imzalamış olmamız bir şeyi değiştirmiyor” ifadelerini kullandı.

Pamukkale Üniversitesi Tıp Fakültesi Halk Sağlığı Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mehmet Zencir; “Devletin meclisi işçisinin sağlığını ve yaşamını neden düşünmüyor? Eğer o emekçiler üzerinden para kazanıyorsa işveren onların sağlığını da düşünmek zorunda” şeklinde konuştu.

Foruma katılan İş Sağlığı ve Güvenliği Uzmanı ve DİSK Enerji-Sen İl Temsilcisi Deniz İpek ise, İş Sağlığı ve Güvenliği Uzmanlarının da kölelik koşullarında ve patronların kiralık katili pozisyonunda çalışma durumunda bırakıldıklarını vurguladığı konuşmasında 4857 sayılı iş kanununun işçi cinayetlerine davetiye çıkardığını ifade etti. İpek; “Bu yasaya göre işçi, iş güvenliği koşullarında bir eksik gördüğünde bunu yazılı olarak 2 defa bildirme hakkına sahip, yasada halen bununla alakalı adım atılmazsa işçi iş bırakma hakkını kullanabilir ifadeleri geçerli” dedi. İpek, bu yasanın işçiye ‘beğenmiyorsan git’ demek olduğunu vurguladı. (Denizli / EVRENSEL)

ÖNCEKİ HABER

‘HABAŞ patronu korunuyor mu?’

SONRAKİ HABER

Eğitim verildi diye kağıt imzalatıyorlar