20 Mayıs 2014 13:26

'301 kişiyi öldüren madenden daha kötü koşullarda çalışıyoruz'

Soma'daki maden işçileri, kendi çalıştıkları maden ocaklarının şartlarının, facianın yaşandığı maden ocağından daha kötü olduğunu, bazı bölümlere dizlerinin üzerinde ya da sürünerek ulaştıklarını dile getirdi. Sendika Başkanı'nın açıklamasına tepki gösteren madenciler, yıllardır sustuklarını ancak artık haklarını arayacaklarını söylediler.

\'301 kişiyi öldüren madenden daha kötü koşullarda çalışıyoruz\'
Paylaş

Türkiye Maden İşçileri Sendikası Ege Bölgesi Şube Başkanı Tamer Küçükgençay, Soma Kömürleri A.Ş.'ye ait Atabacı ve Işıklar Bacası ile İmbat A.Ş.'nin de içinde bulunduğu maden ocağına, şartlar iyileştirilinceye, iş sağlığı ve güvenliği önlemleri alınıncaya kadar kimsenin girmeyeceğini söyledi. Soma Kaymakamlığı önünde gazetecilere açıklamada bulunan Küçükgençay, 13 Mayıs 2014'te Türkiye'nin ve dünyanın en büyük madencilik kazasıyla karşı karşıya kaldıklarını hatırlattı. O günden bu yana işyerinde olduklarını ve devamlı açıklamalarda bulunduklarını, dışarıdan gelen birçok kişininse farklı farklı bilgiler verdiğini iddia etti.

İŞÇİLER SENDİKA BAŞKANINA TEPKİ GÖSTERDİ
Küçükgençay açıklama yaparken kaymakamlık önünde bulunan maden işçileri sık sık tepki gösterdi. Küçükgençay konuşmakta zorlandı. İşçiler tepkisini iyice artırınca, açıklamayı bırakarak oradan ayrıldı. Kendi çalıştıkları maden ocaklarının şartlarının, facianın yaşandığı maden ocağından daha kötü olduğunu, bazı bölümlere dizlerinin üzerinde ya da sürünerek ulaştıklarını dile getiren işçiler, taşeronlaşmanın resmiyette görünmediğini ancak fiili olarak uygulandığını ifade ettiler. Madenciler, çalışma şartları iyileştirilinceye kadar madenlere girmeyeceklerini kaydetti. Facianın şokunu üzerlerinden atamadıklarını dile getiren işçiler, yıllardır sustuklarını ancak artık haklarını arayacaklarını, yeni ölümlerin yaşanmaması için ellerinden geleni yapacaklarını belirtti.

UYUYAMIYORUM
Eynez Karanlıkdere mevkiindeki maden ocağında meydana gelen facianın ardından kurtarma çalışmalarına katılan ve holding bünyesinde bir başka maden ocağında çalıştığını dile getiren maden işçisi Tevrat Çün, günlerdir uyuyamadığını kaydetti. Gözlerini yumduğunda arkadaşlarının cesetlerini gördüğünü aktaran Çün, "Arkadaşlarımın cesetlerini taşıdım. Onlarca arkadaşımın cansız bedenini gördüm. Yerin altındaki durum kelimelerle anlatılamaz. Ben günlerdir uyuyamıyorum" dedi.

'ÇALIŞMAMIZ İÇİN MADENE ÇAĞIRIYORLAR'

Cesetlerin çıkartılmasının ardından, çalıştığı madene çağırıldıklarını söyleyen Çün, "Arkadaşlarımızı ve bizleri çalışmamız için madene çağırıyorlar. Bizim çalıştığımız Ata Bacası'ndaki çalışma koşulları, facianın yaşandığı ocaktan daha kötü. Yaklaşık 700 metre yürüyorsanız, bir bölümünü dizlerinizin üzerinde, kalanını da sürünerek geçmek zorunda kalıyorsunuz. İş güvenliği eğitimleri tam olarak verilmiyor, Bizim çalışma şartlarımız devlete ait madenlerdeki gibi olmazsa çalışmayacağız. O zamana kadar burada bekleyeceğiz. Bizim hakkımızı savunmamız için kimseye ihtiyacımız yok. Madenciler kendi haklarını savunabilirler" diye konuştu. Gözyaşlarına hakim olamayan Çün daha fazla konuşamadı.

TAŞERON RESMİYETTE YOK UYGULAMADA VAR
Bir diğer maden işçisi ve devlete ait maden ocağında çalışan Türkiye Maden İşçileri Sendikası üyesi Tufan Günay ise bağlı bulundukları sendika yönetiminin firmalarla bağlantılı olduklarını ve bu yönetimi istemediklerini vurguladı. Resmi olarak taşeron işçinin bulunmadığını aktaran Günay, “Taşeronluk resmiyette yok ancak uygulamada var. Şu anki sendika yönetimi işçilerin haklarını savunamıyor, bu yönetimin değişmesini istiyoruz" dedi. Çok sayıda işçi de yeraltında baskıya maruz kaldıklarını, resmi olarak holding bünyelerinde görünmelerine rağmen, 'Dayıbaşı' olarak tabir edilen ekip sorumlularıyla muhatap olduklarını, bu kişilerin daha fazla kömür çıkartılması için de baskı uyguladıklarını iddia etti. Soma Kaymakamlığı önünde bekleyişlerini sürdüren öfkeli kalabalık, bir çok maden ocağında güvenlik sorunu olduğunu aktardı.

Öte yandan Soma Holding'a ait iki ocakta işçiler bugün işbaşı yapmadı. İki madende de onar kişilik iki ekibin güvenlik önlemleri ve madenin su basmaması için görev yaptıkları öğrenildi.

KÜÇÜKGENÇAY: İŞÇİLERE HAZİRANDAN İTİBAREN ÜÇER MAAŞ VERİLECEK
Facianın meydana geldiği Soma Kömürleri A.Ş.'ye ait madende çalışan 2 bin 600'e yakın işçiye devletin, önümüzdeki haziran ayından itibaren üçer maaş vereceğini bildirdiğini aktaran Şube Başkanı Küçükgençay, şunları kaydetti: "Aynı firmanın diğer Atabacası ve Işıklar'daki maden ocağında, 3 bine yakın çalışan arkadaş var. Acilen onlara böyle bir ücretin bağlanmasını istiyoruz ve bu ocakların da acilen uygun hale getirilmesini istiyoruz. Onlar uygun hale getirilinceye kadar biz işyerlerine kimseyi sokmayacağız. Bizler, geride kalan arkadaşlarımızın çalışma koşulları iyileşinceye kadar işçilerimizi ocağa sokmayacağız. Acilen iş sağlığı, iş güvenliği önlemlerinin alınıp, denetlenmesi gerekiyor. Biz de sendika olarak ne kadar sorumluysak onu üzerimize alıyoruz. Ocakların denetlenip, 'Çalışabilir' denmesini bekliyoruz. Eylül 2012'de Darkale Maden Ocağı'nda bir mühendisimiz şehit oldu. Biz müfettişlerimizi çağırdık. İki gün ocak, isale üçgenine uygun hale getirilinceye kadar kapatıldı ve tekrar açıldı. Bir ay sonra dokuz arkadaşımız daha yanıkla ilgili kaza geçirdi. İşletmeyi durdurduk. Tekrar Çalışma Bakanlığı, Enerji Bakanlığı müfettişleri geldi. İki arkadaşımızı daha kaybettik. Bu ocağı biz 2013 Kasım ayında kapattırdık. Burası da TKİ'ye iş yapan bir yerdi. Bu firmayla ilgili bize işçilerimizden net bir şey gelmedi. Şimdi konuşuluyor."

Tamer Küçükgençay, açıklamasına şöyle devam etti: "Buradan devlete, hükümetimize sesleniyorum. Diyorum ki Atabacı, Işıklar Bacası, İmbat A.Ş.'nin de içinde bulunduğu yerlere, koşullar iyileştirilinceye kadar, iş sağlığı ve iş güvenliği önlemleri alınıncaya kadar kimse işe girmeyecek. Ülkemiz şunu iyi bilsin, burada 15 bine yakın maden işçisi var. 13 Mayıs'tan önce de burada 50 bin ton kömür üretiliyordu. Şartlar iyileştirilinceye kadar sendika olarak çalışmama hakkımızı kullanacağız. 2 bin 600 kişiye hükümet bir çözüm buldu, onlara haziran ayından itibaren maaşları ödenecek. Kazanın meydana geldiği ocakta, 2009 yılından 23 Mayıs 2014'e kadar şehit olan madenci sayısı üç. Bu kaza çok öngörülemedi, bize yansıtılmadı. Şimdi herkes konuşuyor, arkadaşlarımızdan devamlı bilgi geliyor bize. Diğer işyerlerinde iş sağlığı, iş güvenliği sağlanıncaya kadar girilmeyecek. Diğer ocaklar denetleninceye kadar ocaklara girilmeyecek." (CİHAN)

ÖNCEKİ HABER

Soma\'da yeni dalga; Alp Gürkan aranıyor

SONRAKİ HABER

AKP, Adana\'da 12 ilçe yönetimini istifaya çağırdı

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa