Selma Irmak: Ölümün rengi olmaz, acı aynı
Soma faciasının ilk gününde HDP olarak İstanbul Milletvekili Levent Tüzel ve Emek Partisi Genel Başkanı Selma Gürkan ile acıların, katliamın yaşandığı Soma'da iki gün geçiren HDP Şırnak Milletvekili Selma Irmak, anaların, ailelerin yaşadıkları acıyı “Acının, gözyaşının rengi olmaz, acı aynı acı" diye anlattı.
Sultan ÖZER
Ankara
Soma faciasının ilk gününde HDP olarak İstanbul Milletvekili Levent Tüzel ve Emek Partisi Genel Başkanı Selma Gürkan ile acıların, katliamın yaşandığı Soma'da iki gün geçiren HDP Şırnak Milletvekili Selma Irmak, anaların, ailelerin yaşadıkları acıyı “Acının, gözyaşının rengi olmaz, acı aynı acı" diye anlattı. Roboski'de katledilen 34 can ile Soma'da katledilenlerin yakınlarının, anne babalarının acılarının, gözyaşlarının aynı olduğunu altını çizen Irmak, gördükleri karşısında psikolojisinin bozulduğunu, etkisinden hala kurtulamadığını söyledi.
Irmak yaralılara ilişkin gözlemlerini de "Kurtulanlar ölümün elinden fırlamış gibiydiler” diye tanımladı. Irmak, hastane önünde gündüzden geceye geceden sabaha kadar uzanan bekleyişin unutulmaz bir kare olarak belleğine kazındığını vurguladı. Irmak, “ Şehre girerken üstümüze düşen ölüm sessizliğini hiçbir zaman unutamam” dedi.
BAKAN'IN ABD ÖRNEĞİ
Soma'da yetkililerle konuşup bilgi aldıklarını, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız’ın kendilerine verdiği örnekle hayret içinde kaldıklarını anlatan Irmak, “Bakan Yıldız, bize ABD’de yapılan bir araştırmayı anlattı. Bu araştırmada, ev kazalarında hayatını kaybeden insan sayısı maden kazalarından fazlaymış. Hayret ettik bu karşılaştırmaya” dedi. Başbakan’ın da maden kazalarına ilişkin 200 yıl öncesinin örneklerini verdiğine dikkat çeken Irmak, “Bununla Başbakan 200 yıl gerideyiz mi demek istiyor?” diye sordu.
İki gün boyunca eski yeni maden çalışanlarından, ailelerden, çevredekilerden görüşler aldıklarını kaydeden Irmak, “Facianın trafodan olmadığı anlaşılıyor. Kömür içten yanıyormuş. Hatta bu nedenle ocağın bir ara kapatıldığını söyleyen oldu” dedi.
KÖMÜRÜ TAŞIYAN KAYIŞLAR ESKİ
Irmak, işçilere mezar olan madenin girişinin bile o madenin nasıl bir durumda olduğu hakkında bir fikir verdiğini söyledi. Irmak,“Tahta bir platform var. Girerken düşme korkusu yaşıyorsunuz. Madende asansör bozuk. İşçi barınakları kötü. Üstünde vagonla kömür taşınan kayışların en son hangi tarihte yinelendiğini hatırlayan yok. Oksijen maskelerinin 45 dakika idare edip etmediği belli değil” diye anlattı gördüklerini.
Bir günde 10 bin ton maden çıkarmakla övünmenin nelere mal olduğunu tüm Türkiye’nin ve dünyanın gördüğünü aktaran Irmak, “Bir kaç ton eksik çıkarsalardı ne olurdu? Bu kadar yaşama değer miydi? Maliyet in aşağıya indirilmesi, ucuz işçilik her şey bile bile insanları ölüme götürüyor” dedi.
VARDİYA DEĞİŞİMİ İÇERİDE Mİ?
Irmak, vardiya değişimlerinin içeride yapılmasından dolayı ölümlerin arttığına da dikka çekerek, “Kömür taşıyan vagonların hiç durmaması için vardiyanın içeride yapıldığı anlatıldı” dedi.
“Bir musibet bin nasihattan iyidir” sözüne atıf yapan Irmak, bir daha böyle faciaların, katliamların yaşanmaması için hükümetin bundan ders çıkarması, gerekli önlemlerin alınmasını sağlaması, denetimleri sıklaştırması gerektiğini belirten Irmak, insanların ölmemesi için Türkiye'de bir zihniyet değişimi gerektiğinin de altını çizdi. HDP olarak Soma'nın ve bu tür 'kazaların' olmamasının takipçisi olacaklarını belirten Irmak, “İnsan yaşamı bu kadar ucuz olmamalı” dedi.
‘Boş tencere’ iktidarın neresinde?
Tehlike nedir?
Yeni anayasa tartışmaları, AKP’ye can suyu olur mu?
Erdoğan'ın Irak ziyaretinin 3 sebebi ve değişim rüzgarı!
Özgürlükçü Anayasa
1 Mayıs ve sonrası
Galatasaray kaparak, Fenerbahçe kaptırmayarak…
EVRENSEL EGE
Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...
