Bir seçim döneminin ardından

Bu seçimde unutamayacağım çalışmalarımızdan birisin dede bölgemizde bulunan Gezer fabrikası önünde adayımızın da katıldığı bildiri dağıtımı olmuştu. O güne kadar sabahın 6.30 unda hiçbir aday kendilerini ziyaret ederek onlarla sohbet etmemişti ve doğal olarak adayımızın orada olması şaşırtıyordu işçi kardeşlerimizi önceleri 2’şer 3’erli gruplar olarak yapılan sohbetler vardiyadan çıkan diğer işçilerin de katılımıyla bir anda mini mitinge dönüşmüştü.harika bir durumdu emekçiler ve onların emeçlilerin sesi olacaklarına inandıkları adayları konuşuyor önerilerini dinliyordu. Bu durum da yorulacağımıza başarımıza emin olduğumuzdan yorgunluğumuzu unutarak seçim bürosun da yaptığımız değerlendirmelerde başımızdan geçen ilginç olayları anlatarak gülüyor eğleniyorduk. Blok amacına ulaşmaya başlamıştı artık blok bileşenleri tek partinin üyesi gibi çalışıyorlardı. Halkların kardeşliğini işçilerin birliğini anlatıyorduk bir birimize. Kürt halkının verdiği mücadelede yalnız olmadıklarını gören Kürt arkadaşlarımız daha da bir heyecanla çalışıyorlardı artık.Seçim büromuz da kaynaşmalardan sonra artık seçim çalışmalarının yanın da tartışmalar da açılıyor işçi arkadaşlarımız sorular soruyorlardı bizlere. Bizler de mücadelenin sınıf çelişkisi tarafını da asla gözden kaçırmamak gerektiğini anlatıyor işçi sınıfı iktidarını Türk ve Kürt emekçilerinin birlikte kuracaklarını  ancak bu şekil de gerçekten kardeşçe bir yaşamı sağlaya bileceğimizi anlatıyorduk. Anlatımlarımızdan etkilenen Kürt arkadaşlarımız kendiliklerin den çalıştıkları fabrika,iş yerlerin deki emekçileri büromuza getirerek toplantılar yapılmasını sağladılar.sınıf bilincini de yaşamaya başlamışlardı.fabrika önlerin de dağıttığımız bildiriler çok etkili oluyordu. Fabrikalarda çalışan arkadaşlarımız sevinç içerisin de dağıtılan bildirilerin işçilerce okunduktan sonra kendi araların da tartıştıklarını anlatıyor neşe içerisin de bize artık hak veriyorlar diyordu.Artık seçim günü hızla yaklaşıyordu sandık başlarında görev alacak arkadaşlarımızı tespit ederek sandıklara sahip çıkılmasının neden önemli olduğunu anlatıyorduk. Abdullah Levent Tüzel’i kesinlikle meclise yollayacaktık.
Seçim sabahı tüm blok bileşenleri olarak büroda toplanarak beraberce yaptığımız sabah kahvaltısın dan sonra son konuşmalar ve uyarılar yapılarak her kes görevli olduğu okula doğru harekete geçtik. Artık zaman karşı yarış başlamıştı arkadaşlarımız büyük bir öz veri ile seçmenler ile ilgileniyor okuma yazma bilmeyen seçmenlere pusula üzerin den  adayımızın yerini tarif ediyordu.saatler ilerledikçe artık tatlı bir yorgunluk belirtileri görülmeye başlanmış ama bu bile arkadaşlarımızın çalışma hızını kesemiyordu. Büromuza seçmen kağıtları gelmeyenlerle ilgili telefonlar geliyor aynı hızla hangi sandıkta oy kullanacakları cevaplanarak seçmen sandığa ulaştırılıyordu. Artık sandıkların açılma saati gelmiş ti.Heyecan ve stres üst seviyeye çıkmış arkadaşlarımız her sandık başın da yerlerini almışlardı.İlk sonuçlar tam da istenilen sonuçlar olmasa da daha önceleri hiç oy alamadığımız sandıklardan blok adayımıza oy çıkması yüzleri güldürmeye yetiyordu çünkü daha bizim oy beklediğimiz sandıklardan sonuçlar gelmemişti.saatler ilerlemiş artık sonuçların büyük bir bölümü gelmişti. Bu arada arkadaşlarımız TV başında bölgede ilk açılan sandık sonuçları üzerin den AKP ye yaşatılan hezimetin zafer tadını çıkarıyorlar bir birilerine çak  yapıyorlardı. Evet artık bizim de beklediğimiz meclise kesinlikle göndereceğimize inandığımız işçi ve emekçilerin haklı ve onurlu mücadelesinin savunucusu, Kürt halkının her alanda mücadelesini yılmadan anlatan mücadele eden adayımız Abdullah Levent Tüzel ile ilgili sonuç gelmişti. Güzel bir tesadüf eseri İstanbul da bulunan diğer adaylarımızın da seçildiğini öğrenmiştik. Masanın üzerine çıkarak sevinç içerisin de bekleyen arkadaşlara “Arkadaşlar Emek Demokrasi ve Özgürlük Bloku olarak girdiğimiz bu seçimlerde İstanbul’dan aday gösterdiğimiz üç arkadaşımız da  kesinlikle seçilmiş artık Türk ve Kürt emekçilerinin mecliste sesleri olmaları garantilenmiş tir” sözlerimi bitiremeden yaşanan sevinç i anlatmam için inanın kelime bulamam.O anda atılmaya başlanan biji bratiya gelan  sloganı gelecek mutlu günlerimizin başlangıcı gibiydi. Yaşanan sevinç çığlıklarına mutluluk göz yaşları hakim olmaya başlamıştı.çoğu arkadaşımız sevinç göz yaşları döküyordu. Artık bu zaferin tadının çıkarılması gerekiyor du ve öyle yaptık bizde yaklaşık 70 kişi ile birlikte Esenyurt’a BDP binası önüne geçtik halaylar çekiliyor zaferin tadı çıkarılıyordu. O eğlence arasın da birlikte çalıştığımız Kürt arkadaşlarımız yanıma gelerek yaşasın BDP yaşasın EMEP amaaaa esas kurulacak çatı partimiz yaşasın diye sarılmalarımız unutamayacağım anlardan olmuştu. Bu kitlenin birlikte olduğu zaman neleri başaracağını her kes öğrenmiş artık çatı partisi ne zaman kurulacak soruları tartışılmaya başlanmıştı. Her zaman olduğu gibi zafer emekçi yığınlarınındı. Bu seçim Türk ve Kürt emekçilerinin zaferi idi.

*Esenyurt Kıraç istiklal mahallesi Abdullah Levent
Tüzel seçim bürosundan MURAT DOĞAN