NBA\'de Konferans yarı finalleri başlıyor

Mithat Fabian SÖZMEN

NBA Playoff’unda ilk tur geride kaldı. Neredeyse tüm normal sezona değer bir heyecanın yaşandığı ilk tur eşleşmelerinde Miami Heat-Charlotte Bobcats ve Washington Wizards-Chicago Bulls serileri hariç rekabet üst seviyedeydi. Özellikle Batı Konferansı’ndaki serilerde basketbol kalitesi de parmak ısırttı.

İlk turda 8 seriden 5’inin kazananı 7. maçta belirlendi ki bu bir rekordu. Ancak rekorlar bunun sınırlı değildi. Tam 8 maç uzatmalara gitti. Oklahoma City Thunder-Memphis Grizzlies serisinde üst üste 4 maçın sonucu uzatmalarla belirlendi. 21 maçta kazananı 5 ya da daha az sayı fark belirledi. Deplasman takımları 23 galibiyet aldı.

7 maçta sonuçlanan Oklahoma City Thunder-Memphis Grizzlies, San Antonio Spurs-Dallas Mavericks, Los Angeles Clippers-Golden State Warriors, Indiana Pacers-Atlanta Hawks ve Brooklyn Nets-Toronto Raptors serilerinin yaşattığı keyfe diyecek yok. Ancak Portland Trail Blazers’ın Houston Rockets’ı 4-2’yle geçtiği seri 7 maçlık serilerden bile heyecanlıydı. Bu seride 3 maç uzatmalara giderken, 6. maçta Portland’a zaferi getiren basket 0.9 saniye kala Damian Lillard’ın “Yüzde yüz saf” üçlük atışıyla geldi.

Evet, her şey harikaydı ama artık geride kaldı. Sırada konferans yarı finalleri var.

SAN ANTONIO SPURS- PORTLAND TRAIL BLAZERS

Normal sezonda iki takım arasında oynanan 4 maçta 2-2’lik eşitlik vardı. San Antonio Spurs sezonu müthiş bir formla tamamlamasına ve lig lideri olmasına rağmen ilk turda Dallas Mavericks karşısında bir hayli zorlandı. Portland Trail Blazers ise ev sahibi avantajı rakibinde olmasına karşın epik bir seri sonrası 2. tura yükseldi. Portland, genç All-Star’ları LaMarcus Aldridge ve Damian Lillard’ın çevresine serpiştirdiği değerli rol oyuncularıyla çok tehlikeli bir takım ancak Spurs’u zorlayan Mavericks’te olan çok önemli bir özellikten yoksunlar: Tecrübe. Tim Duncan, Tony Parker, Manu Ginobili üçlüsü ve Koç Gregg Popovich’te ise tecrübenin her türlüsü fazlasıyla mevcut. Avantaj Spurs’de.

OKLAHOMA CITY THUNDER-LOS ANGELES CLIPPERS

Her iki takım da 7 maçta sonuçlanan çok zor serileri geride bıraktı ve dinlenmeye fırsat olmadan yola devam ediyorlar. Clippers’lı oyuncular, takım sahibi Donald Sterling’in ırkçı ifadeleri sonrası moral olarak kötü bir dönemi geride bıraktı. Ancak asıl sorunları Chris Paul’ün fiziksel durumu. CP3, Stephen Curry gibi bir All-Star’a karşı zorlu bir sınav verdi. Şut yüzdesi yüzde 42, top kaybı ortalaması 3.6 idi ki bu, onun normal standartlarının çok altında. Şimdi de karşısında Russell Westbrook gibi kendisinden çok daha güçlü ve atletik bir guard olacak. Chris Paul oyuna ne kadar hakim olabilirse Clippers’ın serideki şansı o kadar artar. Ancak bu faktör son sözü sahadaki en iyi oyuncu olan Kevin Durant’in söyleyeceği gerçeğini değiştirmiyor. Normal sezondaki maçlarda 2-2’lik eşitlik vardı ve maçların hepsi çok çekişmeliydi. Seri 7 maça uzar, Clippers kazanmak istiyorsa işi 6 maçta bitirmeli.

MIAMI HEAT-BROOKLYN NETS

Son 2 sezonun şampiyonu Miami Heat, bol bol dinlenme fırsatı bulduğu rahat bir seriyi geride bıraktı. Brooklyn Nets ise Toronto Raptors’ı 7. maçta deplasmanda yenerek bu tecrübeli kadroyu niye kurduğunu hatırlattı. İlginç bir seri olacak çünkü LeBron James’in Boston’dan belalıları Paul Pierce ve Kevin Garnett deneyimlerini ve maç sonu becerilerini Nets’e aktararak yola devam ediyorlar. Üstelik normal sezonda da 4 maçın tamamını Brooklyn kazanmıştı. Bu ne kadar veri olur tartışılır ancak Nets’in bir moral avantajı olduğu kesin. LeBron James’e Dwyane Wade ve Chris Bosh’tan sağlam bir destek gelmeli. Miami için işler o kadar kolay olmayacak ancak yine de en fazla 6 maçta işi bitirirler.

INDIANA PACERS-WASHINGTON WIZARDS

Sezonun en ilginç düşüşlerinden birini yaşayan Pacers, 4 Mart’tan bu yana çıktığı 30 maçta 16 yenilgi aldı. Miami’nin normal sezonu 2. viteste geçirmesiyle Doğu liderliğini korudular ancak problemlerin çoğu Playoff’ta da devam etti. 38 galibiyetli, bol eksikli Atlanta Hawks karşısında elenmenin kıyısına geldiler. 6. maçı son 3 dakikadaki 16-4’lük seriyle kazanarak elenmekten kurtulduktan sonra 7.maçta özlenen Pacers savunması sahneye çıkarak seriyi aldı. 7. maçın en önemli yanı aylardır yetenekleri çalınmış gibi duran Roy Hibbert’ın 13 sayı 7 ribaunt 5 blokluk performansıydı. Wizards ise saha dezavantajına rağmen Chicago Bulls’u 4-1’le geçerek sükse yaptı. John Wall-Trevor Ariza ve Nene Hilario’nun sürüklediği beşin neler yapabileceğini biraz da Pacers’ın formu ve ruh hali belirleyecek. Pacers her şeye rağmen güçlü favori.