21 Haziran 2011 12:27

İnsanlığın vicdan sorunu: Çocuk askerler

Henüz oyun oynama çağında ellerine tutuşturulan silahlarla savaşlarda kullanılıyor ‘çocuk askerler.’ Oyun oynamak, eğlenmek yerine ölüyor, öldürüyor, işkence taciz ve tecavüze uğruyorlar. Oysa onlar asker de olsalar çocuklar, ölmek ya da öldürmek istemiyorlar.Dünyada “çocuk asker&r

Paylaş
Suat İnal

Dünyada “çocuk asker” sorunu devam ederken kurtarılan çocuk askerlerin rehabilitasyonu ve toplumsal yaşama kazandırılması konularında yeterli önlem alınmıyor. Çocuklar zorla savaşlara katılıyor, ölüyor, tecavüz ve işkenceye maruz kalıyorlar. 21. yüzyılda çocuklar savaşlarda da ucuz iş gücü olarak kullanılıyor.

Bugüne kadar yapılan uluslararası zirveler, toplantılar ve alınan kararlar ise sözde kalmaya devam ediyor. Kurtarılan çocukların rehabilitasyonu, daha çocuk askerliğin engellenememiş olması “insanlığın bir vicdan sorunu” olmaya devam ediyor.

EN ÇOK ‘ÇOCUK ASKER’ AFRİKA’DA

Çocuk Asker Kullanılmasını Durdurma Koalisyonuna göre dünyada “çocuk asker” sayısı 300 bin civarında tahmin ediliyor. Yaklaşık 100 bin rakamı ile en çok “çocuk asker” Afrika’da bulunuyor. Bu çocukların yaşları 9’a kadar iniyor. Birçok Asya ülkesinde, Latin Amerika’nın bir kısmında ve Avrupa ve Orta Doğu’da da çocuk askerler kullanılıyor. Askere katılmanın sebepleri arasında silahlı çatışmadan geride ailesini bırakarak kurtulma, ekonomik ve sosyal yapıların tahrip olması, hükümet güçleri veya muhalif gruplar tarafından aile bireylerinin işkenceye maruz bırakılması/öldürülmesi gibi sebepler yer alıyor.

Çocuk yaşta asker olmanın diğer sebepleri arasında yoksulluk ve yeterli çalışma ve eğitim olanaklarının olmaması geliyor. Çocuklar, aşçı, bekçi, postacı ya da casus olarak kullanılabiliyorlar. Çocuklar mayınlı arazilerde öncü olarak ya da intihar saldırılarında da kullanılabiliyor.

KIZ ÇOCUK ASKERLERİN DURUMU DAHA VAHİM

Gerek yoksulluk nedeniyle orduya katılan gerekse paramiliter gruplar veya hükümet karşıtı gruplar tarafından kaçırılan 18 yaşından küçük çocuklar sınanmak adına arkadaşlarını dövmeye veya öldürmeye zorlanıyor. Kaçmayı başarabilenlerden erkek olanlar ya yeniden yoksullukla karşılaşarak geri dönüyor ya da suç çetelerine katılmak zorunda kalıyor. Kızlar da oğlanlar da asker olarak kullanılıyor.

El Salvador, Etiyopya ve Uganda’da yapılan araştırmalarda rapor edilen çocuk askerlerin üçte biri kız. Kız çocuklarının durumu daha da vahim. Çünkü onlar aileleri tarafından kabul edilmedikleri için yaşadıkları yerlerden ayrılarak yoksullukla ve toplum baskısıyla mücadele etmek zorundalar. Birçok kızın çocuk yaşta asker olmasının sebepleri arasında ailevi sorunlar, şiddet ve cinsel istismar bulunuyor. Kız askerler, sıklıkla tacize, tecavüze maruz kalıyor, casus olarak kullanılıyor, eve geri dönüşlerinde ise aileleri tarafından damgalanarak kabul edilmiyor.

‘KURTARILAN ÇOCUKLAR REHABİLİTE EDİLMELİ’

Çok az barış anlaşmasında “çocuk asker”lerin varlığı kabul ediliyor ya da onların topluma tekrar kazandırılması ve rehabilite edilebilmeleri için programlar öngörülüyor. Eski “çocuk askerler”in birçoğu eğitim, meslek, barınma ve yiyecek imkanı bulamadıkları için sokağa sürükleniyor ya da tekrar silahlı gruplara katılıyorlar.

Demokratik Kongo Cumhuriyeti ve  Myanmar, Birleşmiş Milletler (BM) raporlarında adı geçen çocuk asker kullanımının tespit edildiği suçlu ülkeler. Brundi, Nepal, Filipinler, Somali, Sri Lanka, Sudan ve Uganda’daki silahlı siyasi gruplar ve hükümet destekli paramiliter gruplar yoğun olarak çocuk asker kullanıyor.

‘GERİ KAZANMAK EN ZOR OLANDIR’

Paris’te yapılan “Çocukları Savaştan Kurtarın” başlıklı konferansta kendi deneyimini de anlatan Eski “Çocuk Asker” İsmail Beah, toplumsal yaşama kazandırılmayan çocukların her an yeniden suç örgütlerine veya silahlı gruplara katılmasının önüne geçilemeyeceğine dikkat çekti. İsmail Beah’ın bu konudaki şu sözleri dikkat çekici: “Çocukların okula geri dönmeleri ve kendilerini güçlü hissetmelerini sağlamalısınız. Eğer bunu sağlayamazsanız, silahı nasıl kullanacaklarını biliyorlar. Öte yandan size gündelik 100 dolar ile yağmaladığınız ganimetler vadediliyor. Her an oraya geri dönebilirler. Çocuk asker olmak çok kolaydır, ama insanlığınızı geri kazanmanız çok zordur. Bu en zor olan şeydir.”
Uganda’daki LRA tarafından kaçırılan 16 yaşındaki Susan’ın anlattıkları çocuk askerlerin yaşamının nasıl altüst olduğunu gösteriyor. BBC kaynaklarında 16 yaşındaki Susan’ın şu anlatımına yer veriliyor: “Bir çocuk kaçmaya çalışmıştı ama yakalandı. Ellerini bağladılar ve bizleri, yeni gelenleri onu bir sopayla döverek öldürmeye zorladılar. O çocuğu daha önceden tanıyordum, aynı köydendik, kusmak istedim. Onu dövmeyi reddettim ama bana bir silah doğrulttular ve yapmak zorunda kaldım. Çocuk, ‘Bunu neden yapıyorsun’ diye soruyordu ben de başka şansımın olmadığını söylüyordum. Onu öldürdükten sonra kanını kollarımıza sürmemizi; bunu yaparsak ölümden korkmayacağımızı ve kaçmak istemeyeceğimizi söylediler. Hâlâ köyümden olan o çocuğu düşünüyorum. Onu rüyamda görüyorum, bana onu bir hiç uğruna öldürdüğümü söylüyor ve ben ağlıyorum.” (Ankara/EVRENSEL)


ESKİ ÇOCUK ASKERLERİN TANIKLIKLARI

İnsan hakları kaynaklarında yer alan çocuk askerlere ilişkin bazı tanıklıklar şöyle:

Liberya’dan 13 yaşındaki eski bir çocuk asker: “Bana, beni deliye çeviren haplar veriyorlardı. Hap aldığım zaman insanları kan gelene kadar dövüyordum. Etkisi geçinceyse suçluluk duyuyor ve gidip dövdüğüm kişiden özür diliyordum. Özrümü kabul etmezlerse kendimi kötü hissediyordum.”

Burma/Myanmar’dan eski bir çocuk asker: “İsyancılarla birlikte olduğum süre boyunca ön cephede savaştım. Düşmanın geçtiği yerlere mayın döşüyordum. Bu gibi işleri bize yaptırırlardı çünkü hem düşmanlar hem de köylüler çocuklara pek dikkat etmezdi.”

14 yaşında Guatemala ordusuna alınan Emilio: “Ordu bir kabustu. Bize çok kötü davranıyorlardı. Ortada hiçbir sebep yokken sadece ortamı terörize etmek için dövüyorlardı. Hala dudağımda bir yara ve karnımda ağrılar var. Çok az yiyecek olurdu; bizi çok ağır yükler taşımaya zorlarlardı. Beni, ne için savaşıldığını anlamadığım bir savaşta düşmanı öldürmeye zorladılar.”

Sierra Leone’de çocuk asker olan Ebubekir: “Öldürmezseniz, onlar sizi öldürür. Nasıl öldürdüklerini gördüm. Bu nedenle susmayı ve kurallara uymayı öğrendim. Bize nasıl savaşılacağını öğrettiler. İlk kez orada elime AK-47 aldım ve ateşledim. Birkaç saat eğitim yetmişti... ama bunu isteyerek yapmıyorduk” diyor. Soyadının açıklanmasını istemeyen Ebubekir, ilk kez birini öldürdüğünde 13 yaşındaymış.

Sudan’dan bir çocuk asker: “SPLA’ya 13 yaşımdayken katıldım. Bahr Al Ghazal’lıyım. Beni 2001 yılında saf dışı bıraktılar ve Rumbek’e getirdiler, fakat ben hiçbir politik dokümanı vermemiştim. Şimdi, buradan hareket edemiyorum. Çünkü ailem hükümet güçlerinin saldırısıyla SPLA’ya katıldığım için öldürüldü. Şimdi niye geri dönüp tekrar SPLA’ya katılmadığımı merak ediyorum, arkadaşlarımın yarısı benden daha iyi görünüyor”.

Uganda’dan 13 yaşındaki eski bir çocuk asker: “Kardeşimle beraber yakalandık. LRA kardeşlerimizin iyi hizmet veremediklerini söyleyerek bizi onları izlemeye götürdüler. Daha sonra sopalarla öldürene kadar dövdüler. Bunun bize güç vereceğini söylediler. En genç kardeşim 9 yaşındaydı.”

Zimbabweli 19 yaşındaki bir genç: “Yurtta hiçbir görevli yoktu ve bir gece tecavüze uğradık. Adamlar ve gençler karanlıkta yurdumuza girmiş ve bize tecavüz ediyorlardı. Sadece üzerinde birinin olduğunu biliyorsun, hiçbir şekilde kim olduğunu göremiyorsun. Ağladığımız zaman bizi sopalarla dövdüler. Bağırarak bu tecavüzü rapor etmeyeceğimizi söyledik. En gencimiz 11 yaşındaydı ve defalarca tecavüze maruz kaldı.”

Hindistan’dan 16 yaşında bir çocuk asker: “Arkadaşıyla beraber gruba katılmak için ormanın dışına kaçtılar. Silahı ilk eline aldığında 14 yaşındaydı. Okula gitmeyi sevdiğini söyledi fakat ailesinin yoksulluğu yüzünden eline silah aldı. Şimdi, silahın yardımıyla kendisine ve ailesine göndereceği yeterli kadar parası var.”

Endonezya’dan 17 yaşında bir çocuk asker: “Biliyorum çalışmak tehlikeli ve ailem benim katılmama engel olmaya çalışıyor. Fakat bir şeyler yapmak istiyordum. Savaşa çağrıldım. Bütün risklere hazırım.”

Kolombiyalı 7 yaşında paramiliter bir gruba katılan sokakta yaşayan bir çocuk: “Sana silah veriyorlar ve sen en iyi arkadaşını öldürmek zorunda kalıyorsun. Bunu sana güvenebilmek için yaptırıyorlar. Eğer arkadaşını öldürmezsen, arkadaşının seni öldürmesini istiyorlar. Yapmak zorundasın yoksa sen ölürsün. Bu yüzden kaçtım. Daha fazla dayanamazdım.”

Sierra Leoneli 14 yaşında bir kız: “Parmakları kesilen insanlar, 10 yaşında bir kızın tecavüzden sonra öldüğünü ve birçok insanın canlı canlı yakıldığını gördüm. Defalarca içimden ağladım. Çünkü sesli ağlayacak cesareti bulamadım.”


‘DİĞER ÇOCUKLAR BU ŞİDDETE MARUZ KALMASIN’

Uganda: 15 yaşında LRA’dan kaçan bir kız: “Sana bir mesaj vermek istiyorum. Lütfen dünyaya biz çocukların başına neler geldiğini söylemek için elinden gelenin en iyisini yap. Çünkü diğer çocuklar bu şiddete maruz kalmamalı.”

ÖNCEKİ HABER

Sendikalaşmayı eşgare* verdiler

SONRAKİ HABER

AKP’li başkandan yargıya talimat

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...