04 Mayıs 2014 15:09

Devrimci avukatlar geleneği sürüyor

12 Mart cuntası döneminde ‘Denizler’in avukatlığını yapan ve ömrü boyunca mücadelesinden geri durmayan Halit Çelenk için yapılan anma etkinliğinde, Çelenk'in baktığı davanın adamı olan bir avukat olduğu vurgulandı.

Devrimci avukatlar geleneği sürüyor
Paylaş

12 Mart cuntası döneminde ‘Denizler’in avukatlığını yapan ve ömrü boyunca mücadelesinden geri durmayan Halit Çelenk için yapılan anma etkinliğinde, Çelenk'in baktığı davanın adamı olan bir avukat olduğu vurgulandı. Kızı Serpil Güvenç, “Devrimci avukatların Gezi’deki savunmalarını, Ali İsmail’in, Ethem’in nasıl savuınulduğunu görmesini isterdim” dedi.

Denizlerin ağabeyi, avukatı Halit Çelenk ölümünün 3. yılında anıldı. ‘Adalet için Hukukçular’ın Ankara Barolar Birliği’nde düzenlediği anma, müzik dinletisiyle başladı. Çelenk’in ailesi, yoldaşları, arkadaşları, avukat ve müvekkillerinin katıldığı anmada konuşan kızı Serpil Güvenç, Çelenk’in yalnızca bir avukat değil aynı zamanda dava adamı olduğunu söyledi. Her davada müvekillerini aynı zamanda yoldaşı olarak gördüğünü belirten Güvenç, Çelenk’in sınıfsız, sömürüsüz toplum inancıyla mücadeleyi hiçbir zaman bırakmadığını ifade etti. Anma etkinliğiyle yalnızca nostalji yapmadıklarını dile getiren Güvenç, devrimci avukatlar geleneğinin Gezi’de, adliye koridorlarında gaza ve tazyikli sulara direnen avukatlarca sürdürüldüğünü söyledi. Babasının TEKEL direnişini gördüğünü belirten Güvenç, “Gezi’yi de görmesini isterdim. Devrimci avukatların Gezi’deki savunmalarını, Ali İsmail’in, Ethem’in nasıl savuınulduğunu görmesini isterdim” dedi.

HERŞEYE RAĞMEN SAVUNURDU

Prof. Dr. Korkut Boratav, geçmişte komünizmle suçlananları savunan avukatların dışlandığını söyledi. Ancak Halit Çelenk’in kendisine “geleceğini yakma” uyarılarına karşın hiçbir zaman müvekillerini savunmaktan vazgeçmediğini vurgulayan Boratav, “Halit ağabey 12 Mart-12 Eylül rejimlerinin arasında sadece devrimci öngörü ve mücadelenin iyimserliğiyle değil, mantıken de geleceğin iyi olacağını söylerdi” diye konuştu. Boratav, yaşasaydı Çelenk’in o dönemden dersler çıkarılmasını isteyeceğini ifade etti.

Prof. Dr. Ali Murat Özdemir de yasalar ve temsiliyetle ilgili bir sunum yaptı. Meclisin yasa çıkaran bir yer olmadığını belirten Özdemir, devletin toplumsal bütünlüğünü koruması için meclisin meşruiyet ürettiğini vurguladı. 20. yüzyılın başlarında kuvvetler birliği fikrinin hakim olduğunu dile getiren Özdemir, 2. Dünya Savaşı’ndan sonra ise ABD parlamenter sisteminin hegemonyasıyla kuvvetler ayrılığının savunulduğunu söyledi. (Ankara/EVRENSEL)
 

ÖNCEKİ HABER

Zaman aşımına uğrayan devletin vicdanıdır

SONRAKİ HABER

Denizler Sarıgazi’de anıldı

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa