25 Şubat 2011 20:51

Bayat ekmeğe hücum

Derinleşen yoksulluk vatandaşı ucuz yaşam formüllerine ittikçe, kırık yumurta, kırık peynir, kırık pirinç satışlarında patlama yaşanıyor.Daha ucuz yaşamanın yollarını arayan emekçiler, daha ucuz ekmek almak için de bin bir eziyete katlanıyor.Esenyurt’un Saadetdere Mahallesi’nde karşılaştığımız manzara katlanılan eziy

Bayat ekmeğe hücum
Paylaş
Zeki Uğurlu / Güneş Kılıç

Daha ucuz yaşamanın yollarını arayan emekçiler, daha ucuz ekmek almak için de bin bir eziyete katlanıyor.
Esenyurt’un Saadetdere Mahallesi’nde karşılaştığımız manzara katlanılan eziyeti gözler önüne seriyor. Bir ekmek fabrikası önünde bekleyen kalabalık bir topluluk... Görüntü, savaş ve kıtlık dönemlerinde ekmeğin karne ile verildiği günleri anımsatıyor.
Sabahın ilk saatleri... Şubatın soğuğunda evden getirmiş oldukları buruşmuş poşetlerle saatlerce bekliyorlar. Yanlarına gidip ne beklediklerini öğrenmek istiyoruz. Kuyrukta bekleyenler, özellikle de kadınlar konuşmaktan çekiniyor. Sorularımıza kaçamak ve utangaç cevaplar veriyorlar. Görüntü almamızdan oldukça rahatsız oluyorlar. Yoksullukları belgelensin istemiyorlar. Çünkü, her biri değişik mahallelerden gelen bu emekçiler sabahın erken saatlerinde bedava dağıtılan bayat ekmek için buradalar.

BU HALE GETİRENLER UTANSIN

Yoksuluk için bu sıkıntılara katlandıklarını söylüyorlar. Üç yıldır bilfiil gelenlerin olduğu bilgisini veriyorlar.  “Biz istemez miyiz evimize en yakın yerlerden ekmek almayı; daha ucuz, daha sıcak ekmek almayı ama bizi bu duruma getirenler utansın”  diyorlar.
41 yaşındaki Kader abla; “Burada ücretsiz ekmek dağıtılıyor. 3 senedir alıyorum. Çocuğum evde ben burada, 2 saat alabilmek için bekliyorum gelir durumum iyi değil. Eşim inşaat işçisi bazen işe gidemediği günler oluyor. Gün oluyor ekmek parası bulamıyorum iyi ki burası var” diyor. Üzerinde güvenlik üniforması olan biri de kuyrukta. Ona da soruyoruz niçin burada olduğunu. 43 yaşında olduğunu söyleyen Ejder Durmuş, özel bir güvenlik firmasında çalıştığı ve 850 TL ücret aldığı bilgisi vererek başladığı konuşmasını şöyle tamamladı: “Dört nüfuslu bir ailem var 400 TL.  kira veriyorum. Gece mesaim bittikten sonra burada saatlerce bekleyip ekmek alıp evime ekmeğimi buradan götürüyorum. Burada birçok kişi sizin bu haberden dolayı utanıyor. Aslında utanacak birileri varsa oda bizi bu duruma getirenlerdir.”

HER GÜN İKİ SAAT

Yaşadığı maddi sıkıntılardan dolayı bir yıldır düzenli bir şekilde buradan ekmek aldığını söyleyen İrfan Soylu, 55 yaşında olmasına rağmen, emekliliğinin, sosyal güvencesinin olmadığı vurguluyor.  Buraya Namıkkemal Mahallesi’nden geldiğini her gün iki saat beklediğini söyleyen İrfan Soylu, “Tunus ve Mısır’da yıllarca halkı sömürdüler, onlar da ayaklandı. Ekmek derdindeler, Türkiye de öyle olacak” dedi.  Rabia teyze 60 yaşında. Mardin’den göç etmiş bir Kürt vatandaş... Türkçe bilmediğinden derdini Kürtçe anlatıyor. Üç çocuğu var. Hiç biri çalışmıyor. Ev kira. Yerin altında bodrumda oturuyorlar. Mardin’den geleli 5 yıl olmuş.
 

GİDEREK ARTIYOR

Bu işi hayır için yaptıklarını, değişik noktalardaki şubelerinde, müşterilerinden kalan bayat ekmekleri toplayarak 3 yıldan fazla bir süredir bayat ekmekleri bedava olarak insanlara dağıttıklarını belirten işletme sahibi şu bilgileri verdi: İlk zamanlar çok küçük bir topluluktu bu ekmekleri almaya gelenler, daha sonraları bugünlere gelince sizin de görmüş olduğunuz gibi kalabalıklaştı. Esenyurt’un hatta Avcılar’ın yakın mahallelerinden gelenler var.”
(İstanbul/EVRENSEL)


ATO’NUN ‘UCUZ HAYAT’ RAPORUNDAN…

Ankara Ticaret Odası’nın hazırladığı ve daha önce haberleştirdiğimiz “ucuz hayat” raporunda, şirketlerin aylık giderlerinde yüzde 50’ye varan oranlarda, vatandaşın ise yüzde 20-30 oranında tasarruf sağladığına dikkat çekilmişti. İşte ATO’nun raporunda yer alan bazı bilgiler:
* Ev kadınları tasarruf konusunda mucizeler yaratıyor. raf ömrü dolmak üzere olan tavuk, süt, yoğurt, salça gibi ürünleri yarı fiyatına satın alıyor.   
* Daha ucuz olduğu için kırık yumurta, kırık peynir, kırık pirinç alıyor. sütü, kapıdan alıyor. yoğurdu kendisi yapıyor. daha ucuz olduğu için toz şekeri küp şekere tercih ediyor.
* Çamaşır makinesinden boşalan suyla elde yıkanması gereken çamaşırları ya da balkonu yıkıyor. saçını kendisi boyuyor. manikür-pedikürünü evde kendisi yapıyor.
* Emekliler, marketleri tek tek dolaşarak fiyat araştırması yapıyor. aileler elektrik faturaları şişmesin diye televizyon izlerken ışığı kapatıyor.
* Sürekli artan akaryakıt fiyatları karşısında bocalayan vatandaş, akaryakıt giderlerini paylaşmak için iş yeri aynı güzergahta bulunan yol arkadaşları buluyor.

ÖNCEKİ HABER

Patron işçiye devletin gücüyle zulmediyor

SONRAKİ HABER

Buğdayda gümrük vergisi sıfırlandı

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...