28 Nisan 2014 06:00

Ağrı seçimlerinde bir devlet geleneği; Cinayet, hapis, şaibe!

Usulsuzlükler ve şaibelerle gündeme oturan yerel seçimlerde olan biteni, seçimin iptal edilmesinin ardından halkın duygularını ve seçimlerin nasıl tartışıldığını gözlemek üzere gittiğimiz Ağrı’da şimdilik pek seçim havası yok. Ancak ‘seçim’ der demez herkes hararetle tartışmaya, konuşmaya başlıyor. BDP’yi destekleyenler hükümetin her türlü hileyle halk iradesini gasbettiğini söylüyor.

Ağrı seçimlerinde bir devlet geleneği; Cinayet, hapis, şaibe!
Paylaş

DOSYA: SEÇİMLERİN ARDINDAN AĞRI

Hazırlayanlar: Umut YEĞİN / Orhan KURUL

SUNU: Son yerel seçimler, şaibe ve usulsüzlüklerin en çok konuşulduğu seçimlerden biri olarak tarihe geçerken, seçimlerin iptal edildiği Ağrı, bu tartışmaların merkezindeki illerden biri oldu.
Ağrı’da, 30 Mart’ta yapılan seçimlerde Yüksek Seçim Kurulu (YSK) önce BDP’li Sırrı Sakık’ın belediye başkanlığını kazandığını duyurdu ancak AKP’nin itirazları üzerine oylar yeniden sayıldı. Yeni sayım sırasında yırtık çuvalların, artan eksilen oyların ortaya çıkması ve kentte gerilimin yükselmesi üzerine BDP’nin itirazı üzerine seçimler iptal edildi. Seçimlerin 1 Haziran’da yeniden yapılmasına karar verilen kentte günlerce sıkıyönetim manzaraları yaşandı. Halkın günlerce seçim hilelerini protesto ettiği kent adeta asker ve polis ablukasına alındı. Şimdi Ağrı 1 Haziran’da yeniden yapılacak seçimlere hazırlanıyor.
Ağrı’da yaşananları Ağrılılarla konuştuğumuz, yeniden yapılacak seçime dair hazırlıkları izlediğimiz ve kentin nabzını tuttuğumuz dosyamızda, sözü Ağrılılara, kentteki sendikacılar, siyasi parti temsilcileri, insan hakları savunucuları ve yöre derneklerine veriyoruz.


Usulsuzlükler ve şaibelerle gündeme oturan yerel seçimlerde olan biteni, seçimin iptal edilmesinin ardından halkın duygularını ve seçimlerin nasıl tartışıldığını gözlemek üzere gittiğimiz Ağrı’da şimdilik pek seçim havası yok. Ancak ‘seçim’ der demez herkes hararetle tartışmaya, konuşmaya başlıyor. BDP’yi destekleyenler hükümetin her türlü hileyle halk iradesini gasbettiğini söylüyor. Ağrı’da 1979’da Kürt siyasi çevrelerinin adayı olarak belediye başkanı seçilen Orhan Alparslan’ın darbeden sonra görevden alındığını ve daha sonra öldürüldüğünü, 1999’da HADEP’ten belediye başkanı olan Hüseyin Yılmaz’ın tutuklandığını hatırlatan Ağrılılar bu kez de BDP’li Sırrı Sakık’ın kazanmasına rağmen başkan olmasına izin verilmediğini belirterek, “1 Haziran’da BDP tüm düzen partileriyle yarışacak” diyor. AKP’yi destekleyenler ise mevcut belediye başkanından şikayetçi. “Biz oyumuzu Başbakan’a verdik” diyorlar.

İŞSİZLİK KENTİ AĞRI

Ağrı’nın en işlek caddesindeyiz. Cumhuriyet Caddesi… 108 bin nüfuslu ilin, trafiğe kapalı bu caddesi üzerinde yürüyoruz. Bir yanda seyyar satıcılar, öte yandan dolup taşan kahveler…

Bir çay ocağına oturuyoruz. Yan masa da oturan gençlerle tanışıp başlıyoruz sohbete. Ağrı İbrahim Çeçen Üniversitesi’nde Edebiyat bölümü öğrencisi olan Adem Şahin, seçimlerde BDP’ye haksızlık yapıldığını söyleyerek başlıyor konuşmaya. Hemen önümüzde ki kötü asfalt yolu göstererek “Bakın bu asfalt seçimlerden birkaç ay önce yapıldı ama durumu ortada” diyor ve ekliyor, “Bu şehirde tiyatro yok. İşsizlik oranı çok yüksek, gençler ya internet kafede, ya bilardo salonlarında ya da kahvelerde zaman geçiriyor.” İki dönem şehri AKP’nin yönettiğini hatırlatan Adem, yakın illerden Iğdır ve Van’ı örnek göstererek, “AKP iktidar partisi olmasına rağmen Ağrı hizmet görmedi” diyor. Çaylarımızı tazeleyen Volkan Soban ise “Biz seçimi kazandık aslında. Ama oylarımızı çalarak seçimin iptal edilmesine neden oldular” diye araya giriyor.

HENÜZ SEÇİM HAVASI YOK

Yeniden yapılacak olan seçime bir ay kala Ağrı’nın sokaklarında sessizlik hakim. Ara sokaklardan şehri gezmeye devam ediyoruz. Girdiğimiz kırtasiye dükkanında, Hayati Kaya ile karşılaşıyoruz. Kırtasiye dükkanının çalışanı. Seçimleri sorduğumuzda 1 Haziran’da BDP’nin kazanacağını, Ağrılıların mevcut belediye başkanı Hasan Arslan’a tepkili olduklarını söylüyor. “Mevcut belediyenin çalışmalarından memnun değilim” diye ekliyor. AKP’nin adayı Hasan Arslan’ın oylarının düşme sebebinin halkın tepkili olmasına, BDP’nin oylarının artmasını ise adayın Sırrı Sakık olmasına bağlayan Kaya’nın yanından ayrılıp, kırtasiyenin hemen yanındaki kahveye gidiyoruz. Oldukça kalabalık kahvede dolu masalardan birine oturuyoruz.

‘BDP TÜM DÜZEN PARTİLERİYLE YARIŞACAK’

Oturduğumuz masadaki Cihan Gündüz, “Ağrı’yı şimdiye kadar düzen partileri yönetti” diyor. Düzen partilerine tavır alan halkın bugüne kadar çeşitli yollarla sindirilmeye çalışıldığını söyleyen Gündüz, “70’li yıllarda Orhan Alpaslan Belediye Başkanı seçildi. Sonra katledildi. 1999’da HADEP’ten belediye başkanı olan Hüseyin Yılmaz cezaevine gönderildi. Şimdi ise şaibelerle dolu bir seçim sonrasında iptal kararı verildi. BDP’nin hiçbir yerde itirazları dikkate alınmazken, AKP defalarca itiraz etti ve kabul edildi” diyor. 1 Haziran’da BDP’nin tüm düzen partilerine karşı seçimlere gireceğini söyleyen Cihan Gündüz, “BDP artık seçimi kaybetse bile başarısız sayılmaz. Bu seçim artık tüm düzen partilerine karşı bir mücadele seçimidir” diyor.

Cihan Gündüz’le yaptığımız sohbete kulak misafiri olan herkes, kendi arasında seçimi konuşmaya başlıyor. Söze giren kahveci Dinçer Cengiz, “Ağrı’da zenginler AKP’ye veriyor oyunu. BDP’ye oyunu veren zengin yok” deyip uzaklaşıyor.


SOKAKTA ÇÖP KUTUSU YOK

Kahveden  çıkıp, bir sokağa yöneliyoruz. Karşımıza çıkan bir şarküteriye giriyoruz. Abdullah Tahtalı’ya seçimleri sorduğumuzda, o da belediyenin çalışmalarının yetersizliğinden yakınıyor. Küçük bir kızı olduğunu ve sokağa çıktıklarında kızının kendisine ‘Baba neden sokakta çöp kutusu yok’ diye sorduğunu anlatan Abdullah Tahtalı, “İşte burada belediyenin durumu budur” diyor.

‘DOĞALGAZ BURADAN GİDİYOR, BİZ TEZEKLE ISINIYORUZ’

Cadde üzerindeki elektrikçi dükkanında konuştuğumuz Azat Bulut, Ağrı’nın her dönem iktidar partisini desteklediğini söylüyor. O da bu seçimde ortaya çıkan tabloyu AKP’li belediyenin yetersiz hizmetlerine bağlayarak, “AK Parti, Hasan Arslan’ın yerine bir çobanı aday gösterseydi oyumu verirdim” diyor. Ağrı’nın gelişmesi açısından turizmin önemli bir faktör olduğunu, kaplıcaların, Murat Nehri’nin yeterince değerlendirilmediğini de söyleyen Bulut, “Doğalgaz Türkiye’ye Ağrı üzerinden gidiyor, ama Ağrı’da insanlar tezekle, kömürle ısınıyor” diye de ekliyor.


'AĞRI HALKI OYU ARSLAN’A DEĞİL, ERDOĞAN’A VERDİ’

Ağrı’daki turumuza eski Van Caddesi’nde devam ediyoruz. Kış aylarının oldukça soğuk geçtiği Ağrı’da alüminyum soba satılan bir dükkana giriyoruz. Elindeki çekici ile soba yapan ustanın adı Davut Doğukan. Selamlaşıp, seçimleri soruyoruz. Doğukan, aslında bu seçimde tüm Türkiye için geçerli olan bir tespitle başlıyor söze; “Bu seçimde Ağrı halkı oyunu aslında Başbakan’a verdi” diyor. “İnşallah AK Parti kazanır” diyen Davut Doğukan, Başbakanın Ağrı ziyareti sırasında da halka “Oyunuzu bana vereceksiniz” dediğini hatırlatıyor.
Doğukan, AKP’nin kazanmasını istiyor ama de oldukça şikayetçi. “İki dönemdir Ağrı’ya hiçbir şey yapmadılar. Ara sokakları gezip görün, daha birkaç ay önce dökülen asfalt yol şimdi çukurlarla dolu. Sosyal aktivite yok. Bir zamanlar Ağrı Spor vardı şimdi o da yok” diyen Doğukan, Ağrılıların buna tepki gösterdiği için bu seçimde AKP’nin gerilediğini söylüyor. Belediye Başkanı Hasan Arslan hakkında yolsuzluk iddiaları olduğunu da söyleyen Doğukan, “Doğru mu bilemem ama bunlar konuşuluyor. Ağrı halkı oyunu Arslan’a değil, Başbakan’a verdi. Ama eğer aday farklı olsaydı AK Parti seçimi kazanabilirdi” diyor. Seçim döneminde dağıtılan yardımları da eleştiren Doğukan, “Ağrı geri kalmış bir il. Daha fazla yatırım yapılması gerekirken, halka yardım dağıtılıyor. Bana balık verme, balık tutmasını öğret. İktidar yarın değişirse bu halkın durumu ne olacak” şeklinde konuşuyor.

YARIN: Üniversite öğrencileri, Eğitim Sen, İHD ve BDP temsilcileri...

ÖNCEKİ HABER

Urla villalarındaki hukuk rezaletinin tanığıyız, takipçisiyiz

SONRAKİ HABER

1 Mayıs’a doğru kadınlar

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...