18 Haziran 2011 08:27

325. Cumartesi

Adalet arayışlarını sürdüren Cumartesi Anneleri, bu hafta 12 Eylül'de idam edilen ve cenazesi kaybedilen Veysel Güney'in akıbetini sordu. Eylemde konuşan kayıp yakını Hanife Yıldız ise, "Başbakan her şeyi seçim sonrasına bırakmıştı. Şimdi halk bekliyor bize ne verecek, bizden ne alacak. Bize ne vereceklerini bilmiyorum, ama bizden alaca

325. Cumartesi
Paylaş

'HİÇBİR ŞEY ÇÖZMEYECEKLER BELLİDİR'

Başbakandan hiçbir şey beklemediğini dile getiren Yıldız, "Başbakan her şeyi seçim sonrasına bırakmıştı. Şimdi halk bekliyor bize ne verecek, bizden ne alacak. Bize ne vereceklerini bilmiyorum ama bizden alacakları çok şey var. Çünkü hep bizden alıyorlar. Hiçbir şeyi de çözmeyecekler bu bellidir" dedi. Seçimlerin demokratik bir şekilde yapılmadığına dikkat çeken Yıldız, bol vurdulu, kırdılı ve ölümlere varan bir seçimden geçtiklerini altını çizdi. Yıldız'ın ardından 1994 yılında kaybedilen İsa Bahçeci'nin kardeşi Umut Bahçeçi konuştu. Kayıplarının bulunması için yıllardır mücadele ettiklerini hatırlatarak "Ne yazık ki hala bir tane bile kaybın dahi akıbetini öğrenemediklerini" dile getiren Bahçeci, yine de kayıpların bulunması için mücadele etmeye devam edeceklerini belirtti.

'12 EYLÜL İLE HESAPLAŞILSIN'

Ardından konuşan İHD Yöneticisi Leman Yurtsever, 12 Eylül'de idam edilen ve cenazesi kaybedilen Veysel Güney'in akıbetini sordu. "12 Eylül ile ahlaken, hukuken, siyaseten gerçek anlamda hesaplaşılmadığı belirterek 12 Eylül zihniyeti mahkûm edilmediği sürece var olan iklimin devam edeceğini" dile getiren Yurtsever, 12 Eylül'de işkencelerde kaybedilen geçlerin annelerinin 31 yıldır evlatlarını aradığına dikkat çekti.

İDAM EDİLDİ, CENAZESİ KAYBEDİLDİ

24 yaşındaki Veysel Güney'in 28 Aralık 1980 tarihinde Antep'te gözaltına alındığını, Adana Bölgesi Sıkıyönetim Komutanlığı 2 Nolu Askeri Mahkemesi'nde yargılandığını paylaşan Yurtsever, 6 Şubat 1981 yılında ilk duruşmasının görüldüğünü dile getirdi. Yurtsever, 11 gün sonra ise Güney'in ikinci duruşmasında savunma hakkının yok sayılarak idama mahkûm edildiğini kaydetti. Güney'in infazının 10 Haziran 1981 tarihinde Gaziantep E Tipi Cezaevi'nde gerçekleştirildiğine belirten Yurtsever, "Veysel'in bedeni babasına verilmek üzere 10 Haziran 1981 tarih ve 266 tutanakla Sıkıyönetim de görevli Komando Büyük Komutanı Yüzbaşı Burhan Erdem'e teslim edildi. Baba Ali Güney'e verilmeyen Veysel'in bedeni kaybedildi" dedi. Ailesi ve arkadaşlarının yıllarca Veysel'in mezarını bulmak için mücadele ettiğini bütün mercilere başvurduğunu, kampanyalar yürüttüğünü sözlerine ekleyen Yurtsever iç hukuktan bir sonuç alınmaması üzerine dosyanın Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'ne (AİHM) taşındığını dile getirdi. Yurtsever, Güney'i idam sıkıyönetim Mahkeme heyeti Başkanı, Albay Ahmet Arısüt, Üyeler Yarbay Ayhan Ulusoy ve Üsteğmen Güney Sert'in, iddianameyi hazırlayan Savcı Caner Ersu'nun taammüden cinayet işlemekten yargılanmalarını istediklerini vurgulayarak, yine Kenan Evren'in, Gaziantep Sıkıyönetim Komutanı General Şahabettin Balkan'ı, Güney'in bedenini tutanakla teslim alan Yüzbaşı Burhan Erdem'i de sorumlu tuttukların ve yargılanmaların istediklerini altını çizdi. (İstanbul/DİHA)

ÖNCEKİ HABER

31 yıl sonra Evren’den darbe savunması

SONRAKİ HABER

Yeni bakanlıklara meslek odalarından ‘ret’ geldi

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...