07 Nisan 2014 06:00

Yasa değişsin zarar karşılansın

Tüm Köy Sen Genel Merkez Yöneticisi Sadık Turan, don nedeniyle sadece meyvelerin değil, üretici köylünün geleceğinin de yandığını söyledi. Her yıl 250 bin tona yakın kayısı üretilen Malatya’da bu yıl don felaketi nedeniyle kayısı rekoltesinin 10 bin tonu bile bulmayacağına dikkat çeken Turan, yaşanan zararları sıraladı

Yasa değişsin zarar karşılansın
Paylaş

Havaların birden soğuması nedeniyle 29-30 ve 31 Mart tarihinde yaşanan don ve fırtına olayları üretici köylüleri felaketle karşı karşıya bıraktı. İç Anadolu, Doğu Anadolu, Karadeniz ve Akdeniz bölgelerinde fındık, kayısı, elma, kiraz, vişne, erik, şeftali, kivi, narenciye, badem, ceviz, antepfıstığı bahçeleri, bağ alanları, karpuz tarlaları, çay bahçeleri, sebze alanları, hububat, şekerpancarı ve ayçiçeği tarlalarında büyük zarar meydana geldi. Hükümetten üreticileri bu felaketten kurtarmaya yönelik bir adım gelmezken, üreticiler gerekli yasal düzenlemelerin yapılarak, zararın karşılanmasını istedi.

Tüm Köy Sen Genel Merkez Yöneticisi Sadık Turan, don nedeniyle sadece meyvelerin değil, üretici köylünün geleceğinin de yandığını söyledi. Her yıl 250 bin tona yakın kayısı üretilen Malatya’da bu yıl don felaketi nedeniyle kayısı rekoltesinin 10 bin tonu bile bulmayacağına dikkat çeken Turan, yaşanan zararları şöyle sıraladı: “Donun zarar verdiği fındık bahçelerinde ürün kaybı yüzde 80’leri buldu. Rize’nin bazı ilçelerindeki kivi bahçelerinde ürün kaybı ise yüzde 100. Soğuktan kavrulan çay bahçelerindeki zarar da oldukça yüksek. Kayseri Yeşilhisar senelik 120 bin ton elma üretiminin yapıldığı ve yarısının ihraç edildiği bir bölgemizdir. Yeşilhisar’da da yaşanan don felaketi nedeniyle üretici köylüler bu yıl ürün beklemediklerini belirtiyorlar. Mersin’in Tarsus ilçesine bağlı ova köylerinde bir süre önce meydana gelen fırtınanın ardından yağan dolu, turfanda karpuz seralarına büyük zarar verdi. Türkiye’nin doğusunda buğday üreticileri de yaşadıkları ürün kaybıyla büyük darbe yedi.”

Ürününü zaten hak ettiği değerden satamayan üretici köylünün, yaşan felaketle daha büyük zorlukla karşı karşıya kaldığını belirten Turan, “Köylünün borçlarının katlanması ve icralarla baş başa kalması kaçıınılmaz olacaktır” diye konuştu.

GİDERLER ARTIYOR AMA...

İlaç, tohum, gübre, mazot, elektrik işçilik gibi tarım girdilerinin fiyatları kat kat artarken, ürünlerin satış fiyatlarının ve tarımsal desteklerin yerinde saydığını ifade eden Turan, şöyle devam etti: “Tüm bunların üzerine bir de don felaketi eklenince eğer devletten bir yardım ve katkı görmez ise ülke çiftçisinin bu koşullarda yaşamını devam ettirme şansı kalmıyor.” Tarım Bakanı Mehdi Eker’in Malatya’nın afet bölgesi ilan edilmesi talebine “Malatya’nın afet bölgesi ilan edilmesi için 2090 sayılı Afet Kanunu’na göre köylünün her şeyi kaybetmesi gerekir” yanıtını verdiğini hatırlatan Turan, bunun hükümetin küçük bir zarar tespit oranı ve buna karşılık gelecek bir para dağıtımıyla süreci geçiştirmeye çalışacağını gösterdiğini kaydetti.

YASA DEĞİŞTİRİLSİN

Turan şöyle devam etti: “2090 sayılı Afet Kanunu bir yerin afet bölgesi ilan edilmesi için köylünün mahsulü, evi, ahırı, tarım araç ve gereçleri toplamının yüzde 40’ından fazlasını kaybetmesi gerekir demektedir. Bu kanununun göz önünde bulundurmadığı ise zaten mahsulünü kaybeden üretici köylünün her şeyini kaybetmiş olmasıdır. Borçla yaşayan üretici köylü mahsulünü de kaybederse bir yıldır biriken borcunu ödemek ve yaşamak için zaten elindeki malını, traktörünü satmak zorunda kalacaktır. Bu nedenle de 2090 sayılı Afet Kanunu kapsamı mahsulü zarar gören üretici köylüyü kapsayacak şekilde değiştirilmeli ve başta Malatya kayısı üreticileri olmak üzere don afetinde zarar gören Ordu’da, Kayseri’de, Urfa ve Elazığ’daki üretici köylülerin köyleri Afet bölgesi ilan edilmelidir.”

Tarımsal desteklerin günün koşularına göre uyarlanarak artırılması gerektiğini kaydeden Turan, üretici köylülerin devlet kurumlarına ve bankalara olan borçlarının ertelenmesini ve faizleri silinmesini, oluşan zararların bedeli koşulsuz olarak üretim yapan köylüye ödenmesini istedi. (İstanbul/EVRENSEL)

TARSİM ZARARI KARŞILAMIYOR

Mersin’in Tarsus ilçesi’ne bağlı ova köylerinde dolu nedeniyle turfanda karpuz seraları zarar gören çiftçiler Tarım Sigortalıları Havuzunun (TARSİM) zararın sigorta kapsamı dışında kaldığını belirterek zararı ödemediğini bilrdirdi. Akdeniz İlçesine bağlı Huzurkent Mahallesi’nde bir araya gelen üreticiler, yetkilileri hasarla ilgili çalışma yapmaya çağırdılar.

BORÇLAR ERTELENMELİ

Türkiye Ziraat Odaları Birliği Başkanı Şemsi Bayraktar, zararın olduğu illerde hasar tespit çalışmalarına bugünlerde başlanacağını söyledi. Bayraktar, üreticilerin bankalar, kredi kooperatifleri, SGK prim borçları ile elektrik borçlarının faizsiz olarak ertelenmesi, bir sonraki üretim dönemi için ihtiyaç duydukları finansmanın sağlanması gerektiğini söyledi.

ÖNCEKİ HABER

Ayağını mayına verdi

SONRAKİ HABER

Luna Elektrik işçilerinden çağrı: Hakların için sendikalı ol

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...