27 Mart 2014 13:59

Ses kaydına göre, Suriye ile savaş çıkarmaya çalışmışlar

Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu ve MİT Müsteşarı Hakan Fidan’ın da aralarında bulunduğu üst düzey yetkililerin Suriye’ye müdahale konusunda yaptıkları görüşme olduğu iddia edilen bir ses kaydı yayınlandı. Bu kapsamda Türkiye’ye MİT eliyle füze atılmasına kadar birçok konunun konuşulduğu ses kaydının tam metni...

Ses kaydına göre, Suriye ile savaş çıkarmaya çalışmışlar
Paylaş

Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu ve MİT Müsteşarı Hakan Fidan’ın da aralarında bulunduğu üst düzey yetkililerin Suriye’ye müdahale konusunda yaptıkları görüşme olduğu iddia edilen bir ses kaydı yayınlandı. Kayıtta müdahale planlamasının yapılması ve bu kapsamda TIR’larla silah taşınmasından, Türkiye’ye MİT üzerinden füze atılmasına kadar birçok konu konuşuluyor.

Suriye’de bulunan Süleyman Şah Türbesi’nde IŞİD tehdidinin yaşanmasının ardından müdahale tartışmaları yaşanırken, Youtube aracılığıyla “secim gudumu” adlı hesaptan yayınlanan ses kaydı, Türkiye’nin Suriye’ye yönelik şok planını ortaya koydu. Kayıt, Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, Dışişleri Müsteşarı Feridun Sinirlioğlu, Genelkurmay 2. Başkanı Orgeneral Yaşar Güler ve MİT Müsteşarı Hakan Fidan olduğu iddia edilen kişiler arasındaki konuşmaları içeriyor. Görüşmede müdahalenin şekli planlanırken, müdahaleye gerekçe üretmek için Türkiye topraklarına MİT tarafından füze atılmasının dahi konuşulması dikkat çekiyor.

Ses kaydında Sinirlioğlu'na ait olduğu iddia edilen ses, IŞİD’e bir müdahalenin uluslararası zemininin olduğunu söylerken, MİT Müsteşarı Hakan Fidan' ait olduğu iddia edilen ses ise, “O olduğu andan itibaren içerde birçok bomba patlar” demesi dikkat çekiyor. Bu diyaloğun ardından ise Genelkurmay 2. Başkanı Orgeneral Yaşar Güler'e ait olduğu iddia edilen ses de Fidan’ın söylediklerinin desteklenmesini ve muhaliflere silahların ulaştırılması gerektiğini söylüyor. Konuşmalarda Suriye’de özel ordu kurulması ve bunun mühimmatının da temin edilmesi konuşulurken, sık sık Genelkurmay 2. Başkanı Orgeneral Güler’in Dışişleri Bakanı Davutoğlu ve müsteşarına bağırması ise dikkat çekiyor.

FİDAN'DAN TIR İTİRAFI

Davutoğlu'na ait olduğu iddia edilen ses, 2011 ve 2012 yıllarında Türkiye’nin cesur karar alması durumunda bunların yaşanmayacağını belirtirken, Yaşar Güler'e ait olduğu iddia edilen ses ise o dönemlerde de mühimmat ve silah ihtiyacını vurguluyor. Görüşmelerde MİT Müsteşarı Fidan’ın “Oralara 2 bine yakın TIR gönderdik” demesi dikkat çekiyor.

Kaydın devamında müdahale için gerekçe arayışına girilirken, MİT Müsteşarı Fidan'a ait olduğu iddia edilen ses ise, “Şimdi bakın bakın komutanım, şimdi biz gerekçeyse gerekçeyi, ben öbür tarafa 4 tane adam gönderirim, 8 tane boş alana füze de attırırım. Problem değil o. Gerekçe üretilir. Olay böyle bir iradenin ortaya konması. Biz savaş iradesi ortaya koyuyoruz, her zaman yaptığımız şeyi, akıl yürütme hatasına düşürüyoruz” demesi dikkat çekiyor. Öte yandan gerekçe yaratılması konusunda süren tartışmalarda türbeye, Türkiye'nin dahi saldırı düzenleyip gerekçe oluşturacağı konuşuluyor.

Konuşmanın birinci bölümünü dinlemek için tıklayın

Konuşmanın ikinci bölümünü dinlemek için tıklayın

SES KAYDINA DAİR SORUŞTURMA BAŞLATILDI
Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı Suriye'yle ilgili bir toplantının ses kayıtlarının sızdırılmasıyla ilgili soruşturma başlattı.

RTÜK YAYIN YASAĞI GETİRDİ
Radyo ve Televizyon Üst Kurulu (RTÜK), Dışişleri Bakanı, MİT Müsteşarı ve askeri yetkili kişilerin konuşması olduğu iddia edilen ses kaydıyla ilgili olarak geçici yayın yasağı getirdi.
RTÜK’ten yapılan açıklama şöyle:
“Bilindiği üzere 6112 Sayılı Radyo ve Televizyonların Kuruluş ve Yayın Hizmetleri Hakkında Kanununun ‘…milli güvenliğin açıkça gerekli kıldığı hallerde yahut kamu düzeninin ciddi şekilde bozulmasının kuvvetle muhtemel olduğu durumlarda, Başbakan veya görevlendireceği bakan geçici yayın yasağı getirebilir’ hükmü yer almaktadır. Söz konusu kanun hükmü kapsamında Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç imzasıyla 27 Mart 2014 tarihinde Radyo ve Televizyon Üst Kurulu Başkanlığına gönderilen 31853594-1714 sayılı yazı ile sosyal medyada yer alan Dışişleri Bakanı, MİT Müsteşarı ve askeri yetkili kişilerin konuşması olarak iddia edilen ses kaydıyla ilgili olarak geçici yayın yasağı getirilmesinin uygun görüldüğü bildirilmiştir.” (ANKA)

BAŞBAKAN TAYYİP ERDOĞAN, DIŞİŞLERİ BAKANLIĞI VE MİLLİ SAVUNMA BAKANI SES KAYDINI DOĞRULADI

ERİŞİM ENGELLENDİĞİ İÇİN YOUTUBE'DAN DİNLEYEMEYENLER İÇİN SES KAYDININ TAM METNİ:

Ahmet Davutoğlu: Diğer şeyi yarım kaldı ben tam anlayamadım. Dışişleri bakanlığımızın yapması gereken ne? Yok şey için söylemiyorum. Bizim yapacağımız başka şeyler var. Eğer buna karar verirsek bizim bugün Birleşmiş Milletlere Suriye rejiminin İstanbul Konsolosluğuna herhangi şey gelirse bir bildirimde bulunmamız gerekiyor değil mi?

Feridun Sinirlioğlu:
Yalnız orada harekâta karar verirsek, sürpriz etkisi olması lazım yani. Böyle bir şey yapacaksak. Ne yapacağımızı bilmiyorum da neye karar verirsek verelim önceden haber verirsek doğru olmaz.
Ahmet Davutoğlu: Yav tamam da onun bir hazırlığını yapmak lazım, uluslararası hukuk açısından açığa düşmemek için, içeride cumhurbaşkanıyla konuşurken aklıma geldi, bizim Türk tankı girdiğinde zaten girmiş olmuyor muyuz?
Yaşar Güler: Girmiş oluyoruz.
Ahmet Davutoğlu: Hayır şimdi uçakla girmekle tankla girmek arasında
Yaşar Güler: Suriye başkonsolosuna şu belki söylenebilir, IŞİD şu anda zaten rejim ile beraber çalışıyor, oradaki bir Türk toprağıdır. Oraya kesinlikle.
Ahmet Davutoğlu: Ama söyledik. Bu konuda daha önce nota verdik.
Hakan Fidan: Belki de koordine görevi dış işlerinindir.
Ahmet Davutoğlu: Koordine iç savaş diplomasiyi koordine ederim ama askeri
Feridun Sinirlioğlu: Ben orada da söyledim. Bir kere durum farklılaştı. Bir kere IŞİD’e dönük harekâtın uluslararası hukuk zemini var. Bunu el-Kaide diye tanımlayacağız, el-Kaide çerçevesinde orada bir sıkıntı yok. Ayrıca hele şimdi iş Süleyman Şah türbesine gelince zaten ülke toprağını savunma söz konusu.
Hakan Fidan: O olduğu andan itibaren içeride birçok bomba patlar. Sınır kontrol altında değil
Feridun Sinirlioğlu: Yine içerde bomba momba tabi tabi onları yapacaklar.
Yaşar Güler: İvedi olarak Hakan Beyin desteklenip silah ve mühimmatı muhaliflere ulaştırmasını sağlamamız lazım.
Ahmet Davutoğlu: Kuzey Irak’ta bir tehdit varken biz nasıl özel kuvvetleri devreye sokabildik? Orada da sokmalıydık. Oradaki adamları eğitmeliydik. Neyse biz bunu yapamayız ki, biz diplomasi de ne ise onu
Feridun Sinirlioğlu: Ben o zaman söyledim, o tankları nasıl soktuk paşam ya Allah aşkına, siz vardınız o zaman?
Yaşar Güler: Şimdi bakın efendim. MKE bizim sayın bakanın emrinde değil mi efendim? Yani efendim şu anda parayla Katar mühimmat arıyor. Peşin para, üretsin versinler. Sayın bakanın emrinde.
Ahmet Davutoğlu: İşte burada entegre hareket edemiyoruz, koordine olamıyoruz.
Yaşar Güler: O zaman sayın Genelkurmay Başkanı ile sayın bakanı aynı anda çağırsın sayın Başbakanımız. Yanında konuşsun efendim.
Ahmet Davutoğlu: Onun için Feridun beyle biz yalvardık başbakana neredeyse beraber bir toplanalım bu işin gidişi kötü diye.
Yaşar Güler: Bir de kalabalık olmasın sayın bakanım. Yani zatıaliniz olsun, sayın savunma bakana, içişleri bakanımız, bir de Genelkurmay Başkanımız, dördünüz oturun. Çünkü oradaki ihtiyaç sayın bakanım silah ve mühimmat. Silah da değil, mühimmat. Biraz önce konuştuk, biz şimdi efendim. 1000 kişilik bir ordu kuruyoruz diyelim orada. Biz bunun asgari 6 aylık mühimmatını burada depolamadan bu adamları oradaki muharebeye sokarsak sayın bakanım iki ay sonra bu adamlar bize döner.
Yaşar Güler: Evet, evet efendim. Bu iş sadece Hakan beyin sırtına kalmış bir konu olmuş yani. Olacak iş değil. Yani anlayamıyoruz biz yani. Neden?
Ahmet Davutoğlu: O akşam hepimiz bir şeyde mutabık kalmıştık. Ben de tamam işte düzene giriyor işler. Bizim bu
Feridun Sinirlioğlu: Ertesi gün biz o MGK kararını yazdık. Sonra paşamla konuşup
Ahmet Davutoğlu: Bizim bu zaafımızı o kadar iyi takip ediyor ki o güçler de. Ben burayı elde edeceğim dersin. Oraya sağlamlaştırırsın. Askerini tekrar gönderirsin.
Yaşar Güler: Kesinlikle sayın bakanım. Kesinlikle haklısınız.
FİDAN: ‘2 BİNE YAKIN TIR MALZEME GÖNDERDİK’
Ahmet Davutoğlu: 2012 yıl, 2011’de yapmadık. 2012 yazında bile cesur kararlar almış olsaydık.
Feridun Sinirlioğlu: 2012’de en zayıf noktadaydılar.
Ahmet Davutoğlu: Geri dönmüştü içerde Libya gibiydi yani. İçerde o iniyor, bu gidiyor falan bizi ilgilendirmiyor. Ama bazı şeyler.
Yaşar Güler: Sayın bakanım yani bir yanlışlık olmasın yani 2011’de bizim ihtiyacımız silah ve mühimmattı. 2012’de, 13’te ve bugün de. Aynı gene aynı noktadayız. Bunu mutlak surette bulup burayı da kurtarmamız lazım.
Ahmet Davutoğlu: Orası o kadar silah ve mühimmat gerek değil ki. İnsan unsurunu biz orada düzene sokamadığımız için
Hakan Fidan: 2 bine yakın tır malzeme gönderdik biz oraya.

‘BU GECE HAREKAT EMRİ VERİLMİŞ’

Feridun Sinirlioğlu: Pratik olmak gerekirse savunma bakanımızın derhal bu millet için gerekli imzayı atması lazım. Tekrar başbakanımız için çok açık biçimde bu talimatı vermesi lazım.
Ahmet Davutoğlu: Esas beni bu be gece
Yaşar Güler: Bu gece efendim hiç sorunumuz yok
Feridun Sinirlioğlu: Bu gece harekat emri verilmiş zaten.
Yaşar Güler: Biz harekat yıldırım emri yayınladık. Hakan Bey kendisi biliyordur belki.
Ahmet Davutoğlu: Hakan, tank göndermeye kalksak orada bunun komplikasyonları nedir?
Hakan Fidan: Şimdi koordinasyon olmadan güç dengelerini göze aldığımız zaman
Yaşar Güler: Yani biz onun için başından beri MİT’in koordinasyonunu şart koşuyoruz.
Ahmet Davutoğlu: Şeyi ben opsiyonel düşünüyorum da adamları ikna edemedik, biz tank tank sokma içeriye tahkim edeceğiz. O andan itibaren biz bir savaş halini göz önüne almak ve onu yapmakla savaşa girmek arasında harekat yapıyoruz.
Yaşar Güler: Direk savaş sebebi. Yani yapacağımız iş direk savaş sebebi
Hakan Fidan: Ama şimdi ben şuna geliyorum,şimdi biz iki iki daha 4 eder biliyoruz. Şimdi eğer biz, orada ki şeyin bizim için anlamını stratejik manada yok, imaj vesaire var da ... Şimdi biz eğer savaşa gireceksek biz bunu baştan planlayalım ve girelim. Yani şimdi benim
Yaşar Güler: Biz başından beri bunu söylüyoruz
Hakan Fidan: yani benim kabul edemediğim şey şu, şimdi biz silah kullanma, Süleyman Şah gibi bir türbe için silah kullanmayı göze alıyoruz. Yani işet vatan toprağının işte bu oda kadar yaklaşık 10 dönümlük bir yer için silah kullanmayı göz önüne alıyoruz. Orada ki 22 28 askerimizin şeyi için yahu kaç bin kilometre vatan toprağı var sınırda kaç milyon insan hayatı için almıyoruz. Bakın bu mantık değil. Onu söyleyim. Eğer biz silah kullanabilirsek baştan bunu yapalım
Feridun Sinirlioğlu: Şimdi bir gerekçesi var onun
Hakan Fidan: Bunu gerekçe olarak kullanmak ayrı
Yaşar Güler: Şimdi dışişlerimiz hiçbir zaman diğerine gerekçe bulamaz. Buna bular ama
Hakan Fidan: Yav bakın ben size bir şey söyleyim.
Ahmet Davutoğlu: laf aramızda başbakanda telefonda bu türbeye gerektiğinde bir imkan gibi değerlendirilmeli bu konjontürde dedi yani
Hakan Fidan: şimdi bakın komutanım ben öbür tarafa 4 tane adam gönderirim, 8 tane boş alana füze de attırırım. Problem değil o. Gerekçe üretilir. Olay böyle bir iradenin ortaya konması. Biz savaş iradesi ortaya koyuyoruz, her zaman yaptığımız şeyi, akıl yürütme hatasına düşüyoruz.
Feridun Sinirlioğlu: Şimdi şunu söyleyim, 10 dönümlük arazi, burada  bir yurt toprağı uluslararası hukukta çok sağlam gerekçe ayrıca meşruiyeti açısından da böyle bir harekatın ISİD’e karşı hareket yapıyor olmak bütün dünya arkamızda olur.
Hakan Fidan: biz illa neden Süleyman Şahı bekliyoruz onu anlamadım
Ahmet Davutoğlu: Biz diplomatik olarak herşeyi yaptık
Feridun Sinirlioğlu: Gerekçe lazım

‘GEREKİRSE SÜLEYMAN ŞAH’A BİZ SALDIRIRIZ’


Hakan Fidan: Ben gerekçe üretirim ya gerekçe problem değil
Feridun Sinirlioğlu: Hayır gerekçe üretmek başka da ortada çok sağlam bir gerekçe var.
Hakan Fidan: Gerekirse Süleyman Şah’a bir saldırı düzenleriz, oraya da, oraya da,
oraya da biz saldırtırız önceden canım.
Feridun Sinirlioğlu: Bunlar yapılır tabi gerekirse her şeyi yaptırırız da yani.

ÖNCEKİ HABER

Sayıştay\'dan Melih Gökçek\'e seçim kıyağı

SONRAKİ HABER

Fethiye’de seçimler ertelensin talebi

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...