Aydınlar, HDP'ye yönelik saldırılara karşı ortak tavır aldı
Birçok il ve ilçede kamu görevlilerinin de teşviki ya da göz yummasıyla HDP'ye yönelik saldırılara karşı aydınlar ortak tavır aldı. 300’ü aşkın aydın, sanatçı ve gazetecinin imzaladığı bildirgede, bütün siyasal partiler saldırılara karşı ortak tavır almaya, hükümet de sorumluluklarını yerine getirmeye çağrıldı.
Birçok il ve ilçede kamu görevlilerinin de teşviki ya da göz yummasıyla Halkların Demokratik Partisine (HDP) yönelik saldırılara karşı aydınlar ortak tavır aldı. 300’ü aşkın aydın, sanatçı ve gazetecinin imzaladığı bildirgeyi okuyan Yazar Oya Baydar, bütün siyasal partileri saldırılara karşı ortak tavır almaya, hükümeti de sorumluluklarını yerine getirmeye çağırdı. Baydar, saldırılar nedeniyle kaygı duyduklarını belirterek “HDP yalnız değildir” dedi.
SALDIRILAR ‘ANLAYIŞLA’ KARŞILANIYOR
Taksim Lamartine Hotel’de “HDP yalnız değildir” pankartının asıldığı salonda imzacı 300 aydın adına yapılan ortak açıklamada konuşan Yazar Oya Baydar, yerel seçimler yaklaşırken seçim meydanlarında linç kültüründen beslenen saldırganların kol gezmesini kaygıyla karşıladıklarını ifade etti. Saldırıların Kürt sorununun demokratik çözümüne yönelik olduğunu ve barış sürecini tehlikeye düşürme kaygılarını arttırdığına vurgu yapan Baydar “HDP’nin seçim çalışmaları sistematik olarak engelleniyor. Son olarak Fethiye’de HDP toplantıları zorbaca engellenmiş ve ne hazindir ki seçim güvenliğini sağlamakla yükümlü kamu görevlileri buna seyirci kalmış, saldırganlara göz yummayı tercih etmişlerdir. Kamu görevlilerinin saldırganlara gösterdiği ‘anlayış’ tüyler ürperttiricidir” dedi.
PARTİLER ORTAK TAVIR ALMALI
Fethiye’de Kaymakamın saldırıyı önceden bilmesine rağmen hiçbir önlem almadığını hatırlatan Baydar “HDP tabelasının resmi vinç aracı ile indirilip yerine Türk bayrağı asılması seçimin meşruiyetine gölge düşürecek kadar ciddi bir suçtur” dedi. Bütün siyasal partileri saldırılara karşı ortak tavır almaya çağıran Baydar, her siyasi partinin özgürce seçim çalışması yapabilmesinin de hukuk devletinin vazgeçilmez ilkesi olduğunu söyledi. Hükümeti de anayasal görevini yapmaya çağıran Baydar, “Saldırganlar yargı önüne çıkarılmalı ve bundan sonra olası bütün saldırıları önceden engelleyecek önlemler acilen alınmalıdır. Zorbalık ve demokrasi bir arada olamaz. İmza koyduğumuz bildiri ile demokrasiden yana saf tuttuğumuzu kamuoyuyla paylaşıyoruz” dedi.
SALDIRILAR BARIŞ UMUDUNA YÖNELİK
Toplantıda söz alan Dr. Tatyos Bebek, saldırıların Türkiye’de demokratik siyaset yapmanın olanaklarını ortadan kaldırdığını ve hükümetin seçim güvenliğini sağlaması için tavır alması gerektiğini söyledi. Yazar Ali Bayramoğlu, Kürt sorununun çözümünün Türkiye’nin içinde bulunduğu ‘cehennemden’ çıkabileceği tek köprü olduğunu belirterek “Bu saldırılara göz yummak bu can simidini kendi elimizle bıçaklamak olacaktır” dedi. Prof. Dr. Mithat Sancar, hükümetin hukuki sorumluluğu gereği saldırılara yönelik soruşturmaları yapmasını ve net tavır alması gerektiğini fakat bu iki durumun da gerçekleşmediğini söyledi. Sancar, “HDP’yi yalnız bırakmak Türkiye’de birlikte yaşama umudunu ve barış umudunu terk etmek demektir” dedi. Oyuncu Mustafa Arıkkan da “30 Mart’ta seçime girmesi engellenen bir parti varsa o seçim zaten seçim olmayacaktır” dedi. (İstanbul/EVRENSEL)
EVRENSEL EGE
Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...
