08 Mart 2014 14:01

30 yıllık berdel işkencesi

12 yaşında evlendirilen 44 yaşındaki M.A., sürekli şiddet gördüğü berdel (karşılıklı gelin alıp verme) evliliğine 30 yıl dayandı. 2 yıl önce evi terk edip, eşinden boşanan M.A., hiç bir neden olmadan, kendisinin ve yengesinin sürekli dövüldüğünü, yediği dayaklar nedeniyle kolunun kırıldığını, bir kaç kez başından yaralandığını ve hamileyken 2'nci kattan atıldığını söyledi.

30 yıllık berdel işkencesi
Paylaş

Mehmet Kayhan YILDIZ

12 yaşında evlendirilen 44 yaşındaki M.A., sürekli şiddet gördüğü berdel (karşılıklı gelin alıp verme) evliliğine 30 yıl dayandı. 2 yıl önce evi terk edip, eşinden boşanan M.A., hiç bir neden olmadan, kendisinin ve yengesinin sürekli dövüldüğünü, yediği dayaklar nedeniyle kolunun kırıldığını, bir kaç kez başından yaralandığını ve hamileyken 2'nci kattan atıldığını söyledi.

Ailesi tarafından evlendirildiğinde kendisinin henüz 12 yaşında olduğunu belirten M.A., eşinin de aynı yaşta olduğunu, çocukluk dönemlerini yaşamadan kendilerini evlilik içinde bulunduklarını söyledi. Yengesinin de 11 yaşında olduğunu ifade eden M.A., evlendikten kısa bir süre sonra eşi ve kayınpederinden şiddet görmeye başladığını öne sürdü. Ev işlerini yapmadığı için dahi dövüldüğünü iddia eden M.A., ''Biz gelin olduğumuzda ne benim, ne de yengemin ailesi bunlar çocuk, bunlar evlilikten ne anlayacak demedi. Ev işlerini yapmadığımızda bile bizi dövdüler. Biz o dönemde ev işinden ve evlilikten ne anlarız. Gözümüz hep dışarıda oynamaktan yanaydı. Ama çocukluk yıllarımızda doya doya oyun dahi oynayamadık.''

Evliliğinden 1'i erkek 6 çocuk sahibi olduğunu belirten M.A., hamile iken 2'nci kattan atıldığını öne sürerek şunları söyledi:

''Yengemin ağabeyim tarafından dövüldüğü duyulduğu anda, eşim ve kayınpederim de beni döverdi. Yediğim dayaklar nedeniyle kolum kırılmıştı. Aradan bir ay geçtikten sonra beni yeniden dövüp ikinci kattan attılar. Hamileydim. Kanlar içinde kalmıştım. Beni doktora götüreceklerine kolonya ile ayılttılar. Yakınlarımız bu kız ölürse diye sorduklarında, gereğini yaparız dediler. Ölürsem beni herhalde ıssız bir yere gömeceklerdi. Şans eseri karnımdaki bebeğime de bir şey olmadı. Yediğim dayaklar nedeniyle bir kaç kez başımdan yaralandım. Hala o yaraların acısını çekiyorum.''

30 YIL DAYANDI

Yaşadığı şiddet karşısında ne ailesinin, ne akrabalarının kendisi ve yengesini sahiplenmediğini ifade eden M.A.,'' Ağabeyime yaşadığım olayları anlattığımda, sen eve geri gelirsen, yengeni de onlar alır diyordu. Sahip çıkan olmadı. Hiç kimse yengemin ve benim vücudumdaki yaraları hiç bir zaman görmedi'' dedi.

Şiddet ve acıya 30 yıl dayanabildiğini ve 2 yıl önce evi terk edip devlet koruması altında Konya'ya yerleştirildiğini ifade eden M.A., ''Evi terk ettikten sonra da boşanma davası açtım ve eşimden boşandım. Çocuklarım eşimin yanında. Onlarla ara sıra telefonla görüşüyorum. Yengem de boşanma davası açmıştı ama o boşanamadı. Şu an ailesinin yanında yaşıyor. O yüzden de ağabeyim ve ailem, benim eşimin yanına dönmemi istiyor. Çünkü ben dönersem yengem de evine geri döner diye. Sürekli tehdit ediliyorum'' diye konuştu.

Kadınların anne olduğun hatırlatan M.A., kadınlara şiddet uygulayan ve öldürenlerin cezalarının artırılması gerektiğini kaydetti. (Konya/DHA)
 

ÖNCEKİ HABER

B. E.\'nin sağlığı ciddiyetini koruyor

SONRAKİ HABER

Elektrik borcuna karşılık 14 yaşındaki kızını evlendirecek!

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...