05 Mart 2014 06:00

Tiyatro Martı’dan “Uçlar”

Erdal Özyağcılar ve Güzin Özyağcılar’ın kızları Zeynep Özyağcılar ile birlikte kurdukları Tiyatro Martı “Uçlar” oyunu ile tiyatro dünyasına hızlı bir giriş yaptı.

Tiyatro Martı’dan “Uçlar”
Paylaş

Erdal Özyağcılar ve Güzin Özyağcılar’ın kızları Zeynep Özyağcılar ile birlikte kurdukları Tiyatro Martı “Uçlar” oyunu ile tiyatro dünyasına hızlı bir giriş yaptı.

William Mastrosimone’un kaleme aldığı, Yıldırım Fikret Urağ’ın yönettiği, Emek Erel’in Türkçeleştirdiği oyunun başrolünde Bahar Çebi ve Simge Defne rol alıyor.
Oyun,  kadına şiddeti ve bu suçlara verilen tatmin etmeyen cezalar sonucu kadının çaresizliğini çarpıcı anlatımıyla sahneye taşıyor.

O İNSANSA BEN NEYİM?

Oyun, ülkemizde üçüncü sayfa haberlerinde sıkça rastladığımız kadına şiddet, tecavüz ve yasaların yetersizliği konusunu ele alırken, Marjore’nin ( Zeynep Özyağcılar) iki bayan arkadaşıyla paylaştığı evde bir gün yalnız başına kaldığında içeri giren yabancı bir erkeğin önce sözlü tacizi, daha sonra tecavüze yeltenmesi ile başlıyor.

Bir şekilde Marjore’nin tecavüzden kaçıp, erkeği evin şöminesine zincirlemesiyle süre gelen oyun, seyirciye ilk dakikadan itibaren gerçekte bu tür olayları yaşayanların  nasıl bir psikolojiye sahip olduklarını, çıkmazlarını, çaresizliğini bundan sonraki yaşamında neler olacağını ve tüm çıkış yollarının yasalar karşısında nasıl tıkandığı gerçeğini yaşatıyor.
Marjore’nin arkadaşları, erkeğin gördüğü işkencenin başlarına daha büyük bir iş açacağını öne sürerek işi adalete götürmeleri gerektiğini dile getirirken, Marjore (Zeynep Özyağcılar) olayın akışının yasalar karşısında nasıl gelişeceğini  anlatmaya başlıyor. Tecavüz teşebbüsüne  ve hakarete uğrayan, tehdit edilen kendi olduğu halde ispatı olmadığı için -tam anlamıyla tecavüze uğramadığı için- kendisinin mahkum olacağını ve erkeğin serbest bırakılacağı gerçeğini anlatıyor. Gerçeği sözlü bir şekilde ifade ettikten sonra Marjore, üçüncü sayfa haberlerindeki kadınlarının iç sesini sahneye taşıyor.

SERT VE NET BİR OYUN
İçerdiği şiddet sahneleri sebebiyle on altı yaş altına tavsiye edilmeyen oyundaki Marjore karakterine hayat veren Zeynep Özyağcılar, oyun öncesi provalarda zaman zaman psikolojisinin bozulduğunu dile getiriyor.  Uçlar oyunu haklı ve haksızı, neye veya kime göre seçilmesi gerektiğini açıkça ortaya koyuyor. Tiyatro Martı Uçlar oyunu sayesinde,kadına şiddet kavramının altındaki asıl gerçeklerin (eğitimsizlik, cinsiyet ayrımcılığı, yaşanan olaylar karşısında tatmin etmeyen yasalar) toplumumuzda ne denli eksik ve ne denli sürekli yara alan kavramlar olduğuna bir kez daha parmak basıyor.

TİYATONUN MARTILARI

Çocuk yaştan beri sahneye çıkan, Tiyatro Martı’nın isim hikayesini “Martı, en sevdiğim hayvanlardan biridir. Martılar tarih boyunca hep edebiyata ilham vermiş. Özgürlükleri bir yana başka türlü bağlılıkları var. Sevdiklerinizden fırtınalar da kopsa vazgeçmiyorlar. Bizim tiyatro dünyasında da fırtınalar koptuğu zamanlar oluyor ama ne olursa olsun işimizi yapmaya devam ediyoruz. Martının, bizim işimizle çok fazla ilişkilendirilebilen yanı var”sözleriyle  dile getiriyor.

Kadına şiddetin her geçen gün daha da arttığı ülkemizde güncel bir konuyu ele alan Tiyatro Martı, Uçlar oyununu seçmesiyle,  iddiasını ortaya koyuyor.






 

ÖNCEKİ HABER

‘Hükümet güdümlü sanata izin vermeyeceğiz’

SONRAKİ HABER

Tiyatro yazın da devam eder!

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...