25 Şubat 2014 13:43

'Sen nasıl bir babasın, oğlunu hırsızlığa alet ediyorsun'

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu partisinin grup toplantısında konuştu. Kılıçdaroğlu, Başbakan Erdoğan ile oğlu Bilal Erdoğan arasında 17 Aralık sabahı geçtiği öne sürülen ses kaydını dinletti. Ses kaydının dinletilmesi esnasında Hayat TV, Artı Bir TV, Kanal B, Halk TV ve Bugün TV dışındaki pek çok televizyon kanalı yayını kesti.

\'Sen nasıl bir babasın, oğlunu hırsızlığa alet ediyorsun\'
Paylaş

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu partisinin grup toplantısında konuştu. Kılıçdaroğlu, Başbakan Erdoğan ile oğlu Bilal Erdoğan arasında 17 Aralık sabahı geçtiği öne sürülen ses kaydını dinletti. Ses kaydının dinletilmesi esnasında Hayat TV, Artı Bir TV, Kanal B, Halk TV ve Bugün TV dışındaki pek çok televizyon kanalı canlı yayını kesti.

Kılıçdaroğlu'nun konuşmasından öne çıkanlar şöyle:

"Bugün yeni bir gün. Türkiye Cumhuriyeti tarihinde de yeni bir gün. İzin verirseniz Anayasanın birkaç maddesine değinmek isterim. Birinci madde Türkiye Devleti bir cumhuriyettir. Ve önemli bir madde; Kanun önünde eşitlik. Anayasa der ki hiçbir kişiye, aileye, zümreye veya sınıfa imtiyaz tanınamaz
Seçimle bir iktidar gelir. Devlet olmaz, devleti yönetir.
Başbakan’ın görevi, Türkiye Cumhuriyeti’nin yüksek hak ve menfaatlerini gözetmek. Genel ahlakı ve kamu düzenini muhafaza etmek. Ahlak kavramı Başbakan’ın görevleri arasına girmiş durumdadır. Kendisi topluma örnek olacak.

17 ARALIK’TA 2 ÖNEMLİ OLAY OLDU


Yasalar böyle diyor ama gerçek nedir? 17 Aralık 2013’te 2 önemli olay oldu. Birinci olay genç bir çocuk Salih Yiğit Tekin TBMM önünde ‘açım’ diye kendini yaktı ve 10 gün sonra öldü. Hangimiz hatırlıyoruz.

İkinci olayı artık bütün dünya biliyor. Rüşvet ve yolsuzluk operasyonu. Bilmek istemeyen bir kişi var. Onun da artık cilaları ağır ağır dökülüyor. Utanmıyor da zaten. Farklı bir insan. İnsanlar utanırlar. Ama bunda öyle bir kavramın olmadığını görüyoruz.

4 BAKAN İSTİFA ETMEK ZORUNDA KALDI

Adı yolsuzluğa bulaşan 4 bakan hemen sonrasında bütün programlarını iptal edip Ankara’da kaldılar. Neden? Çünkü müdahale etmeleri gerekiyordu. Kamuoyu baskısı ile 4 bakan istifa etmek zorunda kaldı.

Biri Başbakan’ı çok açık bir biçimde suçladı: ‘’İstifa ediniz ve beni rahatlatacak deklarasyon yayınlayınız şeklinde tarafıma baskı yapılmasını kabul etmiyorum. İmar planlarının büyük bölümü Başbakan’ın talimatıyla yapıldı. Başbakan’ın da istifa etmesi gerekir’’ Bunu söyleyen Erdoğan Bayraktar.
İlk defa bir bakan istifa ederken yolsuzlukların asıl kaynağının Başbakan olduğunu TV’de ifade etti.

OPERASYONU BAŞBAKAN YAPTI

Başbakan ‘Oğlum Bilal’in üzerinden bana ulaşmaya çalışıyorlar’ dedi. O zaman toplum bunu kavrayamadı. Bugün o tablo çok daha net önümüzde duruyor. Savcıları ve polisleri değiştirdiler. Emniyet müdürlerini de yıldırım hızıyla değiştirdiler. Başbakan Aksaray Valisi’ni özel uçağıyla getirtti. İçişleri Bakanı yok ortada. Operasyonu yapan Başbakan.

ZARRAB 4 BAKANI TESLİM ALMIŞ

4 Bakanı teslim alan bir Reza Zarrab. O kadar teslim almış ki 4 bakanı. İçişleri Bakanı, Zarrab’a telefonda ‘Sana bir şey olursa ben önüne yatarım’ diyebilecek kadar kendini satmış bir adam.
Biz şunu bekledik. Başbakan çıkacak TV’ye ‘Yolsuzluğun üzerine sonuna kadar gideceğim’ diyecekti. O zaman biz de ‘Helal olsun. Böyle olur Başbakan’ diyecektik. Ama tam tersini yaptı.
Ve  ilk iş talimat verdi: Yargı kararlarını uygulamayın diye
Adalet Bakanı Müsteşarı savcıya telefon açıyor. Biz bunu açıkladık. Tutanağı açıkladık. Sonra öğrendik ki sadece müsteşar değil Adalet Bakanı da telefon etmiş.

Bunlar yetti mi? Fezlekeleri geldi. Fezlekeler bekledi sonra iade edildi. Adalet Bakanı’nın fezlekesi TBMM Başkanlığı’ndan geri iade edildi. Adalet Bakanı’nın fezlekesinin nereye gideceği belli olmadı. Bakanların yolsuzluk fezlekeleri siyasi iktidar tarafından hasır altı ediliyor. Değiştirdikleri savcıları bir kez daha değiştirdiler. Bu da ilk kez oluyor. Apar topar adli kolluk yönetmeliğini değiştirdiler. Önce haber vereceksin, sonra arama yapacaksın dediler. Ve Danıştay bu yönetmeliği iptal etti.

YASAL YOLLARLA ELDE EDİLEN DELİLLERİ YASALARLA YOK ETMEK İSTİYORLAR

Şimdi önemli bir adım daha atıyorlar. Yasal yollarla elde edilmiş delilleri yasalarla yok etmek istiyorlar

TUZLUKLARIN VERDİĞİ KANUN TEKLİFLERİ

Bunun için bir yargı paketi getirdiler. HSYK, MİT ve İnternet yasasını getirdiler.  Bunların hiçbiri Bakanlar kurulunda görüşülen yasa tasarıları değil Sayın Başbakan’ın tuzluk diye tanımladığı kendi vekillerinin verdiği kanun teklifleri.

ZAMANLARI YOK

Neden? Çünkü zamanları yok. Zamana karşı yarışıyorlar
Bunlar Cumhuriyet tarihinin en büyük yolsuzluk ve rüşvet operasyonunu kapatmak için yapılıyor.
Yolsuzluğun boyutu o kadar büyük ki bunu örtecek bez yok
Bunların bir bakanı var Babacan demiş ki ‘’Biz de olanı yabancılar anlamakta zorluk çekiyor’’ demiş
Onlar ahlaklı adamlar. Yolsuzluk oldu mu istifa eder.
Topluma, inanca saygısı var. Senin gibi saygısız değil ki bunlar

BEN BAŞÇALAN DEMİŞTİM

Bunlar olduğunda Erdoğan için özel bir deyim kullanmıştım Başçalan diye. Ama artık bugün anladık ki kendisi Başçalan. Dün internete düşen ses kayıtları tüm gerçeği ortaya koyuyor.

Hayatımın en üzüntülü gününü yaşıyorum. Allah kimsenin başına böyle bir şey vermesin."

MECLİS TV YAYINI KESTİ

Kılıçdaroğlu daha sonra Başbakan Erdoğan ile oğlu Bilal Erdoğan arasında 17 Aralık sabahı geçtiği öne sürülen ses kaydını dinletti.

Daha sonra konuşmasına devam eden Kılıçdaroğlu şunları söyledi:

"Hayatımın en üzüntülü gününü yaşıyorum. Allah kimsenin başına böyle bir şey vermesin.

Meclis TV dahil bazı kanalların bu görüntüleri kestikleri söyleniyor. Milletin vicdanına sesleniyorum. Çocuğunuz işsizse kendinize sorun, geçinemiyorsanız kendinize sorun. Bu yolsuzluğun üstü kapatılamaz. İlk defa dünyada bir hükümet devleti soymaya kalkıyor Başçalan diyorum. Bilinçli söylüyorum.

Üzüldüğüm oğlu. Oğlunu hırsızlığa ortak etti. Nasıl bir babasın sen. Manisa’da bir gencin çantasından ‘hırsız var’ diye bez çıkıyor. Savcı ne diyor ‘Başbakan’a hırsız diyorsun’ Savcıya sesleniyorum artık Erdoğan’ın hırsızlığı devlet sırrı kapsamından çıktı. Artık o öğrenciye hiçbir şey yapamazsın

BUNLAR YALAN DEMİYOR, MONTAJ DİYOR

Erdoğan ‘hırsızlık babadan evlada geçer’ diyordu.  Bugünü anlatıyor Bugün diyor ki ‘Bunlar montaj’ Benim ya da Bilal’in sesi değil demiyor. Bugün bir itirafta daha bulundu. Kriptolu telefonu dinliyorlar diyor. Bu nedir? Bu konuşmaların doğru olduğunu gösterir.

3-4 KANALDAN DOĞRULATTIK

Biz 3-4 kanaldan check ettik. Konuşmalar gerçek. Ağrı Dağı, Erciyes Dağı ne kadar gerçekse bu konuşma da o kadar gerçek. Daha arkası gelecek bunların öyle söyleniyor. Nasıl milletin yüzüne bakıyorsun. Ar damarı yok mu?  (HABER MERKEZİ)

ÖNCEKİ HABER

Erdoğan ve Gökçek\'i protesto eden ODTÜ\'lülere polis saldırısı

SONRAKİ HABER

EMEP: Erdoğan istifa etmeli ve yargılanmalıdır

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...