17 Şubat 2014 07:00

Keyfiyetin yasası

Şebnem AHİ*

Mecliste onaylanan yeni İnternet yasası, Cumhurbaşkanı da onayladığı takdirde Resmi Gazete’de yayınlanarak yürürlüğe girecek. Yasanın yürürlüğe girmesi ile sadece kullanıcılar değil, yayıncılar, yer sağlayıcılar, erişim sağlayıcılar gibi İnternet sektöründeki pek çok kişi ve şirket de hem ekonomik anlamda hem de ifade özgürlüğü ve haber alma özgürlüğü bakımından olumsuz etkilenecek.
Yasadaki düzenlemeler ise şöyle; Özel hayatın gizliliği ihlali söz konusu olan durumlarda, erişim engelleme kararı alınabilecek ve kararı mahkemeden önce Telekomünikasyon İletişim Başkanlığı 4 saat içinde verip uygulayabilecek. Gecikmesinde sakınca olan hallerde, kararı doğrudan başkan verebilecek. Bu noktada ihlalin varlığı, gecikmesinde sakınca olup olmadığı ve özel hayat kapsamında olup olmadığının değerlendirilmesi, hukuken mahkeme nezdinde incelenmesi gerekir iken, artık kurum ve başkanlık bu yetkilere sahip olacak. Diğer yandan kamuya mal olmuş kişiler hakkındaki bazı içerikler, her zaman özel hayat kapsamında değerlendirilmemelidir. Bu nitelikteki içeriğin yayınlanması ve halk tarafından bilinmesinde üstün kamu yararı söz konusu olabilir. Dolayısıyla her içerik özel hayat kapsamında değerlendirilir ve siteler kapatılırsa, hem haber siteleri bu haberleri yapmaktan kaçınacaktır hem de halk haberdar olması gereken pek çok önemli içerikten, bilgiden mahrum kalacaktır. Bunun sonucunda hem bilgi alma hakkı ve ifade özgürlüğü kısıtlanacak hem de bilgiyi elinde tutan, daha da güçlü hale gelecektir. Bu açıdan sansür aracı olarak da kullanılmaya oldukça müsait düzenlemeler söz konusudur.
Kişilik hakkı ihlal edilenler de artık erişime engelleme kararı alabilecek. Bunun için mahkemeye başvurulduğunda, hakime 24 saat içinde karar verme zorunluluğu getiriliyor. Hakim bu kararı verirken URL bazlı engelleme yapacak. Yani bir sitenin sadece bir sayfasını ya da bir bölümünü engelleyebilecek. Ancak her halükarda sitenin tümünü kapatma yetkisi de gerekli gördüğü takdirde hakime tanınmış. Mevcut kanunda kişilik hakkı ihlalinde erişime engelleme kararı alınmaz iken artık alınabilecek. Yasa bu açıdan da Avrupa’daki düzenlemelerin tam aksinedir. Avrupa’da eleştiri kapsamındaki içerikler ve yayınlanmasında kamu yararı olan içerikler; ifade ve haber alma özgürlüğü kapsamında kanunla korunmuş ve içerik çıkarma taleplerinin bu durumda reddedileceği düzenlenmiştir. Oysa bizim yeni kanunumuzla derhal siteler bu gibi durumlarda kapatılabilir hale gelecek. Ayrıca yasa, daha önce alınmış bir mahkeme kararıyla, aynı mahiyetteki bir başka site için erişim engelleme yapılabileceğini düzenliyor. Üstelik önceden alınmış mahkeme kararını yeni karar almadan başka bir siteye uygulayacak olan da Birlik. Oysa bu tür hukuki incelemelerin mahkeme nezdinde yapılması gerekir. Hatta kanunda bu durumda yeniden mahkemeye itiraz etme hakkı da düzenlenmemiş.
Erişim Sağlayıcıları Birliği kurulacak ve tüm erişim sağlayıcı firmalar bu birliğe üye olacak. Aksi halde faaliyet göstermeleri yasaklanacak. Erişim sağlayıcılar kendilerine gönderilen erişim engelleme kararlarını uygulamak zorunda. Aksi halde ceza uygulanacak. Yani tek elden denetim ve seri erişim engelleme uygulaması söz konusu. Yine bu firmalar için getirilen zorunluluk; URL bazlı engelleme için ve alternatif erişim yöntemleri bakımından engelleme yapabilmek için gerekli alt yapıyı masrafları kendine ait olmak üzere kurmak. Dolayısıyla hem artan mali yük kullanıcılara yansıyacak. Hem de DNS değiştirme veya VPN denen yöntemlerle de yasaklı sitelere erişilemeyecek. Diğer yandan URL bazlı engelleme için gerekli altyapı kurulduğunda, teknik olarak kişilerin İnternet’te sorguladığı her adres kaydedilmek zorunda olacağından, kişisel verilerin hukuken güvenliği ve gizliliği tehlike ile karşı karşıya kalacak. Nitekim İnternet üzerinde kullanıcı faaliyetlerinin kaydı, depolanması ve takibi fişleme ile sonuçlanabilir. Bunu yasaklayan herhangi bir madde olmadığı gibi kişisel verileri koruma kanunumuz da olmadığından İnternet’te artık her hareketin kaydedilmesi söz konusu olabilir.
Yer sağlayıcılar için de, yani hosting firmaları ya da sözlük, sosyal paylaşım sitesi gibi
-içeriği kullanıcılar tarafından sağlanan- site sahipleri için de kullanıcıların trafik bilgisini saklama süresi 1 yıldan 2 yıla kadar uzatıldı. Bu uygulama ile kişilerin hangi sitede ne kadar süre kaldığı bilgisi kaydediliyor olacak. Ayrıca yer ve erişim sağlayıcılar yeni kanunla sakladıkları tüm kişisel verileri, Başkanlık tarafından talep edildiğinde teslim etmekle yükümlü.
Yine yer sağlayıcılar kendilerine gönderilen içerik çıkarma talebini 24 saat içinde cevaplamakla yükümlü. Ki bu durum küçük çaplı şirketler bakımından hem mali olarak hem de iş yükü anlamında ciddi sorumluluk demek. İnternet aktörlerinin asıl faaliyetlerinin aksaması ve ekosistemdeki varlıklarının sona ermesi ile karşı karşıya kalınabilir. Tüm bu düzenlemeler, temel hak ve özgürlüklere aykırıdır ve  sansür aracı olarak kullanılmaya müsaittir, keyfi uygulamalara sebebiyet verecektir. Bu sebeple tasarının tümden reddi gerekir.
             
 *Bilişim Avukatı

Evrensel'i Takip Et