07 Şubat 2014 13:33

ÇENGELLİ İĞNE

Ben kendi hesabıma bu düello davetini geri çevirme niyetinde değilim. Ağız dalaşı tarzım olmadığına göre daveti kendi üslubumca kabul ediyorum. Kavgan varsa söze hacet kalmamıştır, çık meydana, al gardını. Herkese tavsiyem budur...

ÇENGELLİ İĞNE
Paylaş

Sen bana bunu dedindi de, ben sana şunu derim. Lafının altında kalacağıma, duvar altında kalayım daha iyi, tarzındaki incir çekirdeğini doldurmaz laf salatalarından bahsediyorum. Kullandığı kelime sayısı 300’ü geçmez tiplerin kendilerini gösterme çabası gibi gelmiştir bana. Çoğu kere de küfürleşmeye varır. “En hafifinden gösteririm gününü” saçmalığıyla biter. ‘Canın kavga istiyorsa yap be kardeşim’ diyesin gelir. Bakarsın tırsmış, kuyruğunu kıstırmış, kaçası gelmiş.
Ayın son günlerinde akbilimdekinden başka param kalmadığından, zorunlu ev hapsi mahkumiyetimin geçmek bilmez saatlerindeydim. Saat başı haberlere takılıp akreple yelkovanın birbirini kovalamasını biraz manidar kılmaya çalışmaktan öte yapacak işim de yok. Haberler, parasızlıkla kararmış gönlümü, zift siyahına ve de kıvamına getirmekte ama kader utansın moduna sığınıyorum. Kader de benim zayıflığımı duymuş, vurdukça vuruyor. Birbiri ardına zam haberleri, dolar yükselmiş, benzin çıldırmış. Meyve sebze kapımıza uğramayacakmış. Et yemeği unutup mercimeğin faydalarını hatırlamalıymışız. Bu şehre sevdalıymış da ondan başkan olmak istermiş. Çok sevmiş, öldürmüş. Aşkını artık tarih yazacakmış. Cinler emir vermiş, karını öldür diye, oturmuş plan yapmışlar. Elektrik tesisatını değiştirmiş, karısını öldürmüş.   
Koca haber bültenleri üç beş haberle biter mi; bitmez. Gelsin hükümetin imamıyla cemaatin imamı arasındaki ağız dalaşı. Araya muhalefetin imamı girmeye çalışsa da, onunki pek bir halsiz mecalsiz kalmakta. En garibi alt rütbeli müsveddelerin ağız dalaşındaki performansları imamlarınınkini geçti ya, bana da vay be demek kalıyor. Bu ne yalakalıktır beyler, herkes “jöleli bulut” kadar şanslı olamaz. Zaten o kadar kadro da yoktur zannımca. Baksanıza yeri değişen polisin, savcının, kadrosuzluktan yeri en az üç kere daha değişiyor. O buraya, şu şuraya. Dön baba dönelim, hacılara gidelim. Matematiksel varsayım hesaplarıyla, eski yerlerine dönmelerine kadar geçecek süre hesapları, havuz problemlerinin yerine, en kazık seçme sınavı soruları tarihine geçti bile. Ağızlardan akan salyalarınızı boşa jöle niyetine kullanmayın diyesi geliyor insanın. Ne fayda; seçimler yaklaştıkça baş ağrıtası dalaşmaları daha da gözümüze sokacakları garanti. İki lafın ortasında tüm tarafların birbirlerini halka havale etmesi sizce de manidar değil mi? İşin aslı, yok birbirimizden farkımız, bizimkisi göz boyama, yersen. Yemezsen…
Ben kendi hesabıma bu düello davetini geri çevirme niyetinde değilim.
Ağız dalaşı tarzım olmadığına göre daveti kendi üslubumca kabul ediyorum. Kavgan varsa söze hacet kalmamıştır, çık meydana, al gardını. Herkese tavsiyem budur. 

ÖNCEKİ HABER

Mutlu tablonun ağır işçisi kadın

SONRAKİ HABER

Yeniden kurulan hayatın tadı

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...