Sansür rejimi reddedilmeli

TBMM Genel Kurulunda bir haftadır görüşmeleri devam eden ve torba yasa teklifi içinde bulunan İnternet erişimi ile ilgili maddeler Mecliste kabul edildi. Yeni maddeye göre, İnternet ortamında yapılan yayın içeriği nedeniyle özel hayatının gizliliğinin ihlal edildiğini iddia eden kişiler TİB’e başvurabilecek ve içeriğe erişimin engellenmesini isteyebilecek. Bilişimciler, bilişim avukatları, siyasi partiler ve basın örgütleri konuyla ilgili yaptıkları açıklamada tasarının insan haklarını ihlal ettiğine dikkat çekti ve reddedilmesi gerektiğini vurguladı.

İNSAN HAKLARI İHLALİ

Yeni düzenlemeyi gazetemize değerlendiren Alternatif Bilişim Derneği üyesi Orkut Murat Yılmaz 2007 yılındaki internet yasasına atıfta bulundu ve o tarihte yapılan yasaklamalara ek düzenlemeler geldiğini söyledi. Yılmaz “Bu yasal değişiklikte anlatılan şeyler, daha önce yasalara uygun olmadan yapılıyordu, şimdi buna yasal bir kılıf ayarlanıyor. Bu hukuk dışı uygulamaları 2007 yılında biz AİHM’e taşımıştık. AİHM bu yasa için ‘insan haklarını ihlal ediyor’ diye karar verdi. Şimdi bu insan hakkı ihlalinin dozu daha da artırılmış durumda. Bu nedenle  bu yasaya  hem hukuki olarak hem de alanlarda eylemlere katılarak tepki göstermekte fayda var" dedi.

TASARININ REDDİ GEREKİR

Bilişim Avukatı Şebnem Ahi ise “Yeni tasarıda yer alan düzenlemelere göre, siteler hakkındaki erişim engelleme kararları çok daha kısa sürelerde alınabilecek ve mahkemeden önce TİB başkanı tarafından verilebilecek. Bu bakımdan keyfi ve hukuka aykırı uygulamalara kapı aralayacak yeni tasarı ile ayrıca kurulacak erişim sağlayıcıları birliği sayesinde verilen erişim engelleme kararları derhal tek elden uygulanabilecek ve uygulamayanlar cezalandırılacak. Tüm internet servis sağlayıcıları bu birliğe üye olmak zorunda olacak. Bu durum, küçük çaplı girişimlerin sonu demek. Diğer yandan engelli sitelere alternatif erişim yöntemleri ile erişmek de engellenecek. Yani DNS değiştirerek veya VPN üzerinden bu sitelere erişmek de mümkün olmayacak. Tüm bu düzenlemeler, Temel Hak ve Özgürlüklere aykırıdır ve  sansür aracı olarak kullanılmaya müsaittir, keyfi uygulamalara sebebiyet verecektir. Bu sebeple tasarının tümden reddi gerekir" dedi.

TGC: SANSÜR YASASI YÜRÜRLÜĞE GİRMEMELİ

Türkiye Gazeteciler Cemiyeti (TGC) Yönetim Kurulu yaptığı açıklamada “TBMM Genel Kurulu’ndan geçen “torba tasarı” içerisinde yer alan internet düzenlemeleri, başta ifade özgürlüğü ve basın özgürlüğü ile kişisel verilerin korunması hakkı olmak üzere birçok hakka müdahale niteliği taşımaktadır ve kesinlikle yürürlüğe girmemelidir” dedi. TGC “Yer sağlayıcılar da tüm trafik verilerini depolama ve TİB’in istediği zaman, istediği şekilde bu bilgileri iletmekle yükümlü hale gelmiştir. Ayrıca yer sağlayıcıların yükümlülüklerinin yönetmelikle belirlenmesinin yolu açılmış ve Anayasa’nın hak sınırlandırmasına yönelik kanunilik ölçütüne aykırı bir düzenleme kabul edilmiştir” denildi.

İNTERNET YAYINCILARI DERNEĞİ: YARGI BAYPAS EDİLİYOR

İnternet Yayıncıları Derneği Genel Başkanı Tayfun Sırman da yargının baypas edilerek yasaklamaların TİB'in keyfiyetine teslim edildiğini söyledi. Yazılı açıklamada “Dünya sıralamasında Suudi Arabistan, Çin, İran ve Vietnam gibi ülkelerle birlikte yer aldığımız 'İnternet Düşmanları' sıralamasında üst basamaklara tırmanıyoruz. Basın özgürlüğü ve ifade özgürlüğündeki kötü sicile internet özgürlüğünde de sahibiz. AKP hükümeti 2013 yılında TİB'in de bağlı olduğu Bilgi Teknolojileri İletişim Kurumu'na 1 milyar 510 milyon TL'lik dev bir bütçe ayırmıştı. Bu rakam iktidarını internete müdahale ederek ve telefonları dinleyerek korumaya çalışanların korkusunu gösteriyor. Yeni düzenlemenin sağladığı yetkiler AKP'nin korkusuyla birleştiğinde Türkiye'de interneti karanlık günler bekliyor.” denildi

CUMHURBAŞKANI GÜL’E ÇAĞRI

Türkiye Yayıncılar Birliği ise “Sonu gelmeyecek içerik engellemeler ve cezalarla internet haberciliği ve yayıncılığı ağır yara alacaktır. Yayınlama özgürlüğünü engelleyecek somut bir girişim olarak bu düzenleme Türkiye’de zaten tehdit altında olan internet özgürlüğüne son darbeyi vuracak, bu konuda en yasakçı ülkeler arasında yerleşmemize neden olacaktır”  dedi Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’e çağrı yapan Türkiye yayıncılar birliği düzenlemenin veto edilmesini istedi.

BASIN KONSEYİ: SANSÜRE DİRENECEĞİZ

Basın Konseyi'nce yapılan açıklamada, siyasi iktidara, internet haberleşmesine müdahale hakkı getiren  yasanın TBMM'de kabul edildiği belirtilerek, "Basın Konseyi olarak buna direneceğiz" denildi. Açıklamada, şu ifadelere yer verildi:

"Basın Konseyi'nin de aralarında bulunduğu, toplumun tüm kesimlerinden gelen tepkilere rağmen, sansürü yasalaştıran AKP hükümeti, bundan böyle duruşma olmaksızın yargıç kararıyla internet sitelerini kapatabilecek.

HÜKÜMET GERÇEKLERİ HALKTAN GİZLEMEYE ÇALIŞIYOR

CHP Genel Başkan Yardımcısı Umut Oran: Ülkemizde 40 milyon İnternet kullanıcısı, 40 bin haber sitesi, bu sitelerde çalışan yüzlerce çalışan var. Bu İnternet yasasıyla asıl amaç bu İnternet kullanıcılarının hayatlarını kolaylaştırmak değil, Erdoğan Hükümetinin rüşvet ve yolsuzluğa bulaşmışlığının üstünü örtmek. Bu yasayla halkın hafızasından, sosyal medyanın belleklerinden bu belge ve bilgileri silmek ve ortaya çıkacak yeni yolsuzluk ve rüşvet belgelerini engellemek istiyorlar.

HÜKÜMET YOLSUZLUKLARI ÖRTMEK İÇİN HER ŞEYİ YAPIYOR

EMEP Genel Başkanı Selma Gürkan: Hükümet bu yasayla TİB aracılığıyla sosyal medya üzerinde baskı ve sansür uygulama yönünde bir adım daha atmıştır.
Bu durum AKP hükümetinin, 17 Aralık’ta bir bölümü ortaya çıkan rüşvet ve yolsuzlukların üstünü örtmek uğruna her şeyi yapabileceğini bir kere daha göstermiştir. Yargı ve emniyette yapılan operasyonlar yetmemiş sıra sansüre gelmiştir.
Sansür baskıcı, zorba yönetimlerin başı sıkıştığında başvurdukları bir yöntemdir.
İnternet sansürüyle AKP hükümeti ve Başbakan Erdoğan’ın neyi hedeflediği daha iyi ortaya çıkar: Gerçekleri halktan gizlemek, yolsuzluk ve rüşvetin üstünü örtmek.
Ancak ne yaparsa yapsınlar AKP’nin gittiği her yerde “hırsız var” diye karşılandığı bir ortamda halkın gerçekleri öğrenmesinin önüne geçemezler.
Cumhurbaşkanı bu yasayı tereddütsüz veto etmelidir. Aksi halde bu sansüre Cumhurbaşkanı’da ortaklık etmiş olacaktır.
Ne sansür, ne de polis zoru AKP hükümetinin kirli yüzünü örtemeyecektir.
İşçiler, emekçiler, ezilenler, demokrasi ve barış güçleri olarak geleceğimizi bu haramilere bırakmamak için birleşecek; sansürün ve zorbalığın hüküm sürmediği gerçek bir demokrasiyi birlikte inşaa edeceğiz.
 

HÜKÜMET SANSÜR REJİMİ KURUYOR

HDP Eş Genel Başkanı Ertuğrul Kürkçü: Asıl mesele şudur: Hükümet birçok açıdan güvence altına almış olsa da sosyal medya karşısında  kendini aciz hissediyor. Bugün çıkan bu yasanın ne ulusal ne de uluslararası  anayasal durumla hiçbir uyumu görünmüyor. Bu yasa ya cumhurbaşkanı tarafından geri çevrilecek, ya da Anayasa Mahkemesi bu kararı bozacak. Hükümet de bu süre zarfında kendisini güvende hissedeceği bir sansür rejimi kurmaya çalışıyor

ZAMANLAMA MANİDAR

ÖDP Eş Genel Başkanı Alper Taş: Yasanın özü hükümetin kendisine yönelecek her türlü eleştiriyi özel hayata müdahale kisvesi altında sansürleme girişimidir. Bu yasanın özellikle 17 aralık yolsuzluk ve rüşvet olaylarının sonrasında gündeme gelmesi manidardır. (MEDYA SERVİSİ)

AB KOMİSYONU SÖZCÜSÜ: KARARIN AVRUPA STANDARTLARI SEVİYESİNE ÇEKİLEREK TEKRAR DÜZENLENMESİ GEREKİYOR

Avrupa Komisyonu bugünkü toplantısında Türkiye'deki yeni internet yasasını tartıştı. AB Komisyonu Sözcüsü Peter Stano, Türkiye'de gündeme gelen ‘internet yasası’nın vatandaşın bilgiye erişimini hükümetin kontrol edebileceğini ve bunun da ciddi endişe oluşturduğunu ifade etti.

Stano açıklamasının devamında Kararın Avrupa standartları seviyesine çekilerek tekrar düzenlenmesi gerekiyor, Avrupa Komisyonu da bu konuda Türkiyeli yetkililerle çalışmaya müsait dedi. (DHA)