04 Şubat 2014 08:47

Tunus'ta devrimci süreç devam ediyor

Halk Cephesinin bugün önünde duran acil görev; hedeflerini somutlaştırmak, örgütsel yapısını güçlendirmek ve halk saflarındaki varlığını genişletmek olmalıdır. Bu aynı zamanda; Tunus’u despotizmin, zincirlerinden kesin olarak kurtarmak ve halkın bugüne kadarki mücadelesinin ve fedakarlıklarının boşa gitmemesi anlamına gelmektedir.

Tunus\'ta devrimci süreç devam ediyor
Paylaş

Halkın Sesi*

17 Aralık 2010’da Sidi Bouzid’de patlak veren ve devrimle taçlanan bin Ali’nin devrilmesi sürecinden bu yana üç yıl geçti. Ancak bu süreç şimdiye kadar ne halkın ve devrimci güçlerinin yararına ne de bin Ali’nin eski rejiminin kalıntıları ile en Nahda ve ortakları gibi gerici güçlerin yararına olacak şekilde evrildi.

Diktatörlüğe ve despotizme ağır bir darbe vurarak özgürlüğünü elde eden Tunus halkı, henüz devriminin temel hedeflerini hayata geçirememiştir. Yani toplumun ve devletin; özgürlüğü ve sosyal adaleti garanti altına alacak yetenekte, demokratik bir şekilde, yeniden örgütlenmesi ve Tunus’un gerçek bir bağımsızlık ve özgürlüğe kavuşması hedeflerini henüz yerine getirememiştir. 2013 yılı, en Nahda hareketi ve ortaklarının din maskesi altında; baskı, terör, devlet olanaklarının parti çıkarları için kullanılması yoluyla ve devrimin kazanımlarına ve demokratik, kültürel, medeni kazanımlara saldırarak ya da bunları gerileterek yeni bir despotik rejim kurma çabaları ile devrimin en zorlu yılı olmuştur.

Ancak Tunus halkının ve demokratik ve ilerici güçlerinin direnişi, bu gerici güçlerin amaçlarını gerçekleştirmelerine engel olmuştur. Hatta Halk Cephesi, iki tane Kurucu Önderi Şükrü Belayid ve Muhammed İbrahimi ile Gafsa bölgesindeki önder militanlarından Muhammed Belmefti’nin katledilmeleriyle bu mücadelesinin bedelini ağır şekilde ödemiştir. Ancak buna rağmen, demokratik ve halkçı hareket, başında Ali Larayedh’in bulunduğu üçlü koalisyon hükümetini istifa etmek zorunda bırakmıştır. Aynı şekilde, hazırlanan anayasanın ilk yüz maddesi üzerinde sağlanan uzlaşma, gerici bir şekilde yorumlamaya müsait olan birkaç madde üzerinde açtıkları gediklere rağmen, despotik güçlerin başarıya ulaşamadıklarını göstermektedir.

Kuşkusuz mücadele henüz sonuçlanmamıştır. Bugüne kadar elde edilen kazanımlar, henüz sağlamlaştırılmamış sayılmazlar ve güçler dengesi de kesin bir şekilde demokratik ve ilerici güçler lehine ağırlık kazanmamıştır. Kazanımlarımız sadece, devrimi doğru bir mecraya sürmek için yeterlidir. Bununla birlikte, devrimin hedeflerinin gerçekleştirilmesi; bu amaçla mücadeleye atılacak güçlerin politik ve örgütsel yeteneklerine ve ayrıca halkın uyanıklığına, etrafında örülen manevraları başarısızlığa uğratmaya hazır olmasına bağlıdır.

Bu açıdan bütün bileşenleriyle birlikte Halk Cephesinin bugün önünde duran acil görev; hedeflerini somutlaştırmak, örgütsel yapısını güçlendirmek ve halk saflarındaki varlığını genişletmek olmalıdır. Zira bu aynı zamanda; Tunus’u despotizmin, geri kalmışlığın ve bağımlılığın zincirlerinden kesin olarak kurtarmak ve halkın bugüne kadarki mücadelesinin ve fedakarlıklarının boşa gitmemesi anlamına gelmektedir.

*Tunus Emekçileri Partisi tarafından yayınlanan Halkın Sesi gazetesinin başyazısı

ÖNCEKİ HABER

Ezidî aileler: AKP’li aşiret köyümüzü işgal etti!

SONRAKİ HABER

Yeni bir Kafkas Tebeşir Dairesi

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...