Kentsel dönüşüm can aldı

Hasan AKBAŞ
Ankara

Ankara Büyükşehir Belediyesinin tarihi bina ve sokaklarıyla bilinen Ulus’ta yürüttüğü kentsel dönüşüm projesi çalışmaları can aldı. Yıkılan 5 katlı bina yanındaki gecekondunun üzerine çöktü. Gecekonduda yalnız yaşayan ve koltuk değnekleriyle çorap satarak geçimini sağlayan engelli 68 yaşındaki Öcal Çetinkaya göçük altında kaldı ve yaşamını yitirdi. Çevredeki esnafın dükkanlarında da zararlar meydana geldi. Belediye, bir süredir bölgede Ulus Tarihi Kent Merkezi adıyla kentsel dönüşüm projesi uyguluyordu.

KONTROLSÜZ YIKIM!
Boşaltılan binadaki yıkımı, belediye adına taşeron bir firmanın yaptığı öğrenildi. Bölgede yaşayanların ifadelerine göre, yıkım çalışmaları sırasında bina çevresindeki dükkan ve evlere hiçbir uyarıda bulunulmadı.

GÖKÇEK’E TEPKİ
Yıkılan binanın hemen yanında ikamet eden Erkan isimli bir vatandaş, çevredeki dükkan ve evlerde kameraların bulunduğunu ve bu kameraların belediye yetkilileri tarafından sökülmek istendiğini öne sürdü. Erkan, “Yeni rant alanı olarak buraları belirlediler. Tek bildiğim şey, Melih Gökçek’in burayı çok önemsediği” diye konuştu.
Kurtarma çalışmaları sırasında bölgedeki vatandaşlar da durumu, “Gökçek istifa” sloganlarıyla protesto etti.

PROJE VE KARAR OLMADAN YIKIM
Şehir Plancıları Odası Ankara Şube Başkanı Orhan Sarıaltun, konuya ilişkin evrensel’e açıklamada bulundu. Sarıaltun, bölgenin İsmetpaşa, Hıdırlıktepe Mahalleleriyle birlikte kentsel dönüşüme tabi tutulduğunu, ancak belediyenin buraya dair hiç bir plan ve kararının olmadığını söyledi. Yıkım ve yapılacak kentsel dönüşüme ilişkin projelerin belediye meclis kararlarınca yahut deklare edilen bir kararla belirlenmediğini ifade eden Sarıaltun, “Bölgenin kentsel dönüşüme ihtiyacı var. Ancak bu bölgede iyileştirme ve daha iyi konutlar ortaya koymak için plan ve projeler geliştirilmesi gerekiyor. Yaşananların hepsi belediyenin alelade, gelişi güzel olarak giriştiği projelerden bir tanesidir” dedi. Sarıaltun, Ankara’da son zamanlarda köprü, ev ve yol çökmelerdeki artışın sebebinin de bu olduğunu söyledi.

MECLİSE TAŞINDI
CHP Ankara Milletvekili İzzet Çetin de konuya ilişkin İçişleri Bakanı Efkan Ala’nın yanıtlaması talebiyle Mecliste soru önergesi sundu. Çetin önergesinde, kamu yararına olmayan kentsel dönüşüm projeleri için gerekli hukuki altyapının tamamlanıp tamamlanmadığını, söz konusu binanın yıkımı için ilgili ve yetkili kamu birimlerinden gerekli izinlerin alınıp alınmadığını sordu. Çetin ayrıca, mahallede evlerini terk etmeyen bazı mülk sahiplerine karşı tehdit ve şantajların yapıldığını da iddia etti. Çetin, Bakan Ala’ya “Bizzat Ankara Büyükşehir Belediyesi tarafından kimliği bilinmeyen kişilere maddi menfaat sağlanarak direnenlerin evlerinin yakıldığı iddiaları doğru mudur? Bu konuda mahkemelere intikal eden olaylar var mıdır” sorusunu yöneltti. 

‘YÜRÜTMEYİ DURDURMA KARARINA UYULMADI’

Olaya tepki gösteren mahalle halkı 14.01.2014 tarihinde 16'ncı İdare Mahkemesi'nce verilen yürütmeyi durdurma kararına taşeron firmaların uymadığını dile getirdiler. Göçüğün yaşandığı 5 katlı binanın dün itibariyle kolonlarının kesilmeye başlandığını ve kontrolsüz şekilde sürdürülen yıkım çalışmasının bugün sabah saatlerinde de yapıldığı sırada göçüğün meydana geldiğini söyleyen mahalle halkı, “Binanın yıkımının 4 gün de tamamlanacağı bize söylendi. Dün yıkımına başlanan binanın etrafında kesinlikle hiçbir güvenlik önlemi alınmadı ve bugün sabah saatlerinde çalışma devam ederken 35 yıllık bina aniden çöktü” şeklinde konuştular.

KENTSEL DÖNÜŞÜM İNŞAATININ İSKELESİNDEN DÜŞÜP YARALANDI

Öte yandan bir kişinin yaşamını yitirdiği göçüğün meydana geldiği binaya yüz metre ileride, yine Kentsel Dönüşüm kapsamında inşaatı süren bir binada çalışan işçilerden biri iskeleden düşerek yaralandı. Adı öğrenilemeyen işçi ambulansla hastaneye kaldırıldı.

'ÖNLEM ALMADAN YIKIM YAPMAK ADET HALİNE GELDİ'

Mimarlar Odası Ankara Şube Genel Sekreteri Tezcan Karakuş Candan olay yerinde yaptığı açıklamada, “Burası Hıdırlıktepe Atıfbey İsmet Paşa Kentsel Dönüşüm Alanı ile Ulus Tarihi Kent Merkezi yenileme alanı çalışmaları arasında kalıyor. Büyükşehir Belediyesi olağanüstü hallerde ve savaş döneminde uygulanan acele kamulaştırma yöntemiyle buralarda hızla yıkımlara başladı. Bu bölgede daha öncede yaptığımız incelemelerde tamamen mafyavari yöntemlerle insanlar tehdit edilerek yürütülen bir kentsel dönüşüm süreci işliyor” dedi.
İnsana değer verilmeyen bir süreçle karşı karşıya bulunulduğuna dikkat çeken Candan, şunları ifade etti:

“İnsanlara haber verilmeden, etrafından yaşam devam ederken önlem almadan insanlara haber vermeden yıkım yaparsanız, aynı zamanda vahşet yaparsınız. Bugün bu önlemler alınmış olsaydı bir vatandaşımız hayatını kaybetmeyecekti. Bunların gözünün rant bürümüş, direniş olmasın diye de önceden haberde vermiyorlar. O bölgede halkın açtığı onlarca dava devam ediyor. Ankara Büyükşehir Belediyesi, yıkımdan önce tespit çalışması yapsaydı şu an hayatını kaybeden vatandaşımız olmayacaktı. Büyükşehir Belediyesi Hacıbayram’da yürüttüğümüz tespit çalışmalarında inceleme gezisi yaparken içi dolu bir kahvehanede yıkıma başladı ve kafamızın üstünde kahvehane camları patladı. İnsan hayatı hiçe saymaya devam ediliyor. Büyükşehir Belediyesi hiçbir önlem almadan yıkım çalışması yapmayı adet haline getirdi. Bölgede görüyoruz ki yıkımdan sonra tehlike devam ederken, hala önlem alınmış değil, tek bir yetkili bile burada yok. Gençler molozların üzerinde yürüyor, mahalleli bundan sonraki yıkımlar için tedirgin ve kendilerine hiçbir bilgilendirme bulunmadan yıkıma başlandığını anlatıyor. Zaten bilgilendirmede bulunmuş olsalardı bir vatandaşımızı ihmalkarlık nedeniyle kaybetmezdik. Kentsel dönüşüm Afet yasası ile birlikte kentsel yıkım demektir. Bu zihniyetle daha çok yapay afete davetiye çıkartılır. Üzerimize düşeni yapacağız ve Büyükşehir Belediyesi hakkında suç duyurusunda bulunacağız. ” (ANKA)