30 Ocak 2014 06:00

Bilim insanlarından TAEK'e cevap: O suları için diyen biri var mı?

Manisa Köprübaşı’daki eski uranyum madeninden yayılan radyasyon kirliliği ile ilgili evrensel’in gündeme getirdiği haberlerin ardından TAEK’in bölgede yaptığı ve ‘normal’ bulduğu ölçümlere bilim insanlarından itiraz geldi.

Bilim insanlarından TAEK\'e cevap: O suları için diyen biri var mı?
Paylaş

Özer AKDEMİR
İzmir


Manisa Köprübaşı’daki eski uranyum madeninden yayılan radyasyon kirliliği ile ilgili evrensel’in gündeme getirdiği haberlerin ardından TAEK’in bölgede yaptığı ve ‘normal’ bulduğu ölçümlere bilim insanlarından itiraz geldi.

Geçtiğimiz hafta boyunca kamuoyunda çeşitli yönleriyle tartışılan Köprübaşı’daki eski uranyum madeni kaynaklı radyasyon kirliliği ile ilgili TAEK ve AKUT yetkilileri çeşitli ölçümler gerçekleştirdi. Kasar köyü civarında ölçümler yapan yetkililer, bölgeden su ve toprak analizi için örnekler de aldı. TAEK Uzmanı Dr. Halil Demirel basına yaptığı açıklamada “Burası bir uranyum cevheri, uranyumun yatağı. Doğada olması gereken değerler” dedi. Demirel, Manisa’da, Köprübaşı’da ve Kasar köyünde yaptıkları ölçümlerde 35 nanosievert radyasyon ölçtüklerini belirtirken, madenin olduğu alanda ise radyasyonun 400-500 nanosievert ölçüldüğünü dile getirdi. Demirel, bu değeri de “Olması gereken bir değer” olarak yorumladı.

KÖY MUHTARININ DERDİ BAŞKA!

TAEK yetkililerinin bu açıklamalarının ardından basına açıklamalarda bulunan Köy Muhtarı  İbrahim Kırılmış ise, basında çıkan haberlerden sonra köydeki halk sağlığının tehlikede olmasından değil, köydeki emlak değerlerinin düşmesinden yakındı. Radikal gazetesi de konuyla ilgili haberinde “Manisa emlak piyasası rahatladı: Uranyum normal” başlığını attı.

TAEK, TÜBİTAK RAPORUNU TANIMIYOR

TAEK’in ölçtüğü en yüksek değer olan 500 nano-sievert’in 0.5 micro-sievert’e denk geldiğini belirten Amerika’da yaşayan Nükleer Enerji Profesörü Prof. Dr. Hayrettin Kılıç, “Bu da benim İstanbul-İzmir-Marmaris-Antalya-Mersin Adana’da ölçtüğüm averaj fon radyasyonunun (0.1 micro-sievert-saate) yaklaşık beş katı. Dr. Enver Yaser Küçükgül’ün bölgede ölçtüğü 16 micro-sievert saat. İki ölçüm arasında büyük fark var” dedi. Kılıç, TAEK’in açıklamasında Prof. Dr. Ahmet Şaşmaz’ın TÜBİTAK adına yaptığı rapordaki bulguları ve alınması gereken önlemleri tanımadığının görüldüğünü ifade etti.

O SULARI İÇİN DİYEN BİRİ OLSA

2008 yılında TÜBİTAK’a ilettiği raporu geniş yankı uyandıran Fırat Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ahmet Şaşmaz, TAEK’in ölçümleri ve açıklamaları ile ilgili şunları dile getirdi; “Her türlü problemi çözmüşler. Sanırım bizlere söyleyecek bir şey bırakmamışlar. Eğer sular temiz ve zararsız ise keşke ‘o suları için’ diyebilen birileri de olsaydı.” Şaşmaz, “Köprübaşı projesini daha geniş kapsamlı olarak TÜBİTAK kapsamında yeniden çalışmak istiyorum” dedi.

Yapılan ölçümlerin hiçbirisinin Prof. Dr. Ahmet Şaşmaz’ın raporunun yerini tutmayacağını ifade eden Radyolog Dr. Alper Öktem, “O çalışmada toprakta, suda, bitkide radyoaktif maddeler miktarı ppm cinsinden verilmiş ve bunlar normal kabul edilen değerlerin üstünde. Biz TAEK’le yarış yapmıyoruz. Mihenk taşı Ahmet Bey’in çalışmasıdır” dedi. TAEK’in “Hindistan, İran gibi yerlerde benzer doğal radyasyonlu alanlar var” sözlerine de değinen Öktem, “Normal olmayan nedir? Uranyumu yerin altından çıkartmışlar. Doğal yerini kaybediyor. Rüzgar savuruyor, yağmur suyu götürüyor, her yana yayılıyor, bulaşıyor.”

MEVKİ HEMEN TECRİT EDİLMELİ

TAEK’in sayılarının doğru kabul edilmesi halinde Köprübaşı’daki radyoaktivitenin ‘normal’ olduğunu savunan Prof. Dr. Tolga Yarman, Dr. Küçükgül tarafından ölçülen 16 mikrosievert değerini “Bu miktar, olağana göre hafif yüksek, ama ‘kritik sınırın’ çok altında. Röntgen filmi çektiren herkes, yuvarlak olarak bu kadar radyasyon alır” diye yorumladı. Yarman, acil alınması gereken önlemlerle ilgili olarak ise, öncelikle doğru verileri bilmek gerektiğini belirterek; Orada, yer yer ‘olağandışılıklar’ olduğunu anlıyorum. Ancak bunun kritik eşiğin hayli altında olduğunu düşünüyorum. Yine de, çocuklar ve bilhassa hamile kadınlar için, önlemsiz durmamak gerekir. Daha önce de söyledim: Söz konusu mevki, tecrit edilmeli.”

ÖNCEKİ HABER

Hunko: Patriot gerekçesi oldukça komik

SONRAKİ HABER

Olan küçük üreticiye oldu

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa