24 Ocak 2014 06:00

Karne başarısı hayat başarısı değildir

Uzman Psikolog İrem Can Esenkaya, çocuğunun karnesinde kırık görebilecek velileri uyarıyor: “Akademik başarı ile hayat başarısı ilişkisinin çok düşük olduğunu veliler kendilerine hatırlatmalı ve kendilerini gerçek dışı kaygılara sürüklememeli.”

Karne başarısı  hayat başarısı değildir
Paylaş

16 milyon öğrenci bugün karne alacak. Hem öğrenciler, hem de velilerin merakla beklediği karne dönemi, notları düşük bazı öğrenciler için bir kabusa dönüşebiliyor. Karnelerinde kırık not olan öğrenciler, aileleri tarafından cezalandırılacaklarını, kendilerine bağırılacağını düşünerek karne notu hakkında yalan söyleme, aşırı kaygı gibi tepkiler verebiliyor. Uzmanlar ise bu konuda özellikle velilere uyarıda bulunuyorlar.

Uzman Klinik Psikolog İrem Can Esenkaya, karne başarısının hayat başarısını ölçmeyeceğine dikkat çekti. Psikolog Esenkaya, “Anne babalar, düşük karne başarısına kızmak yerine, yapıcı yaklaşarak karnede yaşanan başarısızlığa neyin neden olduğunu çözmek için adım atmalı. Bu yapıcı yaklaşımla, öğrenci hem aile desteğini hissetmiş olur, hem de problem çözmeye dair olumlu bir rol modeli gözlemlemiş olur” dedi.
 
KIRIK NOT İÇİN CEZA ÇÖZÜM DEĞİL 

Psikolog İrem Can Esenkaya, okul başarısızlığının, özel öğrenme güçlüğü, depresyon, aile içi iletişim problemleri, çocuğa karşı olan tutumlarda ya da aile genelinde disiplinsizlik, ya da bir derse karşı olan “Bu konuda başarılı olamayacağım” düşüncesinden de kaynaklanabileceğine dikkat çekti. “Kötü bir karne ile karşılaşan ebeveyn bunu bir felaket olarak değil, bir uyarı işareti olarak görüp, çocuğun hangi alanda desteğe ihtiyacı varsa bunu tespit ederek, gerekli kaynaklara yönlendirebilir” diyen Can Esenkaya, öğrenme bozukluğu ya da ders tutumları gibi konularda çocuğun bireysel terapiye yönlendirilebileceği gibi, aile ile ilgili olan sorunlarda, aile terapisinin çocuğun sorunlarının çözümünde yararlı olabileceğini vurguladı.

PROBLEMİN NE OLDUĞUNA ODAKLANILMALI

“Karnedeki notları düşük olan bir öğrenciyi cezalandırmak ya da çocuğun başarılı olamayacağını düşünmek yerine, problemin ne olduğuna odaklanmak, daha yapıcı bir sonuç verecektir” diyen Can Esenkaya, ailesinin düşük karne başarısına kızmak yerine bunu düzeltmek üzere yapıcı faaliyetlere geçtiğini gören çocuk veya ergenin hem aile desteğini hissedeceğini hem de problem çözmeye dair olumlu bir rol modeli gözlemlemiş olacağını ifade etti.

KÖTÜ KARNEYLE KARŞILAŞINCA NE YAPMALI?

* Fazla cezalandırıcı olmak ve sert tepki göstermek, kızmak, bağırmak gibi çocuğun okuldan soğumasına ve kendisini değersiz hissetmesine sebep olabilecek davranışlar yerine karne başarısızlığı, yolunda gitmeyen bir şeylerin sinyali olarak görülüp, yapıcı bir şekilde düzenlemeye gidilmelidir.
* Karne zamanı alınması vaat edilmiş ödüller, çocuk, ortak karar verilen bir başarıya ulaştıktan sonra alınmak üzere ertelenmelidir. Örneğin karnesinde Türkçe notu 3 olan çocuk üst üste 2 Türkçe sınavından 80 üzeri alana kadar söz verilen hediye alınmamalıdır. Ne zaman alınacağına dair anlaşma, çocukla ailenin vereceği “gerçekçi” bir zaman olmalıdır.
* “Sen böylesin zaten” gibi bir yaklaşımdansa “Daha iyisini yapabilirsin, bunun için nelere ihtiyacın olduğuna bir bakalım” yaklaşımını benimsemek gerekir.
* Nerelerde zorlandığını anlamaya çalışmak, bunun için gerektiğinde bir uzmandan destek almak gerekebilir. Sorunların kaynağında okulun mu, ailenin mi ya da çocuğun kendi zorlanmasının mı olduğu tespit edilmelidir.
* Çocuğun başarısızlığının kaynağını tespit etmek için rehberlik servisinden yardım alınabilir. Çocuk terapiye götürülmeye karar verilirse, terapist ve rehberlik servisi arasında koordinasyon sağlanmalıdır.
* Akademik başarı ile hayat başarısı ilişkisinin çok düşük olduğunu veliler kendilerine hatırlatmalı ve kendilerini gerçek dışı kaygılara sürüklememelidir.
* Çocuğun kendilik değerinin başarılı ya da başarısız notlarıyla anlam bulmadığı, veli için onun her şartta değerli olduğu hissettirilmelidir.
 

ÖNCEKİ HABER

Kültür Sanat-Sen’den teşvik ödemelerindeki gecikmeye tepki

SONRAKİ HABER

\'Yıllarca kanser korkusuyla yaşadım\'

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...