Güllüce’nin Gülistan’ı
Mevlüt AYDIN
Eski Tuzla Belediye Başkanı, yeni Çevre ve Şehircilik Bakanı İdris Güllüce... Hey gidi günler hey! İdris Güllüce’nin Tuzla Belediye Başkanlığının ikinci dönemiydi. Bir gün Tuzla istasyonu civarındaki bir kahvehanede otururken İdris Güllüce, tedbili kıyafetle yanında birkaç adamla içeri girdi ve doğruca mekan işleticisinin yanına giderek masasına oturdu. Hal hatır sorarak ona “İşte hep seçim zamanı gelecek değiliz ya bir de geçim zamanı gelelim” dedi. Bir süre sonra bizim masadakiler de sohbete dahil oldular, herkes bir şeyler söyledi. Ben de kahveciyi yanındayken ona şikayet ettim. Zira kahvehane özellikle çay ocağı çok kirliydi. “Burayı özellikle sağlık açısından denetleyip en azından bir uyarı yapmanız gerekmez miydi?” diye sordum. “Ne yani esnafımız ekmek yemesin mi kardeşim?” cevabını aldım.
O dönem belediyelerde işten atmalar yoğunlaşmış, taşeron çalıştırma gizli-açık uygulanmaya çalışılıyordu. Elimdeki Evrensel gazetesinde Gebze Belediyesinden (o zaman Refah Partisi vardı) atılan işçileri ve onların direnişini yazan yazıyı gösterdim. Onun yanıtı da “Bak sokaklarda çöp dağları görebiliyor musun? Demek ki taşeronla daha iyi hizmet veriliyor” oldu. Başkanın yanındaki adamlarından biri kulağıma eğilerek “Yanlış gazete okuyorsun kardeşim” dedi. Ben de onlara dönerek “Sizlerin de bu gazetiyi okumanızı isterim, aynı zamanda belediye makamına alınan günlük gazetelere Evrensel’i de katsanız sizin için yararlı olur” ricasını ilettim.
Aradan zaman geçti Tuzla “Gülistan” olacak kampanyası başlattı beldiye. Öyle bir kampanya ki etkilenmemek elde değildi. Gül hakkında paneller, etkinlikler, yarışmalar, şiir kitapları ve şiir dinletileri vs. Birkaç ay sonra bir de baktık ki belediye temizlik işçilerinin üzerinde “Gülistan Temizlik” yazan taşeron şirket adı var. Artık “Gülistan” yaygarasının ne menem bir şey olduğu anlaşıldı. Ondan sonra çok sayıda işyerinin binanın vs. adı Gülistan oldu. Doğrusu ben bile etkilendim. O zamandan sonra gül sever bir insan oldum. Yetiştirdiğim gülleri eşe dosta arkadaşlara dağıtıyorum.
Ben de sezon 1 Mayıs’la başlar. Geçen yıl 1 Mayıs sabahı Deri-İş Sendikasının işçilerine dağıttım. Onlar da polis gazı yiyerek geri döndüler. Ama belediyede her sezon gülleri, laleleri, çiçekleri ihaleye veriyor. Fark bu olsa gerek. Bir de imam hatip okulunda her ilkbahar gülle ilgili yarışmalar yapılıyor. Yani oralarda çok iyi tutturdular bu işi.
Tuzla’nın bir zamanlar popüler kent olması “Gülistan” sayesinde değil ne yazık ki, tersanelerde yaşanan yoğun iş cinayetleri sayesinde oldu. Zaman çabuk geçiyordu bir taraftan “Kadir mevlam verdikçe veriyordu. Bir kere yürü ya kulum demişti”. Basamaklar çok hızlı çıkılarak bakanlıkla taçlandırıldı. Şimdi Tuzla’ya yukarıdan bakıldığında her tarafında inşaat vinçlerinin yükseldiğini görüyoruz. Öyle ki sanki binaların tepesinde asılı birer helikopter gibi duruyor vinçler. Onlardan birisi de benim evin bitişiğinde duruyor. Orası Tuzla Belediyesinin tam karşısı, güzel bir bahçeydi. Milli Emlak’ın olduğu söyleniyordu. Şimdi bilmem kaç yıllığına kiralanmış diyorlar. Bütün ilkbahar, yaz ve sonbahar aylarında oralarda yöre derneklerinin etkinliklerini düğün, nişan, sünnet ve mevlit okutma gibi etkinliklere ev sahipliği yapıyordu. Geçtiğimiz ağustos ayının başında Mecliste bir gece parkların ve SİT alanlarının turizme açılması kanunu veya benzeri bir şey tartışılarak onaylandı. O gecenin sabahında, bu bahçeye iş makineleri girdi. Daha öncesinde ne hikmet ise buradaki ağaçlar birer ikişer kuruyordu ve kuruyanı da kesiyorlardı. Göze çarpan bir kurumuş ağaç vardı onu sordum bir yetkiliye bana “İzin verilmeden kesemeyiz” cevabını verdi. Şimdi söylenen oraya turizme yönelik bir otel yapılacağıdır. Konunun başına dönersek Tuzla’nın Gülistan değil çok iyi bir betonistan olduğu görülecektir. Öyle bir betonistan ki Türkiye genelinde olduğu gibi her tarafından rantın, yağmanın, talanın, rüşvetin, yolsuzluğun ve kara paranın ortalığa saçıldığı, işçi ve emekçilerden çalınan alın terlerinin ayakkabı kutularına doldurulduğu bütün dikenleri ayaklarımıza, ellerimize hatta gırtlağımaza kadar bir betonistan.
Evet şimdi Sayın İdris Güllüce kalkıp da ben bütün Türkiye’yi Gülistan yapacağım derse şaşırmamak gerek. Ne de olsa tecrübe konuşacak.
*Tuzla/İstanbul
Evrensel'i Takip Et