B.E’nin anne ve babası AİHM’e gitti

Gezi direnişi sırasında başına isabet eden biber gazı fişeğiyle yaralanan 14 yaşındaki B. E. nin anne ve babası etkin bir soruşturma yürütülmediği gerekçesiyle AİHM’e gitti.

CHP Tunceli Milletvekili Hüseyin Aygün, Gezi direnişi sırasında başına isabet eden biber gazı fişeğiyle yaralanan ve Okmeydanı Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde yaşam mücadelesi veren 14 yaşındaki B. E.nin annesi Gülsüm E. babası Sami E. ve esnaf Sunay Yıldız ile birlikte TBMM’de basın toplantısı düzenledi.

Aygün, B.E.’nin 191 gündür komada olduğunu belirterek, “B.E., Gezi direnişinin içinde devletin düşman olarak gördüğü bir mahallede sabah ekmek almaya giderken polis tarafından nişan alınarak başından vuruldu ve 3 mevsimdir komada, gözlerini açmadı, annesinin elini tutmadı. B.E. vurulduğundan 9 gün sonra avukatı suç duyurusunda bulundu ama şu ana kadar tek bir polisten ifade alınmadı” diye konuştu.

‘ETKİN BİR SORUŞTURMA YÜRÜTÜLMEMEKTEDİR’

B.E.’nin babası Sami E. de, 25 Haziran’da B.E.’yi vuran polislerin bulunması ve cezalandırılması için suç duyurusunda bulunduklarını belirterek şöyle dedi:
“Bütün bu süreç B.E.’yi vuran polislerin bulunması için gerçek bir çaba harcanmadığının, tanıklara sorulan soru ve savcının diğer birimlerine yazılan yazıyla suçlu polisleri aklama yönelik bir girişim olarak görülmektedir. Etkin bir soruşturma yürütülmemektedir. Polisin şüpheli olduğu soruşturmada yine polis tarafından yapılacak işlemler suçlunun açığa çıkarılmasını engellemeye dönük işlemler olacaktır. Bu nedenle yargısal sürecin tamamlanmasını beklemeksizin AİHM’e başvurusu yapılacaktır."

‘BABA GÖZYAŞLARINI TUTAMADI’

Basın toplantısında gözyaşlarını tutamayan Sami E., “Bu emri veren Başbakan Erdoğan, kendisi benim çocuğumu vuran polisleri çıkarsın. Benim çocuğum kime ne yapmış, nerede bir eylem yapmış? 14 yaşındaki çocuğu 191 gündür hastanede yoğun bakım ünitesine mahkum ettiler. Bizim beklediğimiz gibi çocuklarını, yakınlarını doktorun ağzından çıkacak iki kelimeye hiç mahkum kalmışlar mı? Biz kime ne yaptık? Aynı şekilde çocuğumu istiyorum. Kim benim çocuğumu vurduysa yargılansın” dedi.

‘EKMEK ALMAYA GİDİYORDU’

Ok Meydanı’nda bir çay bahçesinde çalışan Sunay Yıldız da, “16 Haziran günü sabah saat 6.30 civarında Ok Meydanı’nda da eylemler vardı. B.E.’yi gördüm. Nereye gidiyorsun dedim, ekmek almaya gidiyorum dedi. Beraber yürüdük. Saat 07.00 sularıydı, ara sokaklardaydık, sürekli gaz bombaları atılıyordu, B.E.’nin anlık, kafasını çıkarmasıyla, direkt hedef alarak kafasından vurdular. 20 dakika sonra araç bulabildik, hastaneye getirdik. Bu süreç içerisinde polisin telefonlu tacizlerine maruz kaldım” dedi.

‘BURADA ONUN ÇOCUĞU OLSAYDI NE YAPARDI?​”

B.E.’nin  annesi Gülsüm E. de, “Her gün gidip de o kapının önünde beklemek o kadar kötü ki, içeriden gelen bir haber” diyerek şöyle devam etti:
“Benim çocuğum lise 1’e başlayacaktı. Benim çocuğumun lisede olması gerekiyordu, yoğun bakımda değil, arkadaşları oynuyorlar, sokaklara bakıyorum, benim çocuğum yok, neden benim çocuğum yoğun bakımda? Başbakan’a da soruyorum, hepsine…Burada onun çocuğu olsaydı ne yapabilirdi? Benim yerimde onlar olsaydı ne yaparlardı?
Bu adalet sadece bize mi yok. Benim çocuğum ne yaptı? 14 yaşında bir çocuk.

Yolsuzluk var, ne güzel savunuyorlar kendilerini…Milletvekilleri, çocukları için neler yapıyorlar. Ben ne yapayım. Zenginsen adalet de var.

Onun da giyeceği 5 metre kefen, ben de… O da gidecek 1 metre şeye, ben de. Ben kabul olurum da acaba onu Allah kabul eder mi? Herkesin bedduası onun üstünde.
Başbakan, İçişleri Bakanı’ndan Emniyet Genel Müdüründen, Vali’den şikayetim orada. Vuran kişi meydan da yoksa, vurduran kişi meydan da, belli…”
“AİHM’e bir başvurunuz oldu mu?​” sorusuna da Gülsüm E., “Evet, oldu” yanıtını verdi. (Ankara/ANKA)