Barzani ile Salih Müslim Cumartesi görüşecek

Rojava'daki sorunlar nedeniyle aralarında kriz çıkan Federal Kürdistan Yönetimi ve Rojava'da geçici yönetim ilan ettiğini açıklayan PYD arasındaki buzlar erimeye başladı. Erbil'de bulunan Diyarbakır Bağımsız Milletvekili Leyla Zana ve Diyarbakır Büyükşehir Belediye Başkanı Osman Baydemir'in yürüttüğü arabulucuk girişimi sonucu Mesut Barzani'nin yarın Avrupa'dan Erbil'e gelecek olan Salih Müslim ile Cumartesi günü geniş kapsamlı toplantı yapacağı belirtildi. Zana ve Baydemir'in de hazır bulunacağı toplantıya, PYD yanlısı olarak bilinen Batı Kürdistan Halk Meclisi ve Barzani yanlısı olarak bilinen partilerin oluşturduğu Suriye Kürtleri Ulusal Meclisi üyelerininde yer alacağı öne sürüldü.

Barzani'nin açılış konuşması yapacağı toplantıda iki meclisin tüm üyeleri ile hazır bulunacağı ve aralarındaki sorunları masaya yatırarak, daha önce üzerinde anlaştıkları Erbil anlaşması ile kurulan Kürt Yüksek Konseyi'ni yeniden canlandırmaya planladıkları açıklandı.

MÜSLİM: TARİHİ MUTABAKATA VARDIK

PYD Eş Başkanı Salih Müslim, Rojava'daki Batı Kürdistan Halk Meclisi (MGRK) ve Suriye Kürtleri Ulusal Meclisi'nin (ENKS) bir araya gelip Kürt Yüksek Konseyi'nin (KYK) yeniden canlandırılması amacıyla Hewler'de bir araya gelmesinin tarihi bir adım olduğunu söyledi. Müslim, "Katkılarından dolayı PKK ve KDP'ye teşekkür ediyoruz" dedi.

Sterk TV'de katıldığı programda Hewler'de KDP ile PYD arasında yapılan görüşmelere dair bilgi veren Müslim, Kürt Yüksek Konseyi'nin 2012'den bu yana çalışmalarını yürüttüğünü ve çeşitli komiteler oluşturduğunu hatırlatarak son aylarda bazı partilerin olmamasının durumu gevşettiğini dile getirdi. KYK'nin yeniden canlandırılmasının Kürt halkı için kutsal bir şey olduğunu ifade eden Müslim, "Desteya Bilind'in yeniden canlandırılması halkın beklentilerinin yerine getirilmesi anlamına geliyor. İyi bir adımdır. Her iki taraf da çok büyük çabalar sarf etmiştir. Yakında gerekenleri yapacağız. Halkımızın birliği için bu çok önemli bir adımdır. Hewler'de bir süredir görüşmeler vardı. Tarihi bir mutabakata vardık. Katkılarından dolayı PKK ve KDP'ye teşekkür ediyoruz" dedi.

KCK'DEN TOPLANTIYA DESTEK AÇIKLAMASI

Erbil'de Cumartesi günü yapılması planlanan toplantı ile ilgili yazılı açıklama yapan KCK Yürütme Konseyi, PYD ve KDP arasında yapılacak görüşmelere siyasi destek verdi. KCK açıklamasında, şöyle denildi:

"“Bugün dört parçada Kürtlerin kalbi Rojava Kürdistan’da atmaktadır. Halkımız Rojava Devriminden büyük heyecan duymaktadır. Rojava halkının kahramanca direnişi, Rojava’nın özgürleştirilmesi ve kendi kendini yönetmesi dört parçadaki halkımızın özgür ve demokratik yaşam mücadelesini güçlendirmektedir. Ancak dört parçadaki halkımız Rojava’da birlik olunmaması ve devrimi zayıflatan yaklaşımlar nedeniyle kaygılar da yaşamaktaydı. Rojava’da birlik olmama ve bu konuda farklı yaklaşımlar sadece Rojava Devrimini zayıflatmıyor; ulusal birlik konusunda da olumsuzluklar yaratıyordu. Bu durum, Kürt halkının özgürleşmesini istemeyen siyasi güçleri de cesaretlendiriyordu. Bu durumu düzeltmek için Hareketimiz başından beri sorumlu davranmıştır.

Hem Rojava’daki siyasi güçler üzerinde etkisi olan güçlerin hem de Rojava’daki siyasi güçlerin bir araya gelmesi için çaba gösterilmiştir. PKK ile KDP arasındaki ilişki ve görüşmeler sonucunda Rojava’daki her iki meclisin bir araya getirilip Desteya Bilind’ın yeniden canlandırılması durumunun sağlanması önemli bir adım olmaktadır. Çünkü Rojava’da gerçekleşen büyük devrimin ve ortaya çıkan tarihsel fırsatın değerlendirilmesi konusunda tüm yurtsever güçlerin sorumluluğu bulunmaktadır. Bu açıdan Rojava’daki tüm yurtsever demokrat güçlerin de PKK ve KDP arasında gerçekleşen mutabakat gereği bir araya gelmesi ve ortak politika ve tutumlar belirlemesi Rojava Devrimi açısından çok önemli sonuçlar doğuracaktır.

Hiçbir eksiklik ve yetersizlik Rojava’da farklı davranmayı gerekli kılmaz. Bu açıdan büyük küçük tüm siyasi grupların bir araya gelerek tartışmaları, Desteya Bilind’ı canlandırarak daha önce tüm Kürdistan halkına verilen umudu yeniden güçlendirmeleri beklenmektedir. Bu konuda tüm güçler mütevazı ve gerçekçi olmalıdır.

ROJAVA’DA BİRLİK EN DOĞRU TUTUMDUR

Hewler’de bir araya geliş konusunda tarihsel sorumluluk ve köklü bir irade ortaya konmuştur. Son aylarda yaşanan Rojava devrimine karşı gösterilen farklı tutumlar, eksiklikler, zorluklar ve sıkıntılara rağmen sürekli Rojava halkı ve tüm parçalardaki halkımızın çıkarları düşünülerek hareket edilmiştir. Doğru yaklaşım ve tutumlarda ısrar edilerek halkımızın çıkarına olan yapılmaya çalışılmıştır. Bu açıdan Hewler’de bir araya gelecek Rojavalı siyasi güçlerin PKK ile KDP arasında en üst düzeyde sağlanan mutabakat çerçevesinde gerçekleşen bu buluşmaya gereken anlamı vermeleri ve Rojava Devrimini güçlendiren ve dünya karşısında birlik olunmasını sağlatan bir kararlaşmaya varmaları doğru olacaktır. Zaten 2012’deki ilk Hewlêr toplantısı da böyle bir mutabakat çerçevesinde gerçekleşmişti.

KCK olarak 2012’de gerçekleşen ilk Hewlêr toplantısının yapılması ve Desteya Bilind’in oluşturulması konusunda üzerine düşen bütün sorumlulukları yerine getirmiş, olumlu gelişmelerin sağlanması için gereken her türlü çaba gösterilmiştir. Bugüne kadar da Desteya Bilind’ın doğru bir yapılanma olduğu ve çalışması gerektiği konusundaki düşüncemiz değişmemiştir. Bu nedenle Hewlêr’de yeniden toplanması ve Desteya Bilind’in yeniden canlandırılması konusunda gerçekleşen mutabakat için de üzerimize düşen sorumluluk yerine getirilecektir. Güney Kürdistan yönetiminin de birinci Hewlêr toplantısı ve sonuçlarına sahip çıkarak Rojavalı siyasi güçlerin yeniden bir araya gelmesine ev sahipliği yapması, yapılacak görüşmelerin sonuç alıcı olmasını sağlatacaktır. Önceki bir araya gelişin ve Desteya Bilind’ta buluşmanın yarattığı olumlu sonuçlar ve ortaya çıkardığı olumsuzluklar da değerlendirilerek Rojava’da başarılı bir ulusal demokratik birliğin ortaya çıkarılacağına kuşkumuz yoktur.

CENEVRE KONUSUNDA ORTAK TUTUM ALINMALI

Bu açıdan Hewlêr’de yapılan toplantıya siyasi desteğimiz tamdır. Sayın Mesut Barzani’nin ev sahipliğinde yapılacak toplantı Rojava Devrimi açısından çok önemli sonuçlar yaratacaktır. Rojava Devrimi güçlenecektir. Eğer bu toplantıyla Desteya Bilind iradesinde devlete, muhalif güçlere ortak bir yaklaşım gösterilerek Cenevre konusunda ortak tutum alınır ve geçici ortak yönetim bu temelde güçlendirilirse Kürt sorununun çözümü ve Suriye'nin demokratikleşmesinde başat ve temel bir rol oynanacaktır.

Rojava’daki siyasi güçler başta olmak üzere tüm Kürdistanlı siyasi güçleri bu tarihsel dönemde sorumlu davranmaya ve halklarımızın beklentilerini karşılamaya çağırıyoruz. Bu temelde Hewlêr’deki buluşmaya başarılar diliyor, Rojava Devriminin arkasında olduğumuzu bir daha vurguluyoruz."

KRİZ NASIL DOĞMUŞTU?

İçerisinde PYD'nin de yer aldığı Batı Kürdistan Halk Meclisi (MGRK) ile Suriye Kürtleri Ulusal Meclisi (ENKS) ittifakı sonucu 24 Temmuz günü Qamişlo'da kuruluşu ilan edilen 10 kişilik Kürt Yüksek Konseyi'ni (Desteya Bilind a Kurd) 29 Temmuz tarihinde bir milyon kişi Rojava'da sokaklara çıkarak sahiplendi. Konseyin kurulmasına Hewler'de 9-19 Temmuz tarihleri arasında Federal Kürdistan Bölgesi Başkanı Mesut Barzani başkanlığında yapılan toplantıda Hewler Anlaşması olarak bilinen 7 maddelik anlaşmanın ardından karar verildi.

22 Ocak'ta Cenevre'de yapılacak olan toplantıda Kürtlerin temsilcisinin Kürt Yüksek Konseyi olduğu ve bu temelde katılma kararlılığı birçok Kürt partisi tarafından belirtilmesine rağmen bu konuda bazı ayrılıklar yaşanmıştı. Son günlerde Hewler'de PYD ve KDP arasında gerçekleştirilen görüşmelerde Kürtlerin Cenevre-2 toplantısına Kürt Yüksek Konseyi'nin çatısı altında birlikte katılması için görüşmeler yapıldığı BDP Diyarbakır Büyükşehir Belediye Başkanı Osman Baydemir ve Bağımsız Milletvekili Leyla Zana'nın arabulucu olduğu basına yansımıştı. KCK Yürütme Konseyi Eş Başkanlığı yaptığı açıklamada Hewler'de PYD ve KDP arasında gerçekleştirilen görüşmelere "siyasi desteklerinin tam olduğunu" açıklayarak, "Eğer bu toplantıyla Cenevre konusunda ortak tutum alınır ve geçici ortak yönetim güçlendirilirse Kürt sorununun çözümü ve Suriye'nin demokratikleşmesinde başat ve temel bir rol oynanacaktır" dedi. (DIŞ HABERLER)