11 Aralık 2013 06:00

Üniversite mi şantiye mi?

Dersim merkez Aktuluk’taki yeni kampüse taşınan Tunceli Üniversitesi, üniversiteden ziyade adeta bir şantiyeyi andırıyor.

Üniversite mi  şantiye mi?
Paylaş

Kemal ÖZER
Dersim


Dersim merkez Aktuluk’taki yeni kampüse taşınan Tunceli Üniversitesi, üniversiteden ziyade adeta bir şantiyeyi andırıyor.

İçme suyu sorunu çözülmeyen üniversitede Dinar Deresi’nden alınan su sadece kullanma suyu olarak kullanılırken, öğrenciler içme suyunu kantinden satın almak zorunda kalıyor. Üniversitede öğrenciler ve öğretim görevlilerinin yaşadığı sıkıntılar sadece içme suyuyla da sınırlı değil. 30 Eylül’de açılması gereken üniversite, yeni kampüs alanına taşınma nedeniyle ancak 11 Kasım’da eğitim öğretime başlayabildi. Üniversitedeki çevre düzenlemesi, altyapı çalışmaları devam ederken, aydınlatma sorunu da çözülebilmiş değil. Özellikle ikinci öğretime devam öğrenciler adeta karanlıkta eğitim öğretim görmek zorunda.

SINIFTA SIRA YOK

Üniversitede yaşanan sıkıntıları yerinde inceleyen Eğitim Sen Dersim Şube Başkanı Hasan Ölgün şöyle konuştu; “Şu anda sınav dönemi olmasına rağmen Tunceli Üniversitesinde daha sıra yok. Bu da öğrencilerin ne kadar mağdur edildiğinin göstergesi. Yurt sorunu, barınma ciddi sorun. 1500 civarında öğrenci yurt sorununu çözmüşken diğerleri ev ve yurt bulma telaşındalar. Üniversitenin planlaması yapılırken altyapıyı bitirmek yerine siyasi şov düşünülürse bunlar kaçınılmazdır. Bu, öğrenci merkezli düşünmek yerine siyasi merkezli düşünüldüğünü gösteriyor.”

KAMPÜSTE KULEKOL!

Üniversite kampüsü içinde yer alan kulekola tepki gösteren, “Burada 12 Eylül askeri darbesinin sonrasında dahi üniversitelerde olmayan kulekolu burada görüyoruz. Her ne kadar rektörlük bunun valilik talimatıyla yapıldığını söylese de üniversite içindeki bu yapıyı şiddetle eleştiriyoruz. Burada asker mantığını, asker baskını, polisi görüyoruz. Demokratik çözüm sürecinde bunun yapılması Dersim açısından kabul edilebilir bir durum değil. Sürekli özgürlük ve demokrasiden bahseden rektörün bu konudaki gerekçesini kabul etmiyoruz. Su deposu olarak inşa edilen kulenin kulekola dönüştürülmesi öğrenciler üzerinde kurulmak istenen baskıyı ortaya koyuyor. Bilim yuvası olması gereken üniversitede psikolojik baskı unsuru olacak bu kulekola Türkiye’de hiç bir yerde rastlayamazsınız. Üniversite öğrencilerinin yaşadığı mağduriyetleri gidermek yerine bu tür çabalara yoğunlaşılmasını anlamakta güçlük çekiyoruz. Burası üniversite mi şantiye mi bunu da kamuoyunun takdirine bırakıyoruz” diye konuştu.

Kampüs alanına giden yolun da henüz tamamlanmadığını kaydeden Ölgün, kış mevsiminde öğrencilerin ve sürücülerin bu nedenle ciddi sıkıntılar yaşayacağını sözlerine ekledi.

‘TERÖRİSTSEN DAĞA GİT’ YARGIYA TAŞINDI

 

Üniversite Rektörü Prof. Dr. Durmuş Boztuğ’un Mühendislik Fakültesi Gıda Mühendisliği Öğretim Görevlisi Yardımcı Doçent Dr. Alper Güven’e yönelik “Teröristsen dağa git “sözleri yargı ve YÖK’e taşındı.

Konuya ilişkin açıklama yapan ve aynı zamanda Eğitim Sen İşyeri Temsilcisi Alper Güven, bölüm başkanlığına seçimle atanmasının ardından rektörlüğün kendilerini toplantıya çağırdığını belirtti. Güven, “Bana geçmiş tarihlerde üniversitede yaşanan öğrenci olaylarıyla ilgili ithamlarda bulundu. Ben de o öğrenci olaylarında olanlar karşısında demokratik bir şekilde tepkimi koyduğumu yapılanın doğru olmadığını toplantıda rektöre ilettim. Bundan rahatsız olmuş olacak ki toplantıda bir rektörün söylemeyeceği sözleri sarf etti. Bana “Teröristsen dağa çık” dedi. Bunu rektörün stresli olmasına bağlayarak özür beklediğimi kendisine ilettim. Bana özürle dönmeyince yasal yollara başvurdum” dedi. Güven, cumhuriyet savcılığına ve dilekçeyle de durumu YÖK’e ilettiğini belirtti.

 

ÖNCEKİ HABER

Ekmek parası için bas gaza

SONRAKİ HABER

Çifte standart

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...