2014 bütçesinde işçiye yer yok

Esenyurt Kıraç’ta bulunan İşçi Sendika Dayanışma Merkezi'nin düzenlediği panelde 2014 bütçesi ve kıdem tazminatına yönelik saldırı hazırlıkları konuşuldu. Evrensel Gazetesi Ekonomi Editörü Bülent Falakaoğlu ve Avukat Devrim Avcı’nın konuşmacı olarak katıldığı panelde, işçiler işyerlerinde yaşadıkları sorunları da dile getirdi.

Gazetemiz Ekonomi Editörü Bülent Falakaoğlu, “Haber kanallarında birçok programda bütçe tartışmaları yapılıyor. Her ne kadar bu tartışmaların dışında kalsak da fikrimiz sorulmasa da 2013 bütçesine bakarak 2014 bütçesiyle emekçilerin karşısına nelerin çıkacağını söyleyebiliriz” dedi.

ASGARİ ÜCRETE YÜZDE 3 ZAM!

2014 yılı bütçesinde büyük paraların konuşulduğunu vurgulayan Falakaoğlu, hükümetin ekonomi politikasını ucuz iş gücü üzerinden yürütmek gibi bir amacının olduğunu ve dışarıdan gelecek sıcak paranın şirketlere akacağını, ucuz işçilik arttığı için işçinin bankalara borçlanarak ekonominin bu şekilde büyüyeceğini belirti. Asgari ücrete yüzde 3’ten fazla zam yapılmayacağını vurgulayan Falakaoğlu, bu rakamın 24 liraya tekabül ettiğini, hükümetin 2014 yılında da 2013 bütçesiyle yaşamamızı istediğini hatırlatarak, “İşçilerin asgari ücret olarak talep ettiği 1500 TL Çalışma Bakanı tarafından dalga konusu oldu” dedi.

İŞ KAZALARI ARTIYOR!

İş kazalarına dikkat çeken Falakaoğlu, iş kazalarının özellikle son iki yıldır inanılmaz bir hızla arttığına dikkat çekerek, “2011 yılına kadar ayda 80 işçi yılda ise 1000 işçi iş kazalarında hayatını kaybediyordu. 2013 yılında ise bu sayı 1200’lere ulaştı. Çalışma koşullarına bakarsak bu sayının daha da artacağını söylemek için kahin olmaya gerek yok. Ayrıca, belirtilen bu sayılar resmi rakamlar olup kayıt dışı çalışıp hayatını kaybeden işçiler maalesef sayılamıyor bile. Meslek hastalıkları göz ardı ediliyor” dedi.

2014’DE KRİZ DE OLABİLİR

2014 yılında yediğimiz içtiğimiz her şeyden vergi alınacağını belirten Falakaoğlu, “Doğal gaza, elektriğe, gıdaya zam karşımıza gelecektir. Hayat şartları artık idare etmemize izin vermiyor. Şimdiden kriz gelebilir mesajları veriliyor, yani patronlar kriz var para lazım daha fazla çalışmamız lazım diyerek karşımıza çıkabilirler. Hükümet artık kazanılmış haklara gözünü dikmiş durumda buna karşı koyabilmek için Nakış işçilerinin gösterdiği gibi havza havza örgütlenmeliyiz” diye konuştu.

TAZMİNAT GİDERSE KAYIPLAR ARTAR

Toplantının ikinci gündemi olan kıdem tazminatının fona devredilmesi durumunda  tazminat haklarının neler beklediği konusunda bilgi veren Avukat Devrim Avcı, 2003 yılında yürürlüğe giren 4857 sayılı İş Kanunu’nun geçici 6. maddesinde “Kıdem tazminatı için kıdem tazminatı fonu kurulur” düzenlemesinin bulunduğunu kaydetti. Avcı, kıdem tazminatı fon tasarısının yeni bir uygulama değil, uygun bir fırsatta çıkarılmak için her zaman bekletilen bir husus olduğuna dikkat çekti. Kıdem tazminatının fona devredilmesi durumunda kıdem tazminatı hakkından işçilerin büyük kayıplar yaşayacağını belirten Avcı, öncelikle kıdem tazminatı oranının büyük ölçüde azalacağını ve bu durumun işçilerin mali durumlarında büyük kayıplara neden olacağını söyledi.

Tazminatı almak için de işçinin bekleyeceğini ve tazminatının tümünün emekli olduğunda alabileceğini ve bunun da bir hak kaybı olduğunu anlatan Avcı, işçilerin bir anlamda iş güvencesi olan kıdem tazminatının fona devrinin ardından patronların işçi çıkartma yöntemlerine daha çok başvuracağını ifade etti.
 
FONA KARŞI ORTAK MÜCADELE

Toplantıya değişik iş kollarından katılan işçiler, kıdem tazminatının fona devredilmesinin ekonomik olarak kendilerine olumsuz yansımalarının yanı sıra örgütlenme noktasında da çok ciddi sıkıntılar yaratacağını ifade etti.

DHL ve Ambarlı Limanı gibi sendikalaşma mücadelesi veren işçiler kıdem tazminatının fona devredilmesiyle sendikalaşmanın çok daha zor olacağını söylediler. Kıdem tazminatının fona devredilmesinin AKP’li, CHP’li, MHP’li tüm işçileri etkileyeceğini söyleyen işçiler, “Hak kayıpları karşısında birlik olmalıyız” dedi.

Sendikalı olan Metro Market’ten katılan bir işçi kendilerinin dört ikramiyesinin olduğunu ve sosyal haklarının olduğunu söyledi. “Sosyal haklar ve ikramiyeler bizim kıdem tazminatımızın yüksek olmasını sağlıyor. Sendikalı olmak demek aynı zamanda kıdem tazminatının da yüksek olması anlamına geliyor” diyen işçi, sendikalı olmanın önemini dile getirdi. Toplantıya katılan işçiler kıdem tazminatının fona devredilmesini önlemek için ortak mücadele kararı aldı.  (İstanbul/EVRENSEL)